bugün

Zariyat Suresi 47. ayette bahsedilen durumdur. Evrenin genişlediği ise kozmik ışınların gittikçe kızıla doğru kaydığının bulunması ile Edvin Hubble tarafından 1929'da keşfedilmiştir.

Ayetin, Fasih Arapçasında geçen kelime açık ve net "musiundur." istediğiniz Arapça-ingilizce sözlüğe bakın. Hangisi olursa olsun hepsinde ilk anlam olarak "expanded" çevrilir. Yani genişleyen.

Ayrıca ayetin diğer mucizevi noktası bir anda genişlettik, denmemesi sürekli olarak genişlediğinin ifade edilmesi için "genişleticiyiz" ifadesinin kullanılmasıdır. Fasih Arapça dil kurallarına bakıldığında bu sürekli olarak, hiç durmayan bir "genişletme" eylemini ifade eder.

Katıksız bir mucizedir. Çünkü Muhammed'in yaşadığı dönemde veya öncesinde bir tane bile evren genişliyor, diyen bilim adamı ya da düşünür yoktur.
kuran da yazdığı iddia edilenleri neden müslümanlar değil de elin gavuru buluyor diye düşünmeyen geri kalmış müminlerin züürt tesellisidir.

lan madem yazıyor sen niye bulmuyorsun aq?
elin gavuru işi gücü bırakıp kuran mı okuyor?
her zaman ki gibi bunu akıllara getiren yorumdur.

http://www.youtube.com/watch?v=8tyDy9BZAi4
hala diesel motorun teknik resimlerini, hesaplarını fln bekliyoruz..
olsun, bulunalı çok uzun zaman bile olsa kabulümüz..
Müslümanların bulamamasının sebebi çok basit.

Ben sana hiç bilmediğin bir adres versem, burada define var içinde de 1000 altın var, desem. Ama sana hiç harita vermesem nasıl bulacaksın? Bir şeyi bulmak ayrı şeydir fakat bir şeyin bilimsel keşif olması için bilim adamlarının bu işe sermaye bularak dev teleskoplarla araştırma yapması gerekir.

Müslümanlar da Kuran'dan uzaklaştıkları ve uydurma hadislerle cebelleştikleri için bunu diğer bilim adamları gerçekleştirmiştir.
materyalistleri bitiren ve ciddi anlamda birçok materyalisti susturan ayettir.

materyalizm de durağan evren savunulurdu ama bilimin evrenin genişlediğini ispatlaması, üzerine kuranda enbiya suresinde big bang in anlatılması ve zariyat suresinde evrenin patlama sonrası hala genişlediği söylenince materyalizm çökmüştür.

kuran da big bang in ve evrenin genişlemesinin anlatılması ciddi anlamda bir mucizedir ve üzerine edilebilecek tek laf yoktur.
kur'an-ı kerim'deki mucizelerden sadece bir tanesidir. kendim araştırmıyorum ancak bir arkadaşım; sürekli okur, tefsir kitapları inceler. o devamlı gelip söylerdi bana "şöyle bir şey var gözlerime inanamadım" falan diye. ancak iman sadece mucizelerle gelmez. iman başka bir şeydir. insanın iç huzuru ve allah'a teslim olmanın getirdiği eminlik, rahatlık daha başka bir şeydir. allah doğru yoldan ayırmasın.
yemek tarifi de var mıdır acaba diye düşünmüyor değil insan..
+ yarrak vardı
- he o kuranda yazıyor

+ kürek vardı
- he o kuranda yazıyor

+ abi yalan söyledim yarak kürek yok kuranda
- heee o da yazıyür
zaten işine geldi mi bu müslümanların her şeyin meali türkçeye gayet uyuyor hatta tefsire gerek bile yok ama işine gelmedi mi ayetler türkçeye çevrilince bozuluyor biker ooff tevsiri okumann lazınm tammı?

gibi şeyler duyuyoruz. bu ikiyüzlülük artık karakter olmuş bunlarda.
kur'an a tapmak ile aya çıkmayı bir tutan yazarların inanmadığı sorunsal.

kardeşim sen kur'an a tapmıyorsun ama aya çıkabilecek zeka seviyende yok.

nasa'da hiç mi hristiyan veya bir tanrı'ya inanan çalışmıyor ?

mal mısınız ne boksunuz.

