Küçük ama etkili bir ülkedir. Avrupa olduğuna bakmayın çok farklıdır avurpadan. Kendine has geleneksel bir kültürü vardır en başta. O sarı binalar başta çok güzel gelir zamanla sıksa da. Halkı çok kötü değil olsa ingilizce konuşur, bir şekilde anlasirsiniz yani. Paceville, blue lagoon, valetta mutlaka görülmesi gereken yerlerdir. Gozoda pizza, comoda çıplak dayılar meşhurdur.
En çok vatandaşı yurt dışında yaşayan ülke Malta. Yaşanan sert ekonomik krizlere yüksek doğum oranının da eşlik etmesi neticesinde Malta ciddi boyutta göç vermiştir. Bu sebeple bugün çok sayıda Maltalı hayatını ülkesinin dışında sürdürmektedir.
bugun 1 hafta oldu. nasıl anlatsam sokaklarda ingilizceden başka her dil konuşuluyor. Fransızca, italyanca, ispanyolca tabiki türkçe.
Kulağınızı sadece ingilizceye kapatmanız neredeyse imkansız. Klasik olacak ama elinizi sallasanız zaten türk'e rastlıyorsunuz.
sahil dersen kurban olun egeye akdenize burası köhne eski tesislerle dolu. Müşteri hizmetleri ve kalitesi zaten konu dahi olmaz çünkü yok. Hemen geçtim belek, kemer falan o tarafları yav hani şu kaş da falan 3 yıldızlı aile otelleri vardır ucuzdur ama severiz samimidir falan burda o tip oteller lüks ve kaliteli gözüyle bakılıyor.
Birde torba çok kıymetli burda altın değerinde parayla satılıyor ne alırsan al. free shopdan parfum aldım 60 euroya torbayı satmaya kalktılar amk.
hiç mi iyi yanı yok, evet insanlar birbirine saygılı oda malta halkından değil yaz aylarında buraya dolan avrupalı nufusundan oluyor belliki. taksicilerin hepsi açgözlü 2 otobüs duraklık yere 20 euro aldılar.
birde şehirde heran bir dinamit patlaması gibi birşey oluyor. tam olarak anlamadım ama kendimi çanakkale savaşının ortasında kalmış gibi hissediyorum. bir keresinde aralıksız 5 dakika patlattılar.
sürekli sipere girme ihtiyacı duyuyorum.
ha karı kız sorarsan ganiyle var ama bu mevsimde her avrupa ülkesinde zaten parklarda benzer manzaraları görürsün.