tavanı ellemek için neden diye sormayın bilimiyorum ben de kaloriferin üstüne çıkmıştım, zıplamamla kalorifer kırıldı her yer sıcak su oldu daha kötüsü yanıcı bir maddde varmış içinde tüm katı boşaltmışlardı. koridora doğru fışkıran o suyu hâlâ hatırlıyorum.
Son sınıfa geçerken bir üst dönemden kalan test ve konu kitapları bir kenarda toplanır, sıradaki ösym mağdurları işine yarayacakları alırdı. Leş kargaları gibi üşüşürdük cidden.
Sınıfın hatta okulun en sakin adamı sayılırdım lise zamanında. Birinde ne oldu tam hatırlamıyorum ama hatırladığım oturduğumuz sıraya yumruk attığım ve sırayı kırdığım oldu.
lisenin arşivine girip , bizden kayıt sırasında istenen pulları almış , bunları piyasada iyi paraya okutmakla kalmayıp ,
arşivdeki bin yılın kayıtlarına bakıp ,
buyukdedem bay cingılbört de dahil olmak üzere ,
tanıdığımız tüm sülale büyüklerinin black/white resimlerini kopartıp
sahiplerine ulaştırmak gibi bir kamu
hizmetine de vesile olmuşluğumuz vardır.
Bir tenefüs yan sinifa girip, bir çocuğun son model lüks araba gibi parlayan metal kalem kutusunun içini boşaltıp çalmak.
Çaldıktan sonra günün öğretmenler günü olduğunu öğrenip, suç ortagiyla birlikte kalem kutuyu gidip çıtı pıtı bir kadın olan kimya öğretmenine hediye etmek.
Kimya ogretmenini çok duygulandırmak ve mutlu etmek. Aradan 2 ay gecince butun gerceklerin ortaya çıkması. Hoca şok! Hoca vefat!
ilk sene fizik hocamın çayına tükürmüştüm. sonra garibim aldı içti o çayı. tüm sınıf eşşek gibi güldüler hoca anlamadı tabi.
çayını yudumlarken o da gülüyordü. hahshdhfjjdj.
Yurdun en üst katından bir balonun içine su doldurulup sırf alarmını çaldırmak için nöbetçi öğretmenin arabasının üzerine bırakmak, arabanın camının kırılması, sabah tüm yurdun müdür tarafından sıra dayağından geçirilmesi ve hiç kimsenin yapanı açık etmemesi.
hiç yapmadığıma eminim. Ergenlikten dolayı ufak vukaatler işlediğim olmuştu fakat sadece lisede değil hayatım boyunca bir hayvanlık yaptığım olmadı. Her yerde insan gibi davranırım.
orta sondayken din hocasına gidip "hocam cenabet olmak günah mı?" diye sormuştum. Adam alınmıştı küsmüştü sonra bana, ikinci dönem de değişmişti zaten.
Yurtta herkesin katılmasıyla bir akşam yapılan büyük su savaşı. 4 kat yurt, tüm katlar ayak bileklerine kadar suya gömülmüştü. Sonra 150 kişi hep beraber temizlemiştik.
kimya lab indan aldigimiz sodyum lari tuvalette sican adamin kapisinin altindan atardik. ( delige dusen sodyumun boklu su ile karsilasmasinda nasil bir reaksyon olacagi takdirinize birakiliyor )
Yatakanenin duslarinda duvara yapistirilmis porno dergi sayfalari. Kimse de onlari oradan sokemez. Soken dayak yer.
Alt donem comezlerine o donemin populer yarismasi "Dokun Bana" oynatilir. Birisi "araba" olur. Digerleri ona dokunur. Elini cekene dayak. En son elini cekenin buyuk odulunu buraya yazmayayim.
Disari ses veren kulakliklardan walkman e takilarak ders sirasinda derinlerden gelen "inleme" sesleri duyulur. Neden ? Hayvanin biri porno filmi kasete cekip walkman den dinlenebilir hale getirmistir.
Kimya labindaki bilgisayarin masaustunde bızır1.avi , bızır2.avi, bızır3.avi seklinde dikkatlice kategorize edilmis filmler. Icerikleri tamamen kimyasal.
Lise zamanında hocalar tarafından Dağıtılmaya çalışılan ve 4 kişiden oluşan bir kız grubuna sahiptim. Biz 4'lünün ayar olduğu başka bir kız grubu Sınıfımızda mevcuttu.
Bu kız grubunun başı olan ve kahkasıyla sinirlerimi bozan kızla sürekli çatışır ve her ne kadar saçma olsa da ders sırasında bu kızla laf dalaşına girerdim.
Buraya kadar okuduğunuz yer, ön bilgilendirmeydi.
Asıl olay bundan sonra başlıyor.
Dersimiz matematikti. Beni fazlasıyla seven matematik hocamız dersi bitirmiş ve bizi serbest bırakmıştı.
Serbest bırakılan bizler, konuşmayı yeni sökmüş bebeler gibi hevesle konuşmaya başlamıştık. Bu konuşmayı bölen ve sinir olduğum kıza ait olduğunu düşündüğüm bir kahkaha sesi kulaklarımı doldurmuştu. Kulaklarımın yaşadığı bu işkenceden sonra kendimi tutamamış ve bu kız grubunun olduğu tarafa doğru "sen gülme" diye karşılık vermiştim. Bu karşılığıma cevap olarak bütün sınıf gülmüştü. Fakat ters giden bir şeyler vardı. Yanımda oturan arkadaşım "geri zekalı" diyerek ayağıma geçirmişti bile. Diğer grup üyelerim ise "seni saygısız çocuk" diyerek benimle dalga geçmeye başlamıştı. Yaşadığım bu elim şoktan sonra, sinirle yanıma yaklaşan matematik hocamız göz hizama girmişti. Sonrası hallelujah hallelujah...
Keşke böyle bitseydi ama bitmedi.
Neyse. Devam ediyorum.
"Arkadaşlarınla neden dalga geçiyorsun?" sorusunu beklediğim hocam, bana
"Demek 'sen gülme' ha... Bu denli terbiyesizleşeceğini hiç düşünmemiştim." dedi ve sınıftan çıktı.
Ben ise sıramın üstüne kafamı koyarak "bu kadın bu kadar iğrenç mi gülüyordu?" düşüncesiyle utancımın içinde boğuldum. Tüm bu olanların ardından asıl kahkaha sahibi, meşhur kahkasını patlattı.
Kalkıp, o kızın ağzına sıçabilirdim. Ama sıçmadım.
Sadece "sen gülme" diye içimden geçirdim.
Endüstriyiz 5 kişilik bir gurubuz. Okulda kız yok aq. Bizimde kötü alışkanlık yok. Ne tür bir hayvanlık yapabiliriz diye düşünüyorum. Biz yapamayız ya.