şunu desen anlatım millet aya çıktı siz hala neler ile uğraşıyorsunuz ? bu mantıklı bir sual. ama bir inanç ile ay'a gitmenin ortak kesişim kümesi nedir ?
görsel
Yazdigi cok bariz, bosa itiraz etmeyin.

Ama bir sorun var. Hristiyanlar bunu kesfedince "aha kuranda yaziyor" demek is degil.

Kuranda yazan bu cumleden yola cikip bu bilimsel bulusu yapabiliyir muyuz? Olmasi gereken bu.

Iste bunu becerebilirsek gorevimizi yerine getirmis oluruz. Yoksa dalga gecenlere karsi yeterince dik duramayiz.
aslı, evrenin genişlediği gerçeğinin bilimsel olarak kanıtlandıktan sonra buna dair kurandan alıntılar sunulmuş olmasıdır. bu keşiften önce keşke birileri çıkıp kuranda bunlar bunlar yazıyor ve bilim insanları bunları bulacak deseymiş. bilimsel keşiflerden sonra kuranda zaten bunlar yazıyordu demek kuranın ne kadar çok yoruma açık olduğunun bir göstergesidir. bir ifade orada durur ve zamanı gelince genişleme olur, yeri gelir daralma olur. sonra bir bakarsın yükselme olur. ama aynı zamanda alçalma anlamını da içerir. o halde bilim insanları hiç uğraşmasınlar atıyorum teleportasyon keşfedildiğinde de kuranda yazıyor olacak yine zaten.
kalplerinde hastalık bulunanların kudurmasına sebep olmuştur.

"omo modom yozoyordo nodon boşkoloro koşfotto"

lan mal, benim bunu keşfedememiş olmam hakikatı rafa kaldırır mı? ne zaman kusursuz olduğumuzu iddia ettik? hey allah'ım ya.
evrenin genişliyor olduğu tespit edilmeden önce tek bir meal veya tefsirde böyle tercüme edilmeyen ayettir.

bunların işleri güçleri sahtekarlık...
e o zaman niye bulamadınız yabancı fizikçiler bunu keşfetmeden önce ?
Hani kozmik ışınların gittikçe doğuya kaydığını anlatıyormuş ya. Okuyan kimse neden bunu dile getirmedi.

(bkz: yalandan kim ölmüş).
dünya üzerinde istisnasız ne keşif edilse

bir akabelinin söyleyeceği şey tek ;

ee booo boooo kuranda yazıyor ki boooooo.

la kuranda yazması değil

keşfeden neden bir ateist

onu anlat bakayım.
öncelikle bu konuda bilim ne diyor ona bakalım.

*Isaac Newton, ağaçtan elmayı düşüren kuvvetin, aynı zamanda Ay’ı Dünya’mıza doğru çektiğini ortaya koydu. Bu yasa sayesinde Dünya’nın altındakiler düşmüyordu, bu yasa sayesinde tüm gezegenler yörüngelerinde hareket ediyordu. Bu “evrensel çekim yasası” idi. Newton bu yasayı matematiksel denklemleriyle ortaya koydu. Yer çekiminin, cisimlerin kütleleri ile doğru orantılı olduğunu buldu. Newton’un hareket yasaları, hiçbir şeyin doğal halinin durağan olmadığını ortaya koyuyordu. Newton’la beraber insanlık ilk defa detaylı ve sistematik bir kozmoloji bilgisine sahip oldu.

*Newton, çekim gücü egemenliğinde sonsuz bir evren öngörmüştü fakat sonsuz evren fikri, yaratılışın başlangıç zamanını göstermek açısından güçlük çıkarıyordu.

*Albert Einstein da başta Newton’un fiziğinin etkisi altındaydı; Einstein, 1916 yılında ilk olarak durağan bir evren modelini ortaya attı. Ne var ki hemen sonra durağan bir evrenin çekim gücünün etkisiyle tek bir bileşene çökeceğini gördü. oysa tek bir bileşen yoktu.

