kemal kılıçdaroğlu'nu kirletmeye çalışan zavallı kitlelerle kıyaslanmaması gereken onurlu ve ülkenin çok büyük bir bölümünü artık temsil eden kitlelerdir.
kartel medyası tarafından öne atılan memur tipli adamdan lider çıkarmaya çalışan, ak parti ye karşı biçare kalarak tutunacak dal arayan zavallı kitleler.
kılıçdaroğlun da nasıl bir liderlik vasfı görülüyorsa artık...
realist olalım. sayın kılıçdaroğlundan güzel müsteşar olur, denetmen olur ama lider olmaz...
kulakları çınlasın, tuncay abiyi ve " biz kaç kişiyiz " li günleri, cumhuriyet mitinglerini hatırladım. bugün kaç kişi kaldı o guruptan bilmiyorum. ancak chp'liler ve ulusalcılar paşa babalar desteğiyle o günlerde de böyle coşkuluydu. sonuç ortada, önemli olan acaba chp ' nin kafa yapısı değişecek mi ?
hani insanların amaçların vardır ülkeleri için. kimi paraya tapar odun kömür dağıtır parası bitince fesleğene döner. kimi de huzur vaadeder. zamanında odun kömüre tamah etmiş insanlar yüzünden evet çaresiz duruma geldi bahsettiğiniz kitleler. önce halk deyip huzur vaadeden kişilerden medet umar oldular.
o kitlelere söylenecek tek söz,ismini zikretmeyelim; ergenekon davası zanlısı; küçük soyadlı profesörün, abdullah öcalanla yaptığı görüşmede pkk terör örgütünü ve sözde liderini öve öve bitirememesini izlesinler, daha sonrada kılıçdaroğlunun, yakın dostum diyerek, bu kişiye düzdüğü methiyeleri dinlesinler.
medet umulan lider, türkiyenin düşmanlarının dostlarıyla, dost olmaz ya da dost olduğu dostunun, dostunu bilir.
bu ülkenin kılıçdaroğluna değil, atatürk kadar keskin bir kılıca, düşmanını kesen fakat kınına zarar vermeyen,basiret sahibi kılıca, ihtiyacı vardır.
düşman, dost ayırt etmeden dört tarafı keskin kılıca değil.
tayyip erdoğan'dan memnun olmayan kitlelerdir. kılıçdaroğlu'nun chp genelbaşkanı olmasıyla birlikte çaresizlikleri ortadan kalkmış ve çareye dönüşmüştür. çünkü yol açılmış ve iktidara yürüyüş başlamıştır.
"... güneş varken halkına yol göstermek her liderin başarabileceği bir iştir. gerçek lider ise en karanlık gecede halkının önünde fener olabilmeyi başarandır. "
sol; yeni sol, merkez sol, sosyal demokrasi... 90'ların ortasından beri, sol'da birlik, ittifak, dirlik çağrıları sonuçsuz kalmış, neticede kılıçdaroğlu ile bir hareketlilik başladı. buraya kadar tamam ama, kılıçdaroğlu mudur sizde heycan yaratan sorusu bütün derdimizi açıklamaya yeter zahir.
