Ve dışarda bu kızlar öyle yavaş öyle ağırdan yemek yerlerki zannedersiniz kızlar bir monaco prensesi bir ingiliz düşesi amma velakin iş evde yemek yemeye geldiğinde yine aynı kızlar bir yaratığa dönüşürler oraya sonra gelicem. Uzun lafın kısası dışarda yenilen yemeklerde kızlar şekil yapar, yapmacıklıktan öteye geçmezler. Doğal olsana be güzelim, yarın bir gün oldu da aynı eve girdik yine kendini kasarak mı yiycen o yemekleri? Hiç düşünüyor musun bunları?
ilkin devamlı olarak dışarıda yemek yiyen o kız ileride seninle evlenince, sen dışarıda bi bira içsen, onun ismi "parayı sokağa atıyorsun" olacaktır. sana mütemadiyen "evine gel, evinde ye" denilecektir.
bi de şu vardır, kızlar korkaktırlar, her erkeği potansiyel tecavüzcü olarak görürler. dışarıda buluşunca kızın orasını burasını okşayamacağından, dışarıda kız kendisini emniyette hisseder. dışarıda buluşmasının sebebi genellikle budur. hatta randevu yeri olarak çok kalabalık yerleri şehir merkezlerini verir.
suslenmeye, giyinmeye, hava atmaya ortam yarattigi icin severler. ayrica kizlar sosyal yatariklardir. hemcinsleri ne giymis, ne parfum sikmis, kiminle geziyor, ne marka canta tasiyor gibi konulara cok meraklidirlar.
kimisinde de gidilen lüks mekanlarda fotoğraf çektirme merakı vardır. çekince ne olacak? tabi ki o fotoğraflar facebook'a konarak "ben hep buralarda takılıyorum" havası verilecek. ne acayip varlıklarsınız yahu? hani siz olmadan olmuyor da böyle de olmuyor inanın.
yarak yeme meraklarıyla dogru orantılıdır. dışarda hayat vardır. evde yeseler ne bir ortama dahil olacaklar ne de süzüşüp sonrasında düzüşecekleri bir kimse bulacaklar. haliyle bu haklarını dışarda her türlü yeme dogrusuyla pekiştirirler.
romantik hollywood filmlerindeki lüks restoran imajının yarattığı hadise. dışarda yemek yemeyi bir bok zannediyorlar. garson kibar davranınca kendilerini prenses sanıyorlar. şarap içince kendilerini vedat milor sanıyorlar. biz erkekler ise yemeye değil içmeye çıkarız. çünkü bünyeye girdiğinde boka değil hisse dönüşen şeylere daha çok önem veririz.
