Sadece üç beş ay okula gidebilmiş yoksul birine göre oldukça başarılı bir yazardır. Bir yaşında öksüz kaldığı Acıyla dolu bir hayata gözlerini açtığı için rusça acı anlamına gelen "gorki" takma adıyla yazar tüm eserlerini.
aleksey maksimoviç peşkov.
28 mart 1868 - 14 haziran 1936
rus doğalcı öykü, oyun ve roman yazarı.
önceleri toplumdışı insanları anlatırken, daha sonraki dönemlerinde rus toplumunun sosyalist düzene geçiş sürecini yansıtan yapıtlar vermiştir.
her sabah nereye gittiğini bilmeden bir işe giden, her akşam nereden çıktığını bilmeden bir işten çıkan, sevmediği hayatı yaşayan, sevmediği işi yapan, sevmediği kişilerle yaşayan, kalabalıklar yüzünden yaşamaya karşı ne bir sevgi, ne de bir sevgisizlik işareti olmadan gelip geçen,her akşam evinin dört duvarı arasına sanki bir mezara girermiş gibi giren, gecelerini bir sıkıntı yorganın altında yalnız ölü kentlerin, ölü doğmuş çocukları !
size bu ölü yaşamı hazırlayan; sermaye sahibi egemen sınıftır.
bu acımasız oyunun varlığı siz izin verdiğiniz sürece sürecektir.
Komünist Rus yazar. sosyalist gerçekçi sanat anlayışının edebiyattaki ilk uygulayıcısıdır. Askerde iken ana, çocukluğum, benim üniversitelerim gibi birçok kitabını okumuştum bir arkadaş sayesinde.
sovyet rusya'nın sözcüsü. eserleri pek objektif değildir, lenin ve onun devrimi etrafında döner durur. bir bosiyaklar vardı ezilmiş halkı anlattığı. onun dışındaki eserleri aşırı ideolojiktir.
insanların ruhunu öldürüyorlar anne. işte asıl cinayet bu. Utanılacak bir cinayet. Birtakım silahlar çıkartıyorlar, insanları öldürüyorlar ve bunu yapanlara devlet diyorlar. Evlerine, sosyal statülerine, paralarına hiç bir zarar gelmesin diye garip insanları harcıyorlar. Anlıyorsun beni değil mi anne? Halkın ruhunu kurutuyorlar ve hiç bir şey anlamaz hale getiriyorlar.
galatasaray ve beşiktaşlıların göt acısına gülen yazar. o kadar komiksiniz ki, değişin artık! tutup beşiktaş ve galatasaray a yazılsa, sevgili buse, seni a....k..... demeyecektiniz sanki! yalakalar ordusu!
Hüzünlü yazar. Çok gezmiştir, Rusya'yı, ukrayna'yı, dağları ovaları bozkırları yalın ayak gezmiştir. Aç karnına hem yazıp hem gezmiştir. Öykülerinde iç parçalayıcı bir melankoli ve gerçekçilik vardır. Fakirlik açlık, yalnızlık, serserilik, bosvermislik... Aşık Mahzuni Şerif türküleri gibidir eserleri. Çarpar, gerçeği suratiniza çarpar.
" Toplum! işte en çok nefret ettiğim şey! O, durmadan benliğimizin verebileceğinden fazlasını istiyor bizden. Ama kendimizi doğru dürüst yetiştirebilmek için gerekli şartları hazırlamıyor. Önümüze engeller koyuyor.."