Sosyal devletin anlamını bilen solcudur, sosyal devletin aç bırak sonra doyur iyi sansınlar felsefesini barındırmadığını bilen solcudur, sosyal devlette birisinin devlet adına yaptığını kendi adına yapıyormuş gibi gösteremeyeceğini bilen solcudur, en mühimi sosyal devlette her hangi bir paylaşım varsa herkesin bundan eşit şekilde yararlanacağını bilen solcudur.
sosyalizmde herşey evrenseldir. ortaktır. eşittir. yıllardır eşitlikten adaletten bahseden sosyalistler kömürü de parayı da zaten herhangi bir amaç için * dagıtmamış, dagıtmışsa da herkesin eşit bir refah seviyesinde yaşaması için dagıtmıştır..
kirli emellere eger emek alet ediliyorsa buna tüm solcular karşı çıkacaktır. çıkmalıdır da zaten..
kömür dagıtılmasına karşı çıkan solcu, görüşünün arkasında duran solcudur.
oy kazanmak için yapılan faaliyetlere karşı çıkan zeki insandır. insanların kömüre ihtiyacı olabilir bunun içinde dağıtılabilir ama oy kazanmak için verildiği açık. haberlerde görüyoruz bazı insanlar çıkıp bizim ihtiyacımız var ihtiyacı olmayanlara verilio dior. ayrıca basının kömür dağıtan kamyonları takip ettiğinde kamyonların neden kaçtığı bunu kanıtlamakta.
ülkesini yöneten hükümetin oy toplamak icin insanlara dağıttığı kömürlere karşı çıkan insandır, solcu olması şart değildir. zira geçenlerde bir çiftçi sayın bakanımıza şöyle demiştir.
- bakanım sen bana kömür dağıtıyorsun, ben senden kömür istemiyorum. bana iş verin, aş verin bana.
insanları bir torba kömüre hatta bir lokma ekmeğe muhtaç bırakıp ardından bunları dağıtarak göz boyamaya çalışan bir partinin politikalarının farkında olan insandır. bu yapılanların sosyal devlet ilkesine uygun hareketler olduğunu iddia edenler bence dönüp de sene başından beri yapılan elektrik, doğalgaz zamlarına bi göz atsınlar. memurunun maaşını kendi belirleyen bir devlet sonra yine kendi belirlediği doğalgaz, elektrik ücretleriyle kendi memuruna bile uygun yaşam ortamını yaratamıyorsa sosyal devlet lafını ağzına bile almasın!
hayir!! "benim partim iktidara geldiğinde o paralari hortumlayacam, dağıttırmam garibana kömür olarak, beyaz eşya olarak" iç sesini bastirip sadece karşı gelen solcudur *
solcuların sağcıların her yaptığına kulp takmasıdır. akp ye kadar ülkenin ne halde olduğunu unutan solcudur. kendi tasvip ettiklerinin, neden olduğu ekonomik krizleri unutan solcudur. ülkeyi yönetenin bir solcu olması halinde, kat kat ızdıraba dönüşecek bir ekonomik kriz olacağını bilen ama, bunu düşünmeyi işine getiremeyen solcudur. iyilik yada oy her neyse, sonuçta fakire (sadece isteyenlere, istemeyene dayatma yoktur, *) yardım edilmesidir. devletin herkese para dağıtacağını ümit eden solcudur. çalışmayıp boş laklak la karalama kampanyalarıyla kendilerinin havadan gelen paralarla geçinebileceğini düşünen solcudur. bir fakire bugüne kadar bir lira yararı olmayan solcudur. bunun anlamını da bilmeyen solcudur. sadece sol olmak için olmuş bir solcudur. şimdiye kadar tutturabildikleri tek yalanlar, kömür, başörtü, laiklik, cumhuriyet elden gitti zırvalarıdır. hala bu aptal saçmalarıyla biyere gelebileceğini düşünen solculardır. ülkemizdeki herşeyi karalamanın adının, solcu ismine toplanmasına gayret gösteren solcudur. patinaj yapmayı seven solcudur.
