herkes kendisine olmayanın pesinde kosar demis napolyon. bu sozu soylerken kast ettigi rusların onurları ve fransızların toprakları icin savasmasıydı.
cinsiyet farkına getirecegim bu sozu.
bir erkek defalarca asık olur, bunların bir kısmında sevisir. erkek hep asıktır ve hep seks pesindedir.
bir kadın defalarca sevisir, bunların bir kısmında asık olur. kadın hep sevisir ve hep ask pesindedir.
sevgililer arasındaki kıskanclık krizlerinde, sahip olunan ve pesinde kosulan seyler etkilerini gosterir.
bir erkek, kadını sevistigi insan sayısıyla kıskanır.
bir kadın, erkegi ask yasadıgı insan sayısıyla kıskanır.
bir kadın, erkegi asık oldugu erkek sayısıyla degil, sevistigi erkek sayısıyla kıskandırabilir. bir erkek, kadını sevistigi kadın sayısıyla degil, ask yasadıgı kadın sayısıyla kıskandırabilir.
kavgalar da buradan cıkar. erkek, sevgilisi olan kadının sevistigi erkek sayısı nedeniyle kavga cıkartır. kadın, sevgilisi olan erkegin ask yasadıgı kadın sayısından dolayı kavga cıkartır.
"hadi denize gidelim" dendiğinde, erkekler her zaman "tamam" diyebiliyorken; kızlar kıllı veya regl oldukları için zaman zaman "hayır" da diyebilirler. haksızlıktır.*
kadın ve erkek üzerine yoğunlaşan, cinsi ayrımcı farkları genellemelendirmekle görevlendirilmiş taze anketörün ev ödevi.. şöyle ki:
başlı başına bir hakaret sözcüğüdür kadın kelimesi.. o kadar ağza alınmayası düşüklükte ve ayıplıktadır ki niyet küçümsemek, aşağılamak ve saldırmak olmadığı sürece kadın yerine bayan sözcüğünü kullanmak, gönlü hoş etmek babından farzdır.. oysa bir erkeğe, erkek sözcüğünün sarfedilmesi omuzlara apolet takmakla eş, onurlandırıcı, göğsü gere gere dolandırmacı, pohpohlayıcı bir hadisedir..
erkekler kadınları aşağılamak üzere, direk olarak kadınların, kadınlıklarına ve kadınsı özelliklerine saldırırken orospu, yosma, kadınlar erkeklere cinsi münasebetleri ve endamları yollu söz sarfettiklerinde, başlı başına ödüllendirici, ego okşayıcı konuma düşmektedirler..pezevenk, sikici.
bu uçurumda en büyük payın, erkek çocuğu dünyaya getiren, onu nakış misali işleyen kadında olması ise bambaşka bir handikaptır..
sözüm meslisten dışarıdır elbet.. gelişmiş erkek, yani fallusunun berisinde us taşıyan erkek, bu ayrımları maddeleştirmekten öte, ortaklıkların yolunda, kadın olmaktan utanmayan kadınlarla yürümektedir ne de olsa..
aslında bir fark yok, her iki cinsiyette birbirlerine daima muhtaç yaşarlar, fiziksel olarak her iki cins arasında bir çok farklılık bulunur, fakat vücud yapıları aynı yapı taşlarından oluşmaktadır. bunun örneklerini çoğaltmak çok uzun sürer küçük bir örnek vermek gerekirse kızlar hamile kalabilir ama erkekler asla.
nufus kağıdı renklerdir. birisinin ki mavi diğerinin ki pek belli değildir. ßok sarısına da kaçmaktadır, morcivertede. garip bir renkdir en nihayetinde.
SIKI BiR BAŞLIK KONUSUDUR...KADINLARIN KARMAŞIKLIĞI ANA FiKiRDiR. ERKEKLERiN KONYA OVASI GiBi DÜZ MANTIKLARI iLE DOLU OLAN BiR DÜNYADA KAZA YAPMA RiZiKOSU MERAK EDiLMEKTEDiR.