iyilikle kötülük asla bir olmaz. Sen kötülükleri en güzel şekilde karşıla. O zaman bakarsın ki aranızda düşmanlık bulunan kimse bile, sanki sıcak ve sadık bir dost oluvermiştir.
inananların övmek için yalan söylemeye ihtiyaç duyduğu kitaptır.
Misal, yukarıda biri önce ateistlerin Kuran'a dayandırılan mucize iddiaları için "e bu zaten bilinen bir şey, neresi mucize?" dediği yalanını söylüyor, sonra da böyle diyen "gafillere" (!) olaya nasıl bakmaları gerektiğini anlatıyor!
Birisinin söylemediği bir şeyi söylediğini iddia edip, sonra onu eleştirmek klasik yobaz taktiklerinden birisidir. imam Gazali de felsefecileri sadece dedikleri şeyler için değil, demedikleri halde dediği yalanını sıktığı şeyler için tekfir etmişti.
Konuya dönersek, ateistler bu yalancının dediğini demiyor tabi. Ateistlerin dediği şu: ne zaman yeni bir bilgi keşfedilse, kuran'daki 1400 yıldır bambaşka bir anlamda anlaşılan ayetleri çarpıtıyor, bu ayetlerle o bilgiye işaret edildiğini iddia ediyorsunuz. Öyle adi yalancılarsınız... Madem kuran bilinmeyene dair bilgiler içeriyor, neden onları önceden fark edip, bilimsel çalışmalarda onları araştırmıyorsunuz? Kuran'daki bir bilgiden hareketle yapılmış tek bir keşif var mı?
23 senede indirilen Kutsal Kitap. Şeyhu'l-Arabiyye (Arapçanın pîri) olarak bilinen Zemahşerî'ye, "Onun şiiri olmasa, Arapça'nın üçte biri giderdi" denilen Ferazdak'a, Arap dili gramerine dair günümüze ulaşmış olan ilk hacimli eseri yazan Sibeveyh'e göre Kur'an-ı Kerim Arap dilinin diğer bilimlerinin ve nahvin kaynağıdır.
Tasavvufi düşünceden yoksunlastirildiginda cok da bi anlamı kalmayan kitap; zira kitaptaki gizli amaç olan kamil insan mertebesine çıkmak için tasavvuf bilmek gereklidir. Aksi halde tek misyonu cennet-cehennem olan ve korku-ödül dışında bir mekanizması bulunmayan kupkuru anlamlar barındıran bir sistem haline gelecektir.
nice veliler, alimler dinin bu cennet-cehennem mantigini kırarak yiginlarin dimağında oluşan bu zaafiyetini doldurmaya çalışmışlar ve içine ezoterizm, mistisizm katmışlardır.
ancak kaçınılmaz olarak dinin ve Kuran’ın bu anlamsal zaafiyetini bir takım statü sahipleri ve yöneticiler de ezelden beri kullanmış ve bundan çıkar sağlamışlardır. toplum nezdinde tasavvufi içerikli olmayan aksi bir paradigma inşası sağlanmıştır tarih boyuncaki çabalarla....
işte tam da şu andaki dinin hali de budur aslında.
Bunca toplumsal yığın dinin d sinden anlamadığı halde, kuran’ı bile hiç okumadığı halde dindar gibi geçinir, kısacası munafiklik ederler.
Kurtuluş reçetesidir,cennete götüren son bilet,anlayana temiz akıl sahiplerine... kuranda tasvir edilir kıyamet hesap kitap," ogün kişi, anne baba eş ve çocuklarından kaçar,ateşe girmemek için onları fidye vermek ister.yarabbi onları yak yeterki ateş bana dokunmasın. Meraklıları kitaptan devam edebilir.
Bitmek tükenmek bilmeyen tekrarlarla dolu, sıkıcı bir kitaptır.
inanmayanlara yönelik boş tehditler ve hatta türlü hakaretlerle doludur. Bir tanrı böyle yapmaya neden tenezzül edecek, nereye varmak isteyecekse artık..
Sureler özellikle "iniş" (!) sırasına göre düzenlenmemiştir ki gerçek mahiyetini anlamak biraz daha zor olsun..
Bir arkadaşım anlatmıştı bunların evlerinde bir el yazması kuran varmış duvarda asılı değerini öğrenmek için antikacıya götürmüşler adam benle dalga mı geçiyorsunuz bu kuran değil tıp kitabı demiş.
Cehalet öyle bir bataktır ki düşersen boğulursun
Hele bir tutun bilime gör bak ne olursun
hristiyan budist katolik protestan musevi olan kişilerin çoğu saygı duyup en ufak hakaret etmezken içimizdeki kendini bilmez denyolardan bazılarının hakaret ettiği mukaddes kitabımızdır.
ara sıra bana düşündürüyor, "hz. muhammed'in evinde misafirliğinizi fazla uzun tutmayın, karısına muhammed öldükten sonra göz koymayın" demesi, gravitonlarin ve süpersimetrinin varlığını mı müjdeliyor? veyahut sicim teorisi üstüne şifreli ip uçları mı veriyor?
ya da "yahudilerle, hristiyanlarla filan arkadaş olmayın" derken, heisenberg belirsizliği ile kaos teorisi arasındaki bağlantıyı mı kurdu?
emir ve yasaklarına acayip uyuyorum. mesela ahzab suresinde çağrılmadıkça peygamberin evine gitmeyin deniyor. ben de gitmiyorum. peygamber eşleri ile perdenin arkasından konuşun deniyor, ben konuşmuyorum bile.
ilkönce şunu herkes bilsin allah'ın oku dediğini okumayan bir topluluga hiçbirşey analtamazsın. bu dediklerim müslümanlara.
müslümanların çoğu kuran düşmanı adamlardan oluşuyor şimdi bunu herkesin bilmesi lazım. öyle müslümanlar sandıgınız gibi kuran'ı seven koruyan adamlar değil çoğu kurana antipati duyan hadisleri ve uyduruk rivayetleri kutsayan kuran'a göre değil ehli sünnet denilen allah düşmanı aşağılık mezhebe göre yaşayan adamlar.
şimdi ikinci lafım yukarıda ki ateist arkadaşa.
allah'ın merhameti yok filan demişsin.
peki. sen zalimlerin zulmun ne olduğunu biliyormusun?hiç hayatında zulme uğradın mı mesela? tanrı diyor ki zalimleri ebedi cehennemde yakacağım. ne demesini bekliyordun? zalimlerin ödüllendireceğim veya zalimleri bir süre sonra cennette alacagım demesini mi? işte daha hayatın bazı yönlerini görememişsin anlıyamamısın. o yüzden tanrının neden bu kadar sert ifadeler kullandıgını anlamayacaksın.
hayatında hiç haksızlıga ugramamazsın zorbaları tanımamazsın. eğer benim rabbim kuranda ben zalimleri bir süre sonra cennete alacağım deseydi bu kitabı ilk yalanlayan ben olurdum.
neden allah'ın zulmedenlere yaptığı tehtitler size batıyor anlamıyorum