chp zeytinburnu'nda kahve dağıtmaya başlamış... kömüre karşı çıkanların sesini şimdi duymak isteriz. kahve keyfidir; elzem değil. ayrıca sadece seçim öncesi dağıtmıştır.. ama bir başka garip nokta şudur ki 29 ocak 2009 da dağıtılan kahvelerin son kullanma tarihi 30 ocak 2009'dur. e acı macı içsinler artık. istanbul 40 yıl chp'nindir.
karşı çıkmak değil içine sindirememektir o kanımca. en temel ihtiyaçlardan biri olan ısınma ihtiyacının, 1 ton kömür almaktan aciz bırakılan! fakir halkın, sadece seçim zamanı akla gelmesinin verdiği vicdan sorunudur. herşeyin kömür vermekle bitmiyeceğinin farkında olmaktır. bir paket makarna için birbirini ezen insanların yaşadığı bir ülkede sadaka gibi kömür dağıtılmasının bir göz boyamacadan ibaret olduğunun bilincinde olmaktır. kömür dağıtmak yerine insanların kendi kazançları ile kömürler, makarnalar alabilecekleri zeminlerin hazırlanmadığını görebilmektir.**
o değil de 'türkiye nin elindeki para belli, gideri belli, şusu belli' diyenlere hastayım. sanki hepsi devlette ne gelip gittiğini bilen her seyden haberdar insanlar.
kömür dağıtıcısı akp nin, kendi yandaşlarına yedirdigi parayı hesaplayalım o zaman. bunu hesaplamadan önce imf nasıl calısır bunu gözden gecirelim.
ne der imf? ''sen piyasaya mudahale etme. sana para vericez, bunu yandaslarına yedirip kendine zengin takımı olustur. bu parayı bana öde daha sonra. bunu öderken de zengine fazla vergi koyma, bu yaptıgın piyasaya mudahele olur, alt tabakaya yukle bunu, onlardan topla vergileri''.
evet kardesim, akp nin o muhtesem halkcı politikaları imf in bu soyledikleriyle yönlendirilir. üstüne defalarca vergi bindirdigi halka daha sonra kömür dagıtır. zengineyse 3 gıdım vergiyi anca koyar. vergi koydugu an imf bogazına yapısır, piyasaya mudahale ediyosun para vermem oyun duser der. chp de, imf in kulu kopegidir. akp nin bir iki adım gerisindedir sadece.
bu arada final sorusu: chp neden sol parti degildir? (cunku chp nin sol parti olmadıgını soyleyenlerin chp nin neden sol parti olmadıgını bilmediklerini cok iyi biliyorum).
aa pardon. ulkenin geliri belli gideri belli diyenler icin hesap yapıcaktık. yakında imf den 10-20 milyar dolar civarlarında para gelecek. bu paraya orta ve alt tabakalar görmeyecek bile. ama borcunu ödeyecekler. zenginler de zengin olacak.
yaşasın halkın yanındaki akp. durmak yok yola devam.
sakarya edebiyatı yaparak vatan satmak icraatının karsısındaki solcudur. kömürden ziyade, kömürü dağıttıran ekonomik modeli begenmez. bazı cok bilmis halkcı beyefendiler de, bunlar halka kömür dagıtılmasına karsı deyip, kendi oylarını arttırırlar.
sadaka kültürünün feodaliteden geldiğini ve ideolojik amacının sadakaya ihtiyaç duymayan bireylerden oluşan bir toplum yaratmak olduğunu bilen solcudur. Peki bu toplum yaratılıncaya kadar çoluk-çocuk donsun mu? Tabii ki hayır. "Kömür dağıtımı parti politikası değil, geçici bir çözüm olarak görülmelidir" diye düşünmelidir bu solcu. Soğuktan titreyerek ölmenin sağı solu yoktur.
