Bundan 2 yıl önce iphone değil de, o zamanki en pahalı telefonu aldı 24 ay taksitle. 6 taksit sonra ayrıldılar. ağlaya ağlaya ödedi taksitleri. kızı da tanıyorum. o telefonun modası geçince kardeşine verdi. şu an da kızın annesi kullanıyor o telefonu. Bütün aileye yaradı o telefon ama ne fayda? parasını ödeyen kişiye hiçbir yararı olmadı.
Sonuç olarak (maddi duruma bakmazsızın) sevgiliye pahalı hediye almak, sizi ona bağlamaz. Hele ki erkeklerden geçinen bir sevgiliniz varsa, maddi zararın yanında bir de manevi yükü biner omzunuza.
vardır böyle kızlar. sürekli erkeği yemeye çalışırlar.
aşkım şu elbiseye bak ya.
şu ayakkabıyı doğum günümde hediye etseler keşke.
benim şu kızlardan kadar şansım yok. bak ne güzel telefon kullanıyorlar.
gibi acındırma taktiği ile erkeği vicdanından vurur. Erkek de saf ise Kanar buna. borç kesesinin ağzı açılır. Kız erkeği iliklerine kadar yiyince de "bundan bi bok çıkmaz daha" diyerek basar tekmeyi.
Bu türden erkek nadir bulunur ama kızlardan çokça mevcuttur piyasada. Bu da kadınların ne denli şeytan olduğunun ufak bir kanıtıdır.
bu olaya benzer bir olayı arkadaşım yaşamıştı.
Sevgilisine 36 ay taksitle tektaş yüzük almıştı. 6 ay sonra ayrıldılar ve kız evlendi çocuğu oldu, bizim ki hayla taksit ödüyordu. (bkz: mallık)
Gerizekalidir, kizin kendisini kullandigini anlamayan malin tekidir. Be durzu madem paranla kizi kendine daha cok asik etmek istiyorsun. O para bitince hatunda gitmeyecek mi ?
Az biraz delikanli olup etinizi budunuzu belli edin. Yoksa hatunlarin istekleri kesilmez.
Yoktur öyle erkek. Gerçekleşmemiş veya gerçekleşmesi mümkün olmayan şeyler üzerinden varsayımlar bile üretilemez. Varlığı ispat edilmemiş kişiye mal demek de başka bir aptallık örneğidir.
zihinsel olarak hastalığa düşmüş erkektir. bu hastalıkta er kişi mantıklı düşünme yeteneğini ve geleceği görme yeteneğini kaybeder. Sevdiği kişi için yaşar ve her zaman baktığı şeyleri farklı görmeye başlar. bunun bir ilizyon olduğunu fark etmez. Kendi için yaşamayı unutur. Sonra bu hastalık bir şekilde geçtiğinde derin uykusundan uyanır. Manevi olarak yaptıklarının acısını çektikten sonra maddi salaklıklarını düşünüp kendinden nefret eder. Bu zihinsel hastalığa aşk diyoruz.