ömrümde pek çok şerefsiz gördüm. bunlardan bazıları islamcılık adı altında atatürk'e hakaret eden; atatürk'e en iğrenç iftiralarla saldırmaktan utanmayan tiplerdi. ama ben bu kadar alçalan, bu kadar çukurlaşanını görmedim, duymadım.
---burada caps vardı ama sözlük yönetimi bu tipin yazdığı iğrençlikleri paylaşmama izin vermeyip bu nedenle beni çaylak etti---
paylaştığı ilişimleri de, yüze türk ırkı'nın affına sığınarak burada paylaşıyorum. okurken benim midem bulandı. görsele göre aşağıdan yukarıya;
gürcü, rum, kürt, arap dönmesi olup da türklük'ten bahsederek türkler'in emir timur'dan bu yana gördükleri en büyük adama bu kadar ahlâksızca, alçakça, haince, soysuzca, kansızca saldırılmaz. ben bu kadarını görmedim. gördüm ve türkler'in nasıl tiplerce sarıldıklarını; bu tiplerin içimize kadar girdiklerini bir kez daha anlamış oldum.
bu satırları da sizlerle paylaştım. paylaştım ki siz de anlayın. zaten az önce kendisini, pek ümitli olmasam bile işlerini yaparlar umuduyla iem'e bağlı siber suçlar şubesine şikâyet ettim. onlar ilgilenmezlerse cumhuriyet savcısına giderek bizzat suç duyurusunda bulunacağım. sanal âlemde pek çok şeye müsamaha gösteren "aman sen de" diyen beni bile çıldırttı.
öncelikle greenpeace sanıldığının aksine sadece türkiye de değil faal olduğu tüm ülkelerde nükleer enerjiye karşıdır ve tepki gösterir. zaten kurulumuda kanada da ki nükleer denemelerini protesto etmekti.
ve merkezi fransa da değil hollanda da dır. arasının en kötü olduğu ve en sert müdehale gördüğü ülke de fransadır. nice gözaltılar var. hadi onu geç gel gelelim greenpeace in savas gemisini vurup mürettabatından bir kişinin ölümüne sebep olmuştur.
neymiş işkembeden sallamamak gerekiyormuş.
bu gün nükleer enerjiyi savunanlar yarın bir gün olası bir kazada mesuliyeti alacaklar mı? hiç sanmıyorum. daha önce denenmemiş ve avrupadan onay almamış bir teknoloji ile adeta deneme tahtası gibi mersine bir nükleer santral kuruluyor. ve şaka gibi bunu yapan şirken çernobili yapan şirkenle aynı.
o dönemde de dönemin en ileri teknolojileri ile üretilmişti bu santraller gel gelelim sonucu hepimiz biliyoruz. geçen cumartesi çernobil faciyasının 28. yıl dönümüydü ve etkileri hala sürüyor. hala karadeniz bölgesi kanserle sınanıyor. hala o bölgeye el sürülemiyor ve radyasyonun tamamen geçmesi için 100.000 yıl gerekiyor.
şimdi sözle avrupa standartlarına ulaşmak için farz gördüğün nükleeri bir daha düşün o kadar masum mu? sulu soğutma sistemiyle deniz ekolojisine verdiği zararı söylemiyorum bile.
son olarak avrupa dahil tüm dünya yüzünü güneşe ve rüzgara çevirmiş durumdalar. nükleerden nasibini aldı herkes ama biz illa ki o levelleri yaşayarak geçicez değil mi?