Milyonlarca dolarlık bir ekonominin dönüşüm halinde olduğu Las Vegas'ta bu ticaretin etkisiyle oluşmuş bir yaşam tarzını seks, şiddet ve dolandırıcılık arasında şekillenen bu dünyayı konu alan cnbc-e dizilerinden biri.
las vegas denince akla kumar geliyor, kumar deyince de kaybedenler olduğu kadar -ilkine oranla daha az olsa da- kazananlar da oluyor haliyle. las vegas'ta kazanılan en büyük ikramiye Excalibur otel 'de bir oyun makinesinden elde edilmiş. tam 39 milyon 713 bin dolar.
ilk defa burada kumarhaneye gittikten sonra dünyanın neresinde kumarhaneye giderseniz gidin beğenmeyecekseniz.
las vegas'ta tam bir görsel patlama yaşarsınız. bir tarafta piramitten luxor oteli dururken 500 metre ötesinde paris oteli devamında aladdin insanı büyüler. yalnızca dıştan değil içleride ayrı bir görselliktir. örneğin paris otelinin dükkanlar kısmı aynı paris sokakları gibidir. aladdin otelinde gezerkende birden hava kararır ve yağmur yağmaya başlar (evet otelin içinde adamlar sistem yapmış). cesur olanlar new york new york otelinde bulunan rollercoaster'a da binmelidir.
çöl sıcaklarına rağmen otellerde kumarhane kısımına inerken yanınıza ince bir hırka almanız yararınıza olur çünkü adamlar klima olayının bokunu çıkartmış, oyun oynarken titriyorsunuz.
oteller arasında yürürken devamlı elinize broşür tutuştururlar. sanmayın ki pizzacı, market broşürü, genellikle fahişe telefonlarının yazdığı tanıtıcı kağıtlardır. isteyenler alsın ama aileyle gidildiğinde elinizde bununla gezmek istemezsiniz heralde.
kıssadan hisse hiç kumar oynamayan biriyseniz bile yapacak o kadar çok aktivite bulursunuz ki vaktin nasıl geçtiğini anlamazsınız bile. ölmeden gidilmesi gereken bir yer.
5 gunluk sehir.bu sure icinde butun otelleri gezebilir, saglam bir planla butun onemli sovlari yakalayabilir, vegas a
ozgu butun atraksiyonlari yapabilirsiniz. strip in en karizmatik kismi suphesiz bellagio ve vegas denildiginde akla
ilk gelen su gosterisidir heralde. sehirdeki baslica oteller mandalay bay,luxor,excalibur,new york new york,mgm grand,monte carlo,ceasars palace,flamingo,tropicana,wynn,treasure island,sahara,circus circus,paris,planet hollywood,stratosphere,palmsolarak siralanabilir.
'ya vegas a geldik bi striptiz club a gitmeszek olmaz' diyosaniz, strip ten atlayin taksiye,de javu ya gidin.
tas catlasa 10 dolar tutar. giris 25 dolar, ayrica iceride alkol satilmadigindan 21 yas problemi yasamiyosunuz ve
personel tek kelimeyle olaganustu. mandalay bay de shark reef turu yapabilir, luxor da imax sinemasina gidebilir,new york
new york ta gun batimini roller coaster dan gozlemleyebilir,mgm de aslanlari, mirage da sibirya kaplanlarini, wynn de essiz
ferrari koleksiyonunu, caesar s palace da celine dion ve elton john u (an itibariyle),stratosphere den strip in olaganustu isiklarini izleyebilirsiniz.en baba nightclub, suphesiz ki palms dahilindeki moon dur heralde. zira hugh hefner in bize en buyuk hediyelerinden olan las vegas playboy club a buranin icinden geciyosunuz.
alisveris icin bir cok secenek var. elektronik diyosaniz frys ya da circuit city derim size. ayrica frys in kamera bolumunde calisan aleksa isimli bir bulgar citiri var, turkce kufur etmeyi falan da biliyo, karar sizin yine de.las vegas outlet ve las vegas premium outlet, giyim icin en iyi secenekler, ayrica premium outlet de sarar magazasi var,700-1000 dolara satilan turk mali takimlari gorup kasim kasim kasilabilirsiniz.
