"Her kim ki evin tavanında dönerek tersten süpaneke okursa şefaatime nail olur" benzeri hadislerle yolu açık olsun diyeceğim şahıstır. Zira en sahih bilinen kaynaklarda bile Kuran'a ters sürüyle hadis (!) mevcuttur.
Gerçi ülkede müslüman olup Kuran meali okuyan yok ulan önce onun bir hallolması lazım. Akabinde hadisler doğal seleksiyona uğrar zaten.
(rum 30).... "Sana her şeyi açıklayan ve Müslümanlara doğruyu gösteren bir rehber, rahmet ve müjde olarak Kuran'ı indirdik."
(kamer 32) "Andolsun biz Kur'an'ı, anlaşılıp öğüt alınması için kolaylaştırdık. O halde düşünüp öğüt alan yok mu? "
(enam 114) “Size Kitab’ı (Kur’an’ı) hak olarak indiren O iken ben Allah’tan başka bir hakem mi arayacağım?” (de). Kendilerine kitap verdiklerimiz de onun, Rabbin katından hak olarak indirilmiş olduğunu bilirler. O hâlde, sakın şüphecilerden olma."
bu kadar ayette açık olduğu söyleniyor, açık bir kitap varsa başka bir açıklamaya neden gerek olsun=?
Ey Muhammed!) Biz Kur'ân'ı senin dilin üzere kolaylaştırdık ki, onunla Allah'tan korkup sakınanları müjdeleyesin, inat edenleri de korkutasın. (MERYEM/97)
işte biz onu (Kur'ân'ı) böylece, apaçık âyetler olarak indirdik. Şüphesiz Allah dilediğini doğru yola eriştirir. (HAC/16)
Ve Allah âyetlerini size açıklıyor. Allah, (işin iç yüzünü) çok iyi bilir, tam bir hüküm ve hikmet sahibidir. (NUR/18)
Allah, size Kitab'ı (Kur'ân'ı) açıklanmış olarak indirdiği halde, ondan başka bir hakem mi arayayım? Kendilerine kitap verdiklerimiz, o Kur'ân'ın, gerçekten Rabbin katından hak olarak indirilmiş olduğunu bilirler. O halde sakın şüphe edenlerden olma. (EN'AM/114)
Elif-Lâm-Râ. Bu öyle bir kitaptır ki, âyetleri muhkem kılınmış, sonra da herşeyden haberdar olan hikmet sahibi Allah tarafından âyetleri ayrıntılı olarak açıklanmıştır (HUD/1)
Suçluların tuttuğu yol açığa çıksın diye, âyetleri işte böyle genişçe açıklıyoruz. (EN'AM/55)
Kara ve denizin karanlıklarında yolunuzu bulasınız diye yıldızları sizin için yaratan O'dur. Şüphesiz biz, bilen bir toplum için âyetleri geniş bir şekilde açıkladık. (EN'AM/97)
De ki: "O'nun üstünüzden ve ayaklarınızın altından azab göndermeye, yahut sizi fırkalara ayırıp kiminizin kiminize hıncını tattırmaya gücü yeter". Bak, âyetlerimizi nasıl inceden inceye açıklıyoruz ki, onlar iyice anlasınlar. (EN'AM/65)
işte Rabbinin doğru yolu budur. Şüphesiz biz, hatırlayıp ibret alan bir kavim için âyetleri geniş bir şekilde açıkladık. (EN'AM/126)
ilahiyat profesörleri bile kendi içinde tartışıyor ama bir yere varamıyor hadis konusu karışık . Hadislerin niteliği tartışmalı ama Kuran en azından net.
Buhari ve ebu Davud kullıyatunda hadisler
Mutevatır, sahih, hasen ve zayıf olarak değerlendirilir.
Hadis kullıyatuna haktır demek bunu bilmemektir.
Uyduruk hadis olduğu bilinen bir gerçektir.
Malesef bu durumda kargaşaya neden olmaktadır.
Kur an la çelişen ve onun üstündeki hadisler elenmelıdır.
Kur an nın indiği dönemlerde böyle teknoloji ve kağıtlar yoktu efendiler. Deri üzerine yazılırdı ekseriyetle.
Ayrıca hadisler peygamber in kur an yorumudur. Değeri o vefat edenden sonra anlaşılmıştır.
"ben cahilin önde gideniyim" diye haykırmaktadır. hatta "o kadar cahilim ki hem allah'ın tarafında olduğumu söylüyorum hem de allah'ın sözüne tam anlamıyla karşı geliyorum" diye bağırmaktadır.
kur'an'a biri "yetersiz" diyecekse bu ancak bir kafir olabilir. mantıken. bu sözlükte de bol bol "şurası niye böyle ki, bu çok saçma, bu anlaşılamaz" diye mıy mıy öten ateiste rastlayabilirsiniz. şimdi biz bu ateistler için hadis mi kazıyacağız yoksa "kur'an yeter" deyip allah'a mı havale edeceğiz? inanmıyorsanız inanmayın ulan, inandırmak için hadis ezberlememiz gerektiğini mi söyledi allah? hayır.