böyle bir ihtimalin olmadığını savunanlar nedense hiç bir karşı fikir üretemeyip yine çürütülen kuran dan bişeyler aktarıyor, abuk insanları "şöyle dedi, böyle dedi" diye huzurumuza sunuyorlar.
çok objektif olmadığımı biliyorum, ancak objektif biri de oturup şu münazarayı izlese, kuran ı muhammetin yazdığına inananları haklı bulurdu...
hevesle okuyup, götümü kaynak alarak bir yazı da ben yazacaktım ki, sigaramın kalmadığını farkettim. dedim, ineyim aşağıya. sigara alayım. yolda giderken kendimle hasbihal edeyim, güzel bir yazı yazayım. merdivenlerden aşağıya inerken alt katta bir kalabalık vardı. birşeyler çıkarıyorlar evden. eşya sandım. kolay gelsin dedim. herkes yüzüme baktı, -"ne diyon lan sen.." tadında..
gittim sigaramı, çikolatamı aldım. aynı yol güzergahını takip ederek apartmanın önüne geldim. bu sefer ambulans vardı. yukarı çıkarken aynı kalabalığın, bir battaniyeye sarılı iki görevlinin omzunda taşıdığı birşey daha farkettim. cesetti lan bu. rosetti der gibi oldu ben de çaktım. neyse, geriden gelenlere -"başınız sağolsun" diyerek evime girdim. geçtim bilgisayarın karşısına. başlık, kuran ı hz muhammed in yazmış olma ihtimali. evet. keşke yaşasaydı da, battaniyeye sarılı kişiye sorsaydım, son nefesini vermeden.
bazen reyting kaygısı güderek, inanılmaz işlere imza atanlara şahit oluyorum. gaybi iman dediğimiz, sorgudan münezzeh olarak iman ettiklerimizi karıştırıp, karşımıza çıkıveriyorlar. arkadaşım, inanmıyor olabilirsin. ki, inandığını düşünüyorum. sırf şuraya başlık açıp, dinci-ateist tartışması oluşturma amacı nedir? biliyorsun sen de, bir gazla başlığa girilip hararetli cümleler kurulacağını. çok iyi biliyorsun ki, entarileri okurken bıyık altı gülüp, vicdanının sorgu sual ettiğini. dimi?
ihtimali değerlendirmek, konu hakkında olumlu görüş verenlerin doğmadığı, sıçıldığı ihtimali ile eşdeğerdir nazarımda. böyle demiş erenler.
imkansızdır çünkü kuran-ı kerim hz muhammed zamanında yazıya dökülmedi. her ne kadar bu iddaa mevcutsada elimizde hz muhammed zamanında yazılmış her hangi bir belge yazılı metin günümüze ulaşmadı. hz muhammede vahi gelir gelmez hz muhammed bu vahiy'i etrafındaki hafızlara söyler onlarda ezberlerdi. bunun nedeni ise hz muhammedin yazmayı bilmemesi. kuran ancak hz ebubekir zamanından hafızların söylemleri doğrultusunda kitap haline getirildi. kısacası yazmayı bilmeyen hz muhammet'ten bir kitap yazdığı inancında olmak sanırım tuhaf olur.
bu arada buda bir iddaa'dır çünkü hz hatice bir tüccardır ve hz muhammedle evlenmesindeki ana neden kervanlarını emanet edecek birisi olması. mekkenin en saygın ailelerinden birine mensup olan hz muhammedin okuma yazma bilmiyor olmasıda tartışılır bir konudur.
muhammed den daha zeki biri tarafından kendisine yazdırılmış olma ihtimalinden daha düşüktür. kuran daki insan aklının sırrının ermediği bilgileri bir insan nasıl yazar diyen bazı arkadaşlara azıcık da bilimle ilgilenmelerini öneriyorum. binlerce yıl önceki insanların eylemlerinden bir kaç örnek :
-eski mısırlıların mö 4200 yılında 365 günlük bir takvim üretmeleri, mö 3100 yılı tarihinde sayısal olarak milyonları ifade etmek için bir sistemi kullanmaları
-mayaların teleskopları olmadığı halde venüs ün evrelerini ve tutulmalarını ve ayrıca güneş ve ay tutulmalarının tarihlerini hesaplaması
-stonehenge, mısır, orta ve güney amerika daki piramitlerin gezegenlerin konumları ile ilgili olan hesaplamalarından bahsetmiyorum bile
okuyanlarada soruyorum kuran gercekten mantıklı insandan yapımından uzak bir kitap mıydı? yoksa dil ve icerik bakımdan eksik basit bir dille yazılmıs insan tarafından yazıldıgını düsündğren bir kitap mıydı.
zeus aşkına tanrının işi gücü yok muhammed in karılarının hangisinin önce muhammedle yatacağı hakkında muhammed e savaş ganimetlerinin kaçta kaçının verilecegi hakkında muhammedin kölesini güzel karısının muhammedle evleneceği hakkında icerik ve dil bakımdan cok eksik onlarca ayet mi gönderecekti.
eminim muhammed bile islamın bu kadar tutacağını düsünmemiştir.
ruhunu bir yalancı bir cennet tapusuna satmaya hevesli ne kadar fazla insan var değil mi?