mumkunse gunduz gezmeyin,ama 50 derece sicak nasil bisey acaba diye merak ederseniz, buyrun gezin. unutmayin dunyanin en
buyuk ve en unlu eglence merkezinde olabilirsiniz ama hala coldesiniz.4-5 gun sonra sikilmaya baslarsaniz,san diego
kara yoluyla 7 saat cekiyo,i-15 e girip hic bir yere sapmazsaniz dogrudan san diego dasiniz.o sicaktan sonra bu sehir
ilac gibi gelir.ama ne olursa olsun, sicagi ayri, kalabaligi ayri, pahaliligi ayri dert olsun,las vegas bambaskadir.
amerika daki bütün kadınların taş gibi olduğunu düşünmemize neden olan dizidir.hiç çirkin hatun yoktur bu dizide.hatta rolü olmayan,görevleri sadece oralarda gezinip kalabalık oluşturmak olanlar bile güzeldir.
zira ortada biraz kandırmaca olduğu aşikardır.biliriz ki, amerikan kadınlarının yüzde ellisi obezdir.koca koca götleri vardır.
dünyanın en çok elektrik tüketen şehri ve buna bağlı olarak en büyük barajına sahip şehri.hoover barajı.tabi şimdi çinliler en büyük bizim olmamlı deyip daha büyüğünü yapmaya başladılar.ayrıca dünyadaki 4 eyfel kulesinden biri bu şehirdedir.ama eyfel fransadadır derseniz o başka.
hakikaten de ''güzel olmayan kadın'' (kavrama dikkat, çirkin değil, güzel olmayan kadın yani sadece çirkinler değil idare eder olanlar da hariç tutuluyor) kavramının tedavülde olmadığı, heyecanlı, polisiye ve zaman zaman da esprili olan cnbc-e dizisidir. Dünkü haftasonu bölümünde ''Lübnan büyükelçisinin çaldığı 2.Ramses mumyasının tekrar ele geçirilmesi'' öyküsü anlatıldı. Yahu Hepsi güzel de kumarhanede görevli Sam'e hastayım valla *
az önce 4.sezon finali sona ermiş cnbc-e dizisidir. Deyim yerindeyse belki de bütün bir sezonun heyecanı bir bölümde toplanmıştır. Sam (Vanessa Marcil) kötü emelleri olan sapık zengin adamca (Vince Petterson) kaçırılmış,Delinda (molly Simms) Danny'den hamile olduğunu anlamış,Mary ensest sapkını babasını vurmaya gitmiş ve tüm bunlar yetmezmiş gibi Montecito soyulmaya kalkışılmıştır. Mike (James Lesure) bütün çabalarının sonucunda Sam'in içine sokulduğu bavulu bulmuş ammavelakin pislik bir zengin olan Vince'in özel uçağıyla Sam'i kaçırmasına, zamanlama yüzünden engel olamamıştır. Mary'nin babası vurulmuştur ama Mary'nin mi yoksa onu takip ederek,olay anında hemen arkasında bulunan Danny'nin mi yoksa orada bulunan Ed'in mi adamı vurduğu muamma olmuştur. Son sahne ise Danny'nin arkadaşının Irak'a dönmek istememesi üzerine patlattığı bomba sonucu katlardan gördüğü yangın manzarası karşısında ''Aman allahım'' dediği görüntü olmuştur.
Unutmadan şunu da belirteyim ki, bu bölümde ilginç bir diyolog da yaşanmıştır, şöyle ki:
Sam: Sen hastasın
Vince: Hasta değilim,zenginim
Sam: Paçayı kurtaracağını mı sanıyorsun?
Vince: Bundan öncekilerde sıyırdım, bu seferkinin onlardan ne farkı olsun ki?Hem zenginsen her zaman sıyırırsın, Amerika bu yüzden güzel bir ülke değil mi?
çölden oluşan bir yer olup, doğal güzellikleri ve kültürel hiçbir özelliği olmadığı için burası bir eğlence merkezi haline getirilmiştir. ek olarak da yapay bir göl olan mead gölü vardır. burada su sporlarından birkaçı yapılabilir. örneğin; tüple dalış gibi. ve hayatın 24 saatini dolduracak nitelikte eğlence merkezleri vardır. ailenin tüm fertlerine yönelik aktiviteler konulmuştur. anne-baba kumar gibi çeşitli yetişkin aktivitelerinde bulunurken, 8-12 yaş arasındaki çocuklarsa devasa bir oyun parkında zaman geçirebilirler. ve yazları sıcak-kurak geçtiğinden, gitmek için ilkbahar ve sonbahar ayları tercih edilmelidir.