15 gün işsiz kaldım ve evde olmaktan, bir şey yapmamaktan aşırı canım sıkıldı. Depresyonunuzdan daha büyük bok onu düşündürtmüyor. Mesela 15 günlük işsizlikte gömülü dişi aldırdım 10 günü o kadar ağrılıydı ki kötü şeyleri düşünemedim. Yeni mutfağa başladım o kadar berbat ki depresif şeyler düşünemiyorum. Hep acaba daha fazla ne olabilir diyip şaşırmaya devam ediyorum. Depresyon dışındaki stres ve baş etme mekanizması kesinlikle dikkat dağıtıyor.
Geceleri oluyor genelde. Aynı düşünceler aynı hisler. Yıllardır aynı. Bazen gerçekten kendime karşı çok acımasızlaşıyorum. Sorun değil. Değersizleşiyor ve bir noktada hiç kalmayacak. Oyunlara veriyorum kendimi. Uykum gelene kadar.
Öncelikle, en başta, Oturuyorum. Boş boş, sanki zaman durmuşcasına ve bir kelime dâhi bilmiyormuşcasına sıfır kafayla oturuyorum. Bunu nasıl yaptığımı bilmiyorum ama zihnim bomboş kalıyor o an için. Düşünmek yok, sesler yok, en son ne olup bittiği hakkında fikir yok. Nefes alış veriş sesleri dâhi neredeyse yok. Bu evre geçince de yapmayı sevdiğim şeylerden birini o an için seçip yapıyorum. Zaten bu kadar kötü hissettiğim anlar da nadirdir. Bunun haricinde ise önceki durumun son aşamasını gerçekleştiriyorum. Neden bu kadar uzattığımı da bilmiyorum. Neyse, öyle işte.
Sadri Alışık'ın "Serseri" filmini izliyorum. Son sahneden sonra yüzümde bir gülücük beliriyor ve "hadi bakalım" diyor, kaldığım yerden mücadeleye devam ediyorum:-).
football manager oynamak. o kadar detaya iniş ve dikkat istiyor ki başka şey düşünmüyorum.
bazen de kulaklıkları takıp müzik dinlerken kitap okuyorum. bir nevi filmi seyretmeyip okumak gibi oluyor. kafamda karakter, betimleme, olayları canlandırıyorum.
geçen denize karşı oturup müzik dinleyip izledim. o da iyi geldi.