şöyleki hz muhammedin iyi bir tüccar olduğunu biliyoruz, haticenin kervanlarından sorumluydu. anadoluda üç kola ayrılan ipek yolunun bir kolu üzerinde bulunan ve bir ticaret merkezi olan mekkede iyi dürüst ve işinin ehli bir tüccar olarak bilinir ki kendisine el-emin denilmekteydi. ticarette bu kadar iyi olmak ve hesap kitap bilmemek pek akla yatkın gelmiyor insana
o zamanlar roma rakamları gibi ebced hesabı kullanıldığını da biliyoruz, ebced hesabında harflere rakam karşılığı verilirdi. roma rakamlarında V=5 X=10 gibi elif =1 kaf= 100 gibi.eğer ki sen ticarette bu kadar iyi isen hesap kitap işlerinin de iyi olması gerekir, yani harfleri bilmek gerekir. harfleri bilip de okuma yazma bilmemekte olacak iş değildir yani pes dedirtmeyin insana. velhasıl demek istediğim okuma yazma bilen bir insan olduğundan kuranı kendisinin yazma ihtimali kesinlikle 0 (sıfır) değildir
yok birader, bu insanlar din ile, kuran-ı kerime laf atmak ile, hz muhammed ile uğraşmak ile nereye gelmeyi planlıyorlar hiç anlamıyorum. allaha, dine, müslümanlığa inanmıyor olabilirsin, peygambere saygı duymuyor olabilirsin, sevmiyor olabilirsin, ancak onlara değer verenlere bir insanın saygısı olması gerekir.
lise de almış olduğum felsefe dersinde, din dogmatiktir demişti felsefe hocam. o zamanlar anlamamıştım. ama şimdi anlıyorum.
peki bu dinlerin dogmatik olması ne demektir; efendim dinler insanların benliği ile ilgili olup he ne kadar tartışılırsa tartışılsın, ruhani kişiliği ile bağlı olup tartışmasız kabul edilir. yani bu ne demek, sen her ne kadar götünü yırtsan da bu insanlar islam dinine bağlı ve onun doğrularını kendi doğruları kabul ediyor.
insanlar senin beğenmediğin islama bağlı, dinini islam, kitabını kur-an, peygamberini de hz.muhammed olarak benimsiyor ve seviyorlar. ne bu yani islam dininin kutsal saydığı ramazan ayında hazır sahuru da yapmışken bizden küfür duyma isteği?
biz ne kadar sana silah zoruyla müslüman olacaksın demiyorsak, sende hoşgörülü olup saygı duyacaksın. has bu milli ve dini duygulara saygısı olmayan bir insandan saygı beklemek ne kadar doğru onu da bilmiyorum ya neyse.
bu entryyi tıklayınca az önce uçan bağlantı hızım birden durma noktasına geldi. var bunda bi hikmet. yazacaktım bi şeyler, yahudi bi hoca var filan, vazgeçtim.
düşük bir ihtimaldir. daha akla yakın görünen ihtimal ise bir ekip tarafından yazılmış olmasıdır. sonuçta bir zümreye müthiş bir statü kazandıran bir operasyondan bahsediyoruz. üçüncü bir ihtimal görmüyorum.
ahzab suresi 50. ve 51. ayetlerde,
allah'ın sana ganimet olarak verdiği ve elinin altında bulunan cariyeleri, amcanın, halanın, dayının ve teyzenin seninle beraber göç eden kızlarını sana helâl kıldık...
vs.
kendisi yazmamıştır tabi böyle bi ihtimal bile yok dimi. yoksa öbür tarafta yanarız cayır cayır yok usta düşünme sakın yanarsın.
biriside bana helal kılsa bari bu işte iyi ekmek var la hem tarihe de geçiyosun.
islam inanışına göre mümkün olmayan durumdur. kuran allah tarafından müslamanların kutsal kitabı olarak gönderilmiştir. hz muhammed yaratan tarafından gönderilen kuran ı ve kutsal dini teblih için gönderilmiş peygamberdir.
