ne için geldiğini limanla kavgalı isyankar kaptan nickli yazar kişiye verdiğini sandığı ayarla belli eden yazar.
hayır kızcağız gelip sana sil demiş, ne güzel de uygulamışsın. sonra bunu reklam yapar gibi ne diye millete duyurma ihtiyacında bulunuyorsun ki? ölsün, gebersin, ne bok yerse yesin mi diyelim tanıdığımız, sevdiğimiz bir kişi hakkında?
sen istediğini dersin, sana gelir biri de istediğini der, apışıp kalırsın.
ve de bu yüzden lütfen gocunma çünkü en iyi şekilde hakettin.
entrylerini cok beğendiğim orjinal ve kaliteli yazar. takipteyim kendisini. insalah birgün bi yerde karşılasıp sözlüğün gidişatı ve bize neden bu kadar dert olduğunun sebeplerini tartışırız.
(bkz: nick altlarinda yasayan sozluk bakterileri/#4668101)
fikirleri ile taban tabana zıt düşsek de kalemine hakim olduğu gerçeği yadsınamayacak yazar. fakat kibrin tuzağına düşmüş. kibirden uzak dursa iyi edecek sanki.
edit: kaleme hakimlik zannetmişim laf salatası imiş meğer. daha nazım'ın şiirlerindeki ruhu yakalayamayan bir insanın kaleminin kuvvetinden bahsetmek biraz güç...
lan ne garip adamlar var denir ya, işte bu da öyle arkadaştır. Ulan bi insan yazıya besmele ile başlar mı?
Tamam peşinden gittiğin adamlar dini kullanıyor ediyor da sen yapma bari bunu sözlükte.
Besmele dediğin Allah için çekilir, içinden çekince yazıya geçirmeyince Allah görmüyor sanki.
Ama tabii arkadaş da haklı Mustafa Kemal Atatürk'e " seviyorum kemalimi yaaa" diye
terbiyesizce hitap edebilecek kişinin dini böyle kullanması da doğaldır.
ortada savunulacak bir tezin olmadığını bildirmeye beni mecbur bırakan kişidir. hayır mantıklı yaklaş canımı ye yiğit savaşçı. bak ben eleştiriyor muyum mehmet akif'i? hayır... Hele bir Nâzım'ın mertebesine ulaş yiğidim. Hele bir yavaş gel. Hele bir soluklan canını yediğim. Şiir yazmayı, iki kelamı yan yana getirmek sananlar bok atmasın cihanın kabullendiği bir şaire istirham ediyorum. Utanmaz sıkılmazsan şu linke de bir bak hele.
(#4691391) kafasının güzel olduğunu ciddi ciddi düşünmeye başladığım kişizâde. Nâzım'ın ilk şiirlerinde tasavvufu kullandığını Nâzım'ın hayatını okuyan ve araştıran bir çok insan bilir. Fakat bunun Nâzım'ın kötü şair olmasını iddia edebilmen için ne gibi bir dayanak sağladığını anlamlandıramıyorum. Nâzım'ın çocukluk dönemlerinde yazdığı ilk şiirlerinin tasavvuf içermesi Osmanlı'da paşa torunu olması ve öyle bir çevreden gelmesinden başka açıklanamaz. Necip Fazıl'la o bahsettiğin tanışıklığın ne gibi bir etkisi olabilir şiirlerinde? Nâzım ilk şiirini * 11 yaşında yazar ve mektebi sultani'de eğitimine başlar.O dönemde Necip Fazıl'la filan bir arkadaşlıkları yok yani can dostum. Onların tanışıklıkları en erken 1916-1917 yıllarına denk gelirki bu Nâzım'ın o zamana kadar tasavvufi bakımdan bir çok eser çıkartmış olduğundan Necip Fazıl'la alakası olmadığı anlamına gelir. Bunun anlamı şu değerli kardeşim; Ortaya bir halt atmadan önce araştırmalıyız ve rezil rüsva olmamalıyız. Gel gelelim bir diğer konuya. Nâzım 19 yaşındayken yani ilk gençliğinin ateşiyle yolunu çizmiştir. Bu onun kör gözleriyle değilde yargılayarak ideolojisini kabullendiğini gösterir. Sen ve sana benzeyenler gibi babadan kalma, kulaktan dolma bilgilerle kelam edenlerin ulaşamayacağı bir olgunluktur bu. Hadi şimdi daha fazla yorma şu kardeşini. Git uyu biraz canını yediğim.
nolu entrysinde nazım'ın hayatını sadece kendisinin bildiğini sanmış yazar *. nazım hikmet sadece solun değil edebiyatla ilgilenen herkesin şairidir ve hayatını bir çok insan biliyor. nedir ki bu ben sizi sizden iyi bilirim hareketleri?
