dinleyecek insan da olsa, dinlemek için can atan, anlatmıyorum diye kızanlar da olsa anlatmam.
benim en iyi dostum, beni en iyi tanıyan insan yine benim.
Her gün doğan ve ölen kelebek gibidir yalnızlık. ne sonu vardır ne de sonsuzluğu. arafta bırakır insanı. umut ettirir. umut ettikce daha çok yalnızlaştırır.
Sozluge saracak insandir. Kotudur arkadaslar. Her ne kadar yalnizliga alismaya calissanda kotudur iki kelam edemeyecek birisinin olmamasi. Insanoglu mubabbete muhtac en nihayetinde..
Sosyal medyaya sarar. Belirli bi yalnızlık çektikten sonra sanal arkadaş edinerek kendini tatmin etmeye, yalnızlığından kurtulmaya başlar. Fakat bilmez internet olmadığında aslında kimsesiz olduğunu.
yıkımlara da uğrasa bir tecrübe kazanacakken yalnızlığın batağına batmış insandır. bu öyle kötü bir durumdur ki en büyük yıkımlardan daha kötüdür yaşamayan bilmez.
eger su an bunu okuyorsa, gelsin bana anlatsin. valla bak. hatta lutfen. su an benim de seni dinlemeye ihtiyacim var. ikimiz de kazanalim iste. birbirini hic tanimayan iki insan bir anlasma yapsin. sen gel bana derdini, mutlulugunu, hayallerini, umutsuzlugunu ya da neyin varsa, nasilsan, icinde neleri tutuyorsan anlat. ben dinleyeyim. bu entry de bir sure sonra kendini imha etsin. ama sen yine de gel. hadi bak.
edit: inanmayin lan inanmayin, bunlarin hepsi yalan soyluyor. kimsenin anlatacak seyi yokmus. ya da hepsinin konusacak kimsesi varmis. her halukarda: bekledim de geelmedin, hic mi beeni sevmedin?
aman neyse ki entry kendini imha edecek dedim. istedigim kadar cirkinlesebiliyorum. oh.