kuran manzume bir eserdir. siirdir. kuran´in arap literatürünün en büyük eseri oldugunu söyleyenler, kuran´a inanmayan batili edebiyat adamlaridir. biz, arapca bilmeyen adamlar olarak, arapca bilenlerin söylemlerine bagimli vaziyetteyiz. onlarin söylemlerine göre, bu kadar karmasik bir yazi yapisinin insan yapisi olmasi cok zordur. adamlar kuran´a inanmazlar ama, hz.muhammed´in okuma yazma bilmeyen birisi olduguna da inanmazlar. cünkü kuran gibi bir eseri yazabilmek icin okuma yazma bilmek yetmez. arapca diline ve manzum yapisina cok saglam bir sekilde hakim olmak gerekir.
hz. muhammed´in okuma yazma bilmeyen birisi olmasi durumu gözönüne alininca, kuran´i onun yazmasi ihtimali, yoktur, mümkün degildir, dememiz gerekir. bizim arapca bilen alman bir arkadas, hz.muhammed´e inanmaz, allah´a inanmaz, ama kuran´i okuduktan sonra, sadece dil yapisi olarak, hz.muhammed´in siir alaninda gelmis gecmis en büyük dehalardan birisi olduguna inanir. ben de ona hep "hz.muhammed kuran´daki mucize beyan eden ayetleri nereden bilsin, kendisi yazsa?" derim. dünyanin dönmesinden, evrenin genislemesine kadar pekcok bilgi kuran´da mevcuttur. kara delikler bile mevcuttur. ayet var resmen " sönmüs yildizlarin yerlerine yemin olsun, bilseniz bu ne büyük bir yemindir." diye bir ayet kuran´da resmen vardir. peygamber böyle bir seyi bilemez. dünyanin öküzün boynuzunda duran bir nesne olduguna inanilan bir zamanda hz.peygamber kara deligi nerden bilsin canim, olur mu öyle sey yani? ya da kuran´da insanin rahimde sekillenisi "dogru!" olarak siralanmistir. bu varya, ancak 20.yyilin ortalarinda bilinmeye baslamistir. hz.peygamber bunlari nereden bilebilir? ya da hz. peygamber zamaninda bile 4000 yil önce pratigi yokolmus bir eski misir dilindeki bir kelime kuran´da gecer. bu kelime "haman" dir ve eski misir dilinde "krallik büyük mimari" anlamina gelmektedir. kuran´da bu kelime´nin gectigi yerde firavun´un musa´yla yaptigi diyaloglarin gectigi yerdir. kuran´a göre firavun, musa´nin mucizelerini gördükten sonra "ey haman! bana yüksek bir kule yap, ben o kuleye cikayim, musa´nin dedigi gibi bir allah var mi bakayim" demis. kuran´da bu kelime eskui misir dlindeki sekliyle gecer. hz.peygamber bunu nereden bilebilir, o dilin konusuldugu yerlerde hic bulunmamistir. o dil zaten 4000 yil önce yokolmustur.
kuran´daki mucize beyan eden ayetler, bu iddiayi cürütmektedir.kuran allah yapisidir.
---------------------------------------------------------------------------
bu yazimdan dolayi bayaa eksilendim, yazilanlar aynen baska bircok kitapta da gecmekte- maurice bucaille isim fransiz bilimadami kuran´in bu bilimsel durumu karsisinda müslüman olmaktadir. kendisinin "kuran, incil, tevrat" isimli kitabini da arkadaslar eksilerlerse, cok makbule gecer.
bir sey kesin bir sekilde ortaya konuluyorsa, ayetin numarasi ismi veriliyorsa,ki simdiye kadar vermedim ama hadi bir tanesini yazayim,
evrenin genisliyor olmasi (hubble ve einstein kesfettiler)
konuyla ilgili ayet;
" evreni hic kuskusuz biz yarattik, ve biz onu mütemadiyen genisleticiyiz-zariyat 47"
bunun simdi neyi eksilenebilir ki? en fazla acarsin, bana o ayetin öyle olmadigini söyleyebilirsin, ama bir sürü kuran cevirmeni bu ayeti türkceye de, almancaya da, ingilizceye de,fransizcaya da böyle cevirmislerse,demek ki o ayetde hakikaten evrenin genisliyor olmasina bir atif vardir. bunu eksileyince ne olacak ki?...ayet mi degisecek?...hayir, aynen 1400 yildir nasil duruyorsa aynen öyle durmaya devam edecek. eksileyince ne olacak ki? sen eksilesende eksilemesende kuran´da böyle bir sey yaziyor. digerleri de yaziyor, ac kendin oku.
#5885346 dünden bugüne epeyce bir şey değişmiş, bayağı bayağı yol almış olan konu. irdelendikçe tanınmaz hale geliyor bakın.* merakla bekliyoruz *sonucunu. aman allahım nasıl bir ihtimalmiş bu böyle. vay canına, pes doğrusu.