şehir hatları vapurları tasarlanırken ilham kaynağı olmuş kuş. denizde süzüle süzüle giden vapurlar, beyaz rengini martıların tüylerinden, pruvasındaki direğin sarı rengini de gagası ve ayaklarından almıştır.
ölünce mezarına şarap dökülen.... kendisiyle yapılan ropörtaj da ''solda necip fazılı anlayacak adam mı var, hepsi dangalak ''diyecek kadar açık sözlü ve harbi şairin dizelerinde dediği... ''martılar sokak çocuklarıdır denizin''
çok açlar.
geçenlerde yesinler diye -önemli bir ayrıntı yesinler diye- ıslatıp çatıya döktüğüm bayat ekmeklerin kabını da çatıya düşürdüm eğimli çatı pıtır pıtır aşağı gitti. çatıya çıkacak kadar da önemli değil plastik kap önemsemedim.
artık her sabah gelip boş kabı çatıda sürüklemek suretiyle beni uyandırıyorlar. bir ara da tık tık hatta tok tok cama vuruyorlardı. çok açlar.
bi keresinde gökçeada feribotunda koluma bi tanesi yukarıdan pisliğini fışlatmıştı hayatımda gördüğüm en çirkin kuş bokuydu sanırım zift gibi halis balık öğütmüş midede. o martı bul beni.
Scooter uygulaması. Sabah sınava yetişeyim diye koştururken denk gelince alayım derken adam çalıyorum sandı ya. Sen bırakmadın onu diye inatlaşıyor. Yanındaki de açıklıyor ben de açıklıyorum. Aldım bi de bozuk çıktı. Double double vakit kaybı oldu.
Yazar Adayı Konstantin, oyuncu adayı Nina-namı diğer Martı-yı sever, Martı ünlü yazar Boris'i sever, Konstantin'in annesi ünlü aktrist de ünlü yazarı sever - ya da aslında sadece kendisini sever- Köşkün kahyasının kızı yazar adayı Konstantini sever, köyün öğretmeni kahyanın kızını sever, kahyanın karısı köyün doktorunu sever, doktor ise Konstantin'in annesini sever. Konstantin'in dayısı kimseyi sevmez, oyunun tek düz karakteridir.
Aslında güzel porno film olur gibi geldi şimdi böyle özetleyince....
Ciğer ile beslediğiniz zaman başınızın üzerinde onlarcası dans eden, yaaa ne kadar sevimli hayvanlar dedirten, ciğerin bitmesine yakın daha fazla yemek için birbirlerini öldürmeye çalışan, bu nedenle kafası karışmış insanı ciğerleri zamanında havaya atmıyor diye parçalamaya çalışan ve sonucunda imdaaaat diyip koşmaya zorlayan kanatlılar. Ekmek, simit ya da yemek artığı verirseniz sakin davranıyorlar ama. Bence ete karşı bu vahşi tavırları nedenli türkler bunlara simit veriyor.
Her gün aynı saatte yemek verirseniz ve 2 gün bu ziyafete ara verirseniz, her gün aynı saatte evinizin etrafında gezerken bağırmaya başlarlar. Böyle disiplinli, rutini seven ve kontrol manyağı hayvanlar bunlar. Seviyorum. Kedilerin hepsini atıp evcil hayvan olarak martı beslemeyi düşünüyorum. Şahaneler.