ona bakmak için utana utana gözlerini çevirirsin ve onun da sana baktığını görürsün. o kadar mutlu bir an ki bazen insan cidden bana mı bakıyordu diye düşünüyor.
ofiste inanılmaz bunalmış bir halde mesai bitimini beklerken bir anda dışarıdan, onca araba,insan gürültüsünün arasından gelen akordeon sesini duymak.
lan direk çingenelerle kaçmayı, şarkı söyleyip diyar diyar dolaşmayı falan hayal etmeye başladım*
(bkz: damlaya damlaya göl olur) ata-sözünü hatırlatan mutluluk türüdür. çünkü insanların bir çoğu hayatları boyunca büyük mutlulukları az yaşamakla beraber büyük hüzünleri hep bir kenarında taşımak zorunda kaldır. ancak küçük mutluluklar vardır ki onlar insanı hayata bağlayan minik mandal görevi görür. bunlar sayesinde hayatında ki büyük hüzünlerin yükü hafifler ve hayatına devam edersin.
yazarı: aşkım kapışmak olan küçük mutluluklar kitabıdır. mutluluğun tarifini yazmaya çalıştığımızda sonsuz sevgilerimizin varoluşu, derin bir nefes aldığımızdada iyi ki varsınız demektir...
tavlada 6-5 ile başlamak, bir açık kalsa da bir taşı kurtarmışsınızdır ve o açık taşı yiğidin kamçısı olarak nitelendirirseniz küçük mutlulukların büyüklerinden birine sahipsiniz denilebilir.
hani onu sana hatırlatan müziği açarsın ve içini efkar basar ya, sonra aklına eski günlerdeki gibi onunla tekrar birlikte olmak düşüncesi gelir ya işte budur küçük mutluluk. büyük mutluluk değil, küçük mutluluktur.