muhtemelen solculuk namına bir kere dahi açlıktan kıvranan birkaç milyon türdeşini aklına getirmekten imtina eden; ayrı ayrı kapitalist prototip olan apartuman dairelerinden birinde ikamet edip, ayda bir kapıcı aidatını veren, yaşamını mutlu mesut sürdüren AB grubu türk vatandaşıdır. dağıtmayı değil de paylaşmayı düstur edinmişken, ilk elde kendinden başlamasını salık verdiğimzide bu harekete ne de şirretçe karşı çıkar, sefil ömründe sahip olabileceği birkaç kıytırık eşyasını kimseciklere kaptırmamak üzere nasıl da en azılı kapitalistten daha gözü dönmüşcesine savaşır. yapılagelen üçkağıtları, midesizce yandaş kazanma çabalarını gayet yerinde ayıplarken, bir de dönüp aynada "ya ben neyim" diye samimi şekilde sorabilse? soramaz. hepimiz rahat koltuklarımızda, sıcak odalarımızda, televizyonlarımızın karşısında en ateşli solcular olmaya devam edelim.
tanım olması gereken ilk entry ne?
"...... sözde solcu hazımsızların yapmaya çalıştığı saçmalıktır."
e bebişim, tamam kopmuş gelmişsin partinin gençlik kollarından ama daha şuncacık şeyi tanımlamaktan acizsin sen! bu kafa karışıklığını görüp de nasıl sözüne inanayım, yolundan gideyim ben senin? parti içi eğitimlerde bu konuya da eğilinsin, aha seçim kapıda.. allahıma vermem oyumu haa!
vatandasın parasıyla kendi yandaslarınızdan kömür alıyorsunuz. kömürcü gubidikleri zengin ediyorsunuz. onu halka dagıtıyorsunuz. sonra garibanın oyunu alıyorsunuz. sonra götünden kan alıyorsunuz. iyi bir çember. bir kere adam olsanız kömüre muhtaç etmezsiniz kimseyi. tanıma gelinecek olursa.
ya solculugunu bir kenara bırakın cigerlerini seven, sağlıgını düşünen insandır kömür dağıtılmasına karsı cıkan solcu. onu bile beceremiyorsunuz. daha cok kazanadırmak için kömürcü ince bıyıklılara, ucuzundan alıyorsunuz bol arseniklisinden. sol sol sol baska bir sey çıkmaz oldu agzınızdan. solcumu kaldı memlekette hangi sol. kömür mevzunda oldugu gibi milleti yine kandırdınız.
sadece seçim zamanı kömür dağıtılmamaktadır. ayrtıca türkiye de 365 gün kömür yakma havası olmamaktadır. yanılmıyorsam yılda iki kere dağıtılan kömürler ihtiyaç sahiplerinin evlerini ısıtmaktadır. sıcacık evinden dışarı çıkmayan anlamaz onları. chp tek başına iktidar olsa, belediyelerin pek çoğunu elinde bulundursa ne yapacak kömür alamayan aileler için? kimse bana "maaş bağlanacak, onlar kömüre muhtaç olmayacak" cart curt hikayeler okumasın. türkiye'nin geliri gideri her şeyi belli. hükümette elinde geldiğince dar gelirli vatandaşların ihtiyacını karşılamaya çalışıyor. chp'nin iktidar olup belediyelerin de büyük bölümünü aldığı zaman yapacağı tek şey halka kömür dağıtmak olmaz belki ama çok büyük ihtimalle kömür karnesi dağıtıp, saatlerce sıra beklettikten sonra halka fahiş fiyattan kömür satmak olacaktır.
ülkedeki ekonominin lokomotifi niteliğindeki kuruluşları bilerek zarar ettirip daha sonrada özelleştiren, işsizliğin her geçen gün artmasına sebep olan, iktidara geldikten sonra ''islami burjuva'' sınıfını yaratmış olan bir iktidarın faaliyetleridir kömür dağıtma işi. halkı bilerek yoksullaştırıp sonrada o yoksulluktan rant elde etme politikasıdır.sosyal devlet safsataları altında bunu yapıyormuş ama tam bir sosyal devlet örneği sergileyen (elektrik ve suyu maliyet fiyatına halka veren, sağlık ve ulaşımı ücretsiz denecek kadar ucuzlatan ve buna rağmen zarar etmeyen belediyeler) bazı belediyeleride soruşturma kapsamına alan bir iktidarın marifetidir kömür dağıtma işi. kabinedeki bakanları artık yaptıkları yolsuzlukların hesabını verme gereği bile duymayacak kadar arsızlaşan bir iktidardır o. hane halkını işsiