bugün

Kur'an ister inanın inanmayın evrim geçirmektedir. Bilim ilerledikçe, akıldan uzak olduğu anlaşılan kur'an'a birazcık makyaj yapılır ve tekrar önümüze sürülür.

peki bu makyaj nasıl yapılır?

mealler ile tabiki. Kur'an'ın sayısızca meali vardır ve her geçen zaman bu mealler değişmektedir.

bugün elinize aldığınız bir kur'an meali ile 1400 yıl önce indirilmiş ayetlerin aynı olduğunu sanıyor iseniz üzgünüm, siz birer zavallısınız.

bir örnek ile açıklayalım durumu:

Mesela "ALAK" meselesi.

ALAK kan pıhtısı demektir. Yıllarca meallerde "Allah sizi kan pıhtısından yarattı" denmektedir. Hatta antik mezopotamya ve mısır'da insanın kan pıhtılaşması sonucu oluştuğu inancı yaygındı.

Tabi son yüzyılda gelişen bilim ile kan pıhtısından var olmadığımız ortaya çıktı.

Baktılar islam yanlış, hemen direksiyon kırdılar. Değiştirdiler anlamı. Postmodernist islamcılar hemen el attı olaya.

Ne yapıldı?

Alak'ın bir diğer anlamı da sülük imiş yapışan şey imiş. Hani emriyo da rahim duvarına yapışıyormuş ya "o yüzden orda kastediler embriyoymuş. Yani Allah sizi embriyodan yarattı deniyormuş"

Evet efendim bu bilgi islami sitelerden alındı. Götümden de uydurmadım merak etmeyiniz.

Ne şimdi bu?

Dostlar bu evrim. ilk çağ dininin modern çağa adaptasyonu bu.

Ve bu sadece minik bir örnek.
Bunun gibi sayısızca meal oynaması var.

değerli dostlar. hani diyorsunuz ya "kur'an 1400 yıldır hiç değiştirilmedi" Evet değiştirilmedi, lakin mealleriyle çok fazla oynandı çok fazla.

işte karşınızda islamın evrimi ve değiştirilmemiş kitap Kur'an
olmaz öyle şey!
eğer kuran evrim geçiriyorsa, şimdiki kuranlar neden başka dillere kendiliğinden evrilmiyor, pardon çevrilmiyor?
bunu artık bilmeyen mi var. Kurandaki çelişkiler artk günümüz bilimiyle başedemez durumda. Kaldı ki varsın değiştirilmemiş olsun, bunu kanıtlayacak bilimsel bir veri gösterin. Internet kaynaklarıyla değil, somut verilerle.
kültürlerin değişmesiyle meydana gelmekte olan durum. dini kitapları okumayan insanoğlu olarak dilden dile ulaşan dil doğal olarak hızla evrimleşmektedir.
"Bir devenin adım atışını 72 ayrı kelimeyle ifade eden bu dil..." gibi kalıplaşmış sözlerin ötesinde tartışılması gereken bir konudur bu.

olaya sadece meal yönünde yaklaşılırsa sağlıklı sonuçlar elde edemeyiz.

Eski meal, kur'an'ın indirildiği dönemin bilimsel değerleriyle uyuşuyor. Eski mısır ve mezopotamya uygarlıkları kadının adet dönemi kanamasını kesilmesi sonucu oluşan pıhtılaşmayma insanın oluştuğunu sanırdı.

eğer bu inanç gerçek bilim ile uyuşsaydı; bizim postmodernist islamcılar asla değiştirme gayesinde olmayacaklardı mealleri.
bir ayakkabıya bakarım ben ayrı bir yorum ahmet ayrı bir yorum mehmet ayrı bir yorum getirir.
ama değişmeyen tek şey ayakkabının aynı olduğu.
burada kuranı kerim'i ise herkes farklı yorumlar herkes farklı açıdan bakar ve dile getirir.
aslında ifade edilen dile getirilen birebir anlamıyla aynıdır ama sunum şekli farklıdır.
ancak ayet'ler aynıdır.
bu mücadeleleriniz asla sonuç vermeyecektir ateist'ler asla islamın nurunu söndüremeyeceksiniz.
burada kuran sorgulanmamalı asıl sorgulanması gereken bu başlığı açanın insanmı insan değilmi sorunsalıdır.
Eğer gerizekalı değilsen, geçtim kadim Mısır gibi tıp alanında oldukça gelişmiş bir medeniyeti muhtemelen cilalı taş devrindeki insanların bile "cocuğun nasıl olduğunu bildiklerini " bilirsin.
Efendim eskiden insanlar kadınların kanı birikince cocuk oluyor sanıyormuş. He evladım he.
bu başlığı açanın insanlığını sorgulamak kimseye düşmez. ha insalık dışı bir yazı mı yazmış, hayır. böyle bir durum yok.

neyse dostlar konumuza gelelim.

ayetlerin aynı olması islam'a hiçbir şey katmıyor. aksine islamı bölüyor. Binlerce farklı yorum var islam üzerinde. Bu farklı yorumlar islam coğrafyanı kana buladı yüzyıllarca, hala daha kana bulamakta.

hal böyle iken; mehmet şöyle düşünüyor ben böyle düşünüyorum; olsun ayakkabı aynı ayakkabı denmeye devam ederse daha çok kan akar.
alak ın sülük anlamına da geldiği bilgisi ragıp el ısfahani nin müfredat adlı kuran kavramları sözlüğü eserinde mevcuttur. Sonradan bu anlamın verildiğini iddia edenler bu adamın yaşadığı dönemi araştırsınlar.
tabiki bu evrim @9 'da olduğu gibi inkar edilebilir.

Değerli dostlar; hiç olmadı ayetlerin indiği süreden; kur'an'ın kağıda dökülme süresine kadar olan süre içerisinde değişiklik yapılabileceği ihtimalini göz önüne getirin.
Dil konusunda temel bilgisi dahi olmayan insan tespitidir.

Aslında tespit nispeten doğrudur ancak değerlendirme ve sonuç olduğu gibi fiyaskodur.

Evet, mealler "kendi çağının" diline ve anlamına çevrilir. ama evrilmez.
Zira her çağ kelimelerini o çağa özgü anlamlarla yeniden yeniden günceller, kullanılmayan anlamlar kendiliğinden elenip gider.

örneğin

"karhane/kerhane" kelimesi,
yüzlerce yıldır bu coğrafyada "ticaret yapılan, kar elde edilen yer" olarak kullanıldı ancak şimdi biz buralara ticarethane/dükkan/ofis gibi şeyler diyoruz. Zira kelimeye eklenen başka anlamlar kelimenin asıl anlamının önüne geçti. Ve asıl anlam terkedildi zamanla.

Bir kaç örnek daha verecek olursak, "yosma" neşeli güzel kadın demektir ve belki yüzlerce yıl da böyle kullanılmıştır ama şimdi kalkıp toplum içinde sevgilinize yosma diyebilir misiniz? Ya da, değişimine bizzat şahit olduğumuz "sevişmek" fiili.. Bu fiil bir zamanlar insanların "biz birbirimizi seviyoruz" manasında kullandıkları işteş bir fiildi. Ama şu anda vuruşmanın başlangıcı olarak kabul edilmektedir.

Benzer bir şekilde, "pezevenk" de önderlik, liderlik eden ön ayak olan anlamında kullanılmaktaydı -ki hala bazı yerlerde kullanılır- ama bu coğrafyada bu anlamını kaybetti. ve biz şimdi bunu hakaret ederken kullanıyoruz.

Dilde evrilme de olabilir ama burada bahsedilen çok daha farklı birşeydir.

(bkz: daha zekice şeylerle gelin)
dostlar burda konu dildeki bir değişme değildir @14ün dediği gibi. Zaten bu başlığa yazdığım tam 3 entryde belirttim bunu.

ha inatla bu konu üzerinde durmak istiyorsanız olur tabi karşı çıkmam.

dikkat ediniz "alak" kelimesi zamanla "embriyo" ya dönüşmüyor. Böyle bir kullanım yok günümüzde. Bu yüzden bir pezevenge, sevişmeğe benzetemezsiniz bunu. yani tezi çürütmek için yazılan o satırlarca örnek aslında bizim konumuzla alakasız.

bahsedilen şudur dostlar; anlamadığınız için tekrar anlatıyorum ."alak" kelimesinin sülük anlamı üzerinde duruluyor. Bu anlam üzerinde uçuk kaçık mantıklar yürütülüyor ve embriyoya uklaşılıyor.

okuduğunu anlamayan bireyin zekadan bahsetmesi biraz şaşırttı biraz da tebessüm ettirdi.

(bkz: dil bilgisini sizden öğrenecek değiliz)
(bkz: swh)