bugün

erkek kedi malumunuz kızışınca evin her yerine işemeye başlar kızışınca, koku bırakmak için. koltuklara, perdelere, duvarlara, dolaplara hatta mutfak tezgahına. böyle olunca kedinin yaşam alanı daraltırsınız. kızarsınız, işediği yeri koklatıp tuvaletine kapatırsınız, karşınıza alıp sakin sakin konuşursunuz, işemek için uğrak mekanı haline gelmiş yerlere parfüm sıkarsınız işemesin diye ama iflah olmaz. işeyeceği zaman "bunu yapmak zorundayım, içgüdüsel bir şey bu, üzgünüm." der gibi miyavlar. kovalarsınız. tekrar gelir, azmeder işemeye. kovalarsınız, gider, unuttunuz sanıp geri gelir, gider, gelir...

sonra bir gün dışarda, tam da sizin kedinizin boyutlarında bir dişi sokak kedisi görürsünüz. getirirsiniz eve. yıkarsınız, yemek verirsiniz; normalde sizin kedinizin bir günde yediği şeyi bir öğünde hızlıca yiyip bitirir. sevdirir kendini. kanınız kaynar; çünkü sizin erkek kediniz kendini sevdirmeyi pek sevmiyordur. sizin kediniz bir bengal kaplanı kadar güçlü, atik ve vahşidir, dişi kediyse uysal. oysa sokakta büyüdüğü için güçlü olmasını umuyorsunuz ama öyle çıkmıyor işte. fakat sokakta defalarca tecavüze yeltenen kızışmış kediler olduğu için oldukça caydırıcı miyavlama ve hırlama stillerine sahiptir.

kediniz gün boyu yanaşır, dişi kaçar, yanaşır kaçar. sonra sakin sakin oturmaya başladıkları anda, asuman ismi verilen sokak kedisi ortalığa ishal kaka yapar. onu temizlediğinizde gider başka bir yere sıçar. onu tuvalete götürürken kucağınızda işemeye başlar. dakikalar sürer. her yer kirlenmesin diye olduğunuz yerde beklersiniz siz de, el mecbur.

velhasılı kelam, yağmurdan kaçıp tipiye, doluya, fırtınaya tutulmaktır.
daha temiz cozumu erkek kediyi sokaga sutlamaktir.