lneronl

    9.
  1. Sana gitme demeyeceğim.
    Üşüyorsun ceketimi al.
    Günün en güzel saatleri bunlar.
    Yanımda kal.

    Sana gitme demeyeceğim.
    Gene de sen bilirsin.
    Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim,
    incinirsin.

    Sana gitme demeyeceğim,
    Ama gitme, Lavinia.
    Adını gizleyeceğim
    Sen de bilme, Lavinia...

    özdemir asaf..
    4 ...
  2. 3.
  3. ciddiyetiyle olaylara farklı yaklaşımıyla dikkat çekmiştir, tebrik ve takdir edilesidir. hoş gelmiş.
    2 ...
  4. 5.
  5. Her duruma ozgu bir sarki bulabilen yazardir. Severim kendisini kadinlar hakkinda yeterince bilgiye sahip.
    2 ...
  6. 17.
  7. bana sürekli şarkı atan yazar. ayrı sempatik. sevdim.
    1 ...
  8. 24.
  9. benim gibi biri. o yüzden seviyorum onu. belki de o yüzden uzak duruyorum. bilemedim.
    1 ...
  10. 12.
  11. Toza dumana gidelim yine, şenliğin kalbine. Çünkü ölüm döşeğinde bir ihtiyar tanımıştım. insanlara gerçekten bakmak istiyorsan oğlum, onların sana bakamayacağı bir yere git demişti. Kıyametin ortasına git. O kadar yaşlıydı ki, öldükten bir hafta sonra sanki on sene önce ölmüş gibi düşünmeye başlamıştı herkes.
    Ölenlerin ölü taklidi yaptığını düşünüyordum ben o zaman. Yaşayanların yaşıyor taklidi yaptığını hissediyorum şimdi. Toplum değil toplu mezar.
    On bir yıldır sabah yatıp öğlen kalkıyorum. Hava kararana kadar geçmiyor dalgınlığım. Belki de uykuda kaybettiğim bir şeyleri arıyorum. Kimi görsem rüyalardan bahsediyorum. Oysaki hatıralardan konuşmak lazım. Rüyalardan daha karanlık hatıralar var. Daha çok fikir verir biri hakkında. Şekeri bitmiş sakızı, toz şekere batırıp çiğnemeye devam etmen gibi senin.
    Ben de tüpte satılan çokokremi diş macunu tüpüyle değiştirmiştim bir sabah. Gülmüşlerdi sadece. Oysa bir çocuk numara çekiyorsa gerçekten yemek lazım, yemiş gibi yapmak değil. Yirmi sene sonra Beşiktaş’ta bıraktığımız o ev. Bırakabildiğimiz tek ev. Beş kat seksen iki basamak. Balkon demirlerinden uzak duruyorduk geceleri. Hep daha yukarı bakmak zorunda olan iki vertigozede.
    Kar taneleri birbirine benzemez. Sözcükler de benzemez. Ama bir cümle bir başka cümleyi hatırlatır her zaman. Koşan atlar düşen atları. Yağmur yağar, durur, tekrar başlar. Yanlış yolda yürümek doğru yolda beklemekten iyidir oğlum. Spermden mezara kadar. Karanlıkta herkesle çarpışabilir insan. Yalan mı söylüyorum yine, olsun. Sen biliyorsun nasılsa. Bir sürü doğru söyledik ama hiç burnumuz kısalmadı.*
    1 ...
  12. 4.
  13. (#17666143)

    köyünün toprak ülkesinde olduğunu düşündüğüm yazar.

    happa yenge ne aga avatar hava bükücü karakteri gibi lan.
    1 ...
  14. 11.
  15. sözlükten gitmesini hiç mi hiç istemediğim bir yazar. zaten izin de vermiyorum ona göre. o güzel şarkılarından beni mahrum etmemen dileğiyle..
    1 ...
  16. 10.
  17. Sesinde ne var biliyor musun?
    Bir bahcenin ortasi var
    Mavi ipek kiş çiçeği
    Sigara içmek için
    üst kata çıkıyorsun...

    Sesinde ne var biliyor musun?
    Uykusuz Türkçe var
    işinden memnun değilsin
    Bu kenti sevmiyorsun
    Bir adam gazetesini katlar

    Sesinde ne var biliyor musun?
    Eski öpüşler var
    Banyonun buzlu camı
    Birkaç gün görünmedin
    Okul sarkılari var...

    Sesinde ne var biliyor musun?
    Ev dağınıklığı var
    ikide bir elini başına götürüp
    Rüzgarda dagılan yalnızlığını
    Düzeltiyorsun...

    Sesinde ne var biliyor musun?
    Söylemedigin sözcükler var
    Küçücük şeyler belki
    Ama günün bu saatinde
    Anıt gibi dururlar..

    Sesinde ne var biliyor musun?
    Söyleyemediğin sözcükler var...
    1 ...
  18. 8.
  19. bazen...
    yıldızları süpürürsün farkında olmadan...
    güneş kucağındadır...
    bilemezsin...
    bir çocuk gözlerine bakar...
    arkan dönüktür...
    yüreğinde kuruludur orkestra...
    duymazsın...
    koca bir sevdadır yaşamakta olduğun...
    anlamazsın...
    uçar gider...
    koşsan da tutamazsın!...
    http://www.youtube.com/watch?v=GaVNfZWBVhQ

    hayatı müzik olan bir yazar.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük