hacer abla'nın tostun içine 1 değil 2 değil tam 3 tane incecik sucuk koyması.
hacer abla'nın yaptığı patatesli ekmeğin aslında sadece ekmek olması.
hacer abla'nın kalçaları. aşırı büyüktü. öyle böyle değil. sanırım sucukları hep kendi yiyordu.
Hayatının aşkını lise yıllarında bulman, dostlarınla her daim coşup eğlendiğin o günler ve öğretmenlerinle olan samimi ilişkilerin. üzüntüyü ve mutluluğu doruk noktalarında o yıllarda yaşaman.
lise dediniz, unutulmaz dediniz de ne de güzel bir konuya parmak bastınız..
geçen gün lise yıllarımdan kalan ilk ve en sancılı aşkımın kahramanını görmüş bulundum metrobüste. bir tebessüm eşliğinde bakıştık durduk. metrobüs sağolsun..
yani demem o ki bir garip yolcuyuz bu hayat yolunda, naparsın...