bugün

Her okuduğumda ağlıyor olmam gerçeği bir yana muazzam kitap dostlar 2 saatinizi ayırmanız yeterli.
"...bense, onu sevmeyi bilemeyecek kadar gençtim o zaman."
Nietzsche ve insan anlayışını bilmeden bu kitaba uğramak bir parça eksik olacaktır.

Yaklaşık 10 yıl önce üniversitede değer felsefesi dersinde sorumlu olduğumuz kitaptı.
“Her gün aynı saatte gelmelisin” dedi tilki. “Örneğin öğleden sonra saat dörtte gelirsen, ben saat üçte kendimi mutlu hissetmeye başlarım. Zaman ilerledikçe de daha mutlu olurum. Saat dörtte endişelenmeye ve üzülmeye başlarım. Mutluluğun bedelini öğrenirim. Ama günün herhangi bir vaktinde gelirsen, seni karşılamaya hazırlanacağım zamanı asla bilemem. insanın gelenekleri olmalıdır."
altın sarısı bukleleri ve çocuksu saflığıyla hayallerde müthiş bir çocuk izlenimi bırakan, çok güzel gülen, tatlı mı tatlı küçük bir erkek çocuğudur. gözlerinizle bakıp düşündüğünüzde değil, kalbinizle bakıp düşündüğünüzde bir kitap karakteri ancak bu kadar insanın içine işleyip onu evcilleştirebilir. çünkü özde olanı sadece kalp görebilir. gözler özde olanı göremez.
Ön yargılı bakmamayı, dostluğu öğreten bir kitaptır. Fransızcadan türkçeye çevrilmiştir.

"Çölde insan kendini çok yalnız hissediyor" dedi küçük prens".

"insanların arasında da öyle hissedebilirsin" diye yanıtladı yılan.
Her yetişkinin okuması gereken kitap!
''Yıldızlar kimin?''
''Ne bileyim ben? Hiç kimsenin.''
''Öyleyse benim. Çünkü bunu ilk akıl eden ben oldum.''
“Hoşça kal,” dedi Tilki. “işte sana bir sır, çok basit bir şey: insan yalnız yüreğiyle doğruyu görebilir. Asıl görülmesi gerekeni gözler göremez.”

“Asıl görülmesi gerekeni gözler göremez,” diye yineledi Küçük Prens; unutmamalıydı bunu.

“Gülünü senin için önemli kılan, onun için harcamış olduğun zamandır.”

“Onun için harcamış olduğum zaman…” diye yineledi Küçük Prens. unutmamalıydı bunu.

“insanlar unuttular bunu,” dedi Tilki. “Ama sen unutmamalısın. Evcilleştirdiğimiz şeyden sorumlu oluruz. Sen gülünden sorumlusun…”
Yeğen ile oturup çizgi dizisini izliyoruz.

Oradaki tilki çok tatlı piç.

Ayrıca kobra efendi çok karizmatik.
klasik duruşundan önyargılı yaklaşıp sıradan bulduğum için okumaya heves etmediğim, orada burada alıntılarını görüp hoşuma giden fakat hala okumamış olduğum kitaptır.
Aslında yaşadığımız dünya çok farklı bir masal evreninde farklı formla anlatılır.
Hiç büyüyemeyecek olan prens.

Bir çocucuğa bu kadar yüklenilmemeli prens de olsa.
...
"Ve üzüntün hafiflediğinde (zaman bütün acıları hafifletir) beni tanımış olmak hep seni mutlu edecek, dostum olarak kalacaksın. Benimle gülmek isteyeceksin. Bunun için de arada bir pencereni açacaksın... Dostların gökyüzüne bakıp bakıp güldüğünü görünce çok şaşıracaklar! Onlara 'Yıldızlar hep güldürür beni!' diyeceksin. Deli olduğunu düşünecekler. Sana nasıl bir oyun oynadığımı görüyorsun..."
görsel
diyalogları kesinlikle 30 yaş üstü yetişkinler için yazılmış olduğunu düşündüğüm sempatik öykü kitabı.
atatürk'e diktatör diyen saint exupery'nin eseridir. diyecek bir şey yok, adam fransız zaten 2.dünya savaşı'nda uçağı düşüp denize çakılınca ölmüş, zamanında iyi koymuşuz ki bize hakaret etmeye çalışıyor. tabi eseri güzeldir, anlamlıdır, büyüyünce okunursa daha anlamlı gelir.
Ardından bu kitabın da okunması gereken muhteşem eser.
görsel
Herkes okumalı.
dandik çocuk kitabı. vakit kaybı.
Güzel kitaptır. Herkesin okuyup bir şeyler kapması gerekir. Hödük gibi dolanmayın ortada. Evet.
Çocuk kitabı gibi görünmesinden dolayı okumayı sürekli ertelediğim kitaptır. Bir de böyle çok ünlü kitaplara karşı ''nasıl olsa er ya da geç bir gün denk gelir ve okurum.'' gibi bir bakış açım var. Kürk mantolu madonna'yı hala okumamış olmama rağmen çoğu insanın hayatında hiç duymadığı kitapları okuma sebebim de yine budur.
Hayatımda okuduğum en yarrrrak kurek kitap.

Bu kitabın turkiyede ünlü olmasının en önemli hatta belki de en önemli sebebi kitapta bir sayfanın Türklere ayrılmış olmasıdır.

Bana sürekli zorla okutmaya çalışıyorlar. Tiksinc.
" Sahibi olmayan bir elmas bulursan, o elmas senindir. Sahibi olmayan bir ada bulursan, o ada senindir. Bir buluş yaparsan patentini alırsın, buluş senin olur. Madem ki yıldızlara sahip olmak benden önce kimsenin aklına gelmedi, yıldızlar benimdir. "
Kitabın çocuk kitabı sanilmasindaki en büyük etken yazarının yaptığı iq seviyesi dusuk çizimler bence.