*Georges Lemaitre, aynı dönemde Friedmann’dan bağımsız olarak evrenin genişlediğini buldu. Lemaitre aynı Friedmann gibi Einstein’ın formülleri üzerinde çalışmıştı ve bu formüllerin bizi götüreceği sonucun, evrenin genişlemesidir diyordu.

*izafiyet teorisi, zamanın mutlak olmadığını, zamanın, hıza ve çekim gücüne bağlı olarak değiştiğini göstererek, büyük bir zihinsel devrime sebep oldu. Newton’un fiziğindeki mutlak zaman kavramı ve Kant’ın felsefesinde mutlak zamana dayanarak ortaya koyduğu zihinsel çelişkileri, Einstein’ın zihinsel devrimiyle değerini yitirdi.

*Edwin Hubble teleskopla çalışmalarında hubble yasasının temellerini oluşturmuştu. evrenin genişlediği anlaşıldığında Einstein başta bu teoriyi kabullenemedi. Çünkü O da Newton’un sonsuz, durağan evrenine yürekten inanıyordu. üç seçkin bilimadamı; Lemaitre, Einstein ve Hubble California Teknoloji Enstitüsü’nde bir araya geldiler.

sonuçta Hubble Yasası ile teorik olarak ispatlanan evrenin genişlemesi artık gözlemsel olarakta doğrulanıyordu.

şimdi de kuranın ne dediğini inceleyelim.

''inkâr edenler, göklerin ve yerin birbirine yapışık olduğunu, bizim onları ayırdığımızı ve bütün canlıları sudan yarattığımızı görmüyorlar mı? Buna rağmen inanmayacaklar mı?'' (enbiya 30)
bu ayeti, gelişen teknoloji ile birlikte çok net bir şekilde yorumlayabiliyoruz, evreni kapsayan bir ayrımdan bahsedildiği anlaşılıyor çünkü kuran ''...gökleri, yeri ve ikisi arasında yaratılanları...'' diyerek bir evren tanımlaması yapıyor. tüm yaratılanlar ayetlerde bu şekilde tasvir ediliyor işte bu ayette bahsedilen ayırma olayı ''big bang teorisine'' uygun ve bu anlamda yorumlanmasında bir engel var mı?

''Evreni güç ile inşa eden Biziz; ve şüphesiz Biziz onu istikrarlı bir şekilde genişleten.'' (zariyat 47)
ayette çok net bir şekilde genişletilen bir evrenden bahsediyor, bu ayette gök kelimesi geçiyor evren geçmiyor diyenler için (bkz: #36512322) yazımda bu konuyu detaylı anlattım.

şimdi zariyat 47. ayeti ve enbiya 30. ayeti beraber düşününce evrenin genişletilmesi ve yaratılması hakkında bilgi verildiğini görüyoruz tabii başka bir çok ayet var bu konu ile ilgili ben yazı çok uzun olmasın diye hepsini yazmıyorum, isteyenler araştırabilirler. bilim, kurandaki bu bilgiyi tasdikliyor.
(bkz: #20685242)

sayın gerizekalı bugünkü batılı biliminin temelini islam ilimleri atmıştır. avrupada millet hala demiri altına çevirmeye çalışırken islam medeniyeti el kimya gibi bugünün modern biliminin temelini atıyordu.
görsel
her şey zıttı ile var olmuştur, evren genişlediği gibi daralacaktır.

bir yoyo gibi düşünün, şu anda aşağı doğru salınıyor evren ve henüz hareketine yeni başladı denebilir, bir süre daha aşağı yonde gidecek yani genişleyecek, bir yerde duracak ve tekrar başladığı yere dönmeye başlayacak yani daralacak.

kuran bu konuda ne diyor ?
ona kalsa kuranda faizi de yasakliyor. eko101 bilgisi bile yok. modern ekonomiye dair bilgi 0 seviyesinde. insanlarin hep ortacag ekonomisi ile yasayacaklari dusunulerek gonderilmis din. bu da demekki allah yok din yalan.
"...genişleticisi de bizleriz." diye geçen ifadedir.
(bkz: interstellar)