gocuktur. gocuktan başka güzel bir tarafı yok. giyersin üstüne çekersin fermuarını penguen gibi olursun yampiri yampiri. ekstra cepleri de cabası. yazları pantula cep telefonu cüzdan anahtar kulaklık ve iş için gerekli olan aparatların tamamını koyamıyorsun. ancak ufak askılı çanta taşıyacaksın. kışın o dert yok ekstradan 4 cebin daha var sıkıştır allah sıkıştır.
Şanslı olanlar için kardır. Kar yoksa, dışarısı soğukken sıcacık evine girmektir. Soğuk havalarda üşümek, Nefesini buhar halinde görmek gibi küçük şeyler bile insana kışın güzelliklerini hatırlatır.
kayak, bol tarçınlı salep, boza, kestane kebap, kartopu, kardan adam, karda gırç gırç yürümek, sucuk ekmekle sıcak şarap...bütün bunlar sevgiliyle birlikte yapılırsa misli ile katlanır.
Bitiyor olması. Azıcık bir soğuğa tahammülüm yok. Kapalı havalarda koala gibi pinekleniyor, depresyon, huzursuzluk hepsi var.
Bir de utanmadan bu mevsimde doğmuşum. Gözlerim çiçeklere hasret kaldı.
Kar yağarken kahve içmek, sevdiğiniz insanın elleri üşür kendi elleriniz ile ısıtırsınız ( illa ki karşı cins olarak bakmayınız) karın üstüne sevdiğiniz, umut ettiğiniz bir şeyi yazarsınız. Bazen de o soğukta sokakta kalmış insanları düşünür üzülürsünüz, tüm kıyafetlerinizi onlara bağışlayasınız gelir..
kar yağışının en çok yakıştığı şehirdeyim. Gökten o güzel kar taneleri yavaş yavaş süzülürken sanki onlarla birlikte sükunette yağar şehre. Sanki şehrin tepesinde kızıl saçlı bir kadın ağır bir serenad yapar bizlere. Sanki bu şehirde bir daha kimse ağlamayacak gibi olur. Ayrılık bitecek, kavgalar bu şehirden sürülüp gidecek gibi olur. Hele ki kar yerde bizi taşırken güneşte kendini gösterirse cennet dünyaya indirildi zannederim.