Arsız olduğunu düşündüğüm candır. Hayır kendisine cevap verip verip afedersin ayar içinde bırakıyoruz, hâlâ "ahahaha bana kimse cevap veremiyor ki mahahaha benimle kimse yarışamıyor ki" modunda. Ben aldığım nefese değil, yanarım da bununla aynı erkan oğur'u sevdiğime yanarım. bunu da söylettin ya bana hakkaten helal olsun diyorum. Lan ben muhallebi gibi adamdım sinir bilmeyen. Hangi dertlere gark ettin beni canını yediğim? *
uludağ sözlük hakkında şöyle bir tespit yapmış yazar;
--spoiler--
biçare kimselerin mekânı ve sözde yazarlığını göstermekten bile aciz, vehim üstüne vehim gören ve kendisine yazarlık verilmesine rağmen derdini ancak aşağı sınıf kelimelerle açıklayabilen insanların doldurduğu bir yer olmuş.
--spoiler--
özellikle; 'derdini ancak aşağı sınıf kelimelerle açıklayabilen insanlar' cümlesi dikkatimi çekti, çünkü bu yazar, bahsettiği insanların en önde gideni, bayrak tutanı konumunda.
son günlerde nazım hikmet'e kafayı takmış durumda ama bildiğin bok atma yöntemiyle bir şeyler yapmaya çalışıyor.
kendisine tatlı dille söylemeye çalışıyorum bir kere daha; yapma güzel kardeşim, yapma canım arkadaşım, bu kadar alçalma, nazım da bizim, necip fazıl da...
bu iki şair ve bunlara benzer diğer büyük insanlar, senin gibi boş beleşlerin sözleriyle, büyüklüklerinden bir şey kaybetmezler, sadece sen kendini alçaltmış olursun.
biraz edepli ol, ağzından çıkanı kulağın duysun, yazdıklarını bir de kendin oku.
ha bir de, kendi nick altına, bırakta biraz da senden başkaları yazsın !
edebi hayatında nazım hikmet e tas cıkartmaktadır.
nazım ı suclamakta oldugu ' o iyi bir sair degil, sadece siyasi görüsü onu bu kadar unlu yaptı' dusuncesi, sadece nazım icin degil su anda hala adı gecen butun sanatcılar icin gecerlidir. adı yıllarca ve yuz yıllarca devam eden her sanatcı siyasi bir hareketin temsilcisidir.
bu haliyle yel degirmeleriyle dovusen adamdır, işi cok zordur.
afrika kabilelerinin yerel muziklerinden şekspir e, mevlana dan buena vista social club a kadar ugrasması gereken bir ton adam var.
kalemi kuvvetli yazar! kuvvetli kuvvetli olmasına da tedavülden kalkmış kimsenin haberi yok. ispanyol paça pantolonlara benziyor. ediz hun bakışları, hülya koçyiğit seslenişleri seziyorum yazılarında...yazıları yüzyıllar önce çok tutulurdu ancak şimdilerde daha çok, o çok eleştirdiği güdük yazılarla benzerlik gösteriyor.
"şu dar-ı dünya' da şu ortama da bir tokmakçı yahut bir dilleyici bulurum diye gelen insanların varlığını bilmek ah u zar içinde bu dehşetli manzarayı izlemek sizlerin hiç mi içini ürpertmiyor allah aşkına ?" demiş mahur kalemkari.
cidden ah u zar içinde harap ve bitap düştüm, sevgili uludağ sözlük okurları. bu adamın teşbih i beliğleri beni benden alıyor, farklı fezalara intikal ediyorum. fevkalade nin de fevkinde yazıyor... di mi lan? destek verin oğlum, nazım hikmete 10 münüts destek verirsiniz, bu adama 5 münüts. olmaz!
ey cismaniyetini yazar zanneden kubur fareleri!!! ne güzel bir sesleniş!!! ama büyük ihtimalle anlamadınız ! ulan mahur kalemkarinin sanatını algılayamıyosunuz sonra gidip nazım hikmet'i göklere çıkartıyorsunuz! yazıklar olsun size!!!
"nazım hikmet' i alaya aldım ve bunu dilin anasını ağlatmadan yaptım." demiş son olarak da.
meczup kalemkari laf-u guzaf eyleyerek insanların necis düşüncelerini muvaffakiyetle takbih ediyor. bu sayede de dilin anasını ağlatmamayı başarabiliyor.
büyük bir alkış istiyoruz kalemkari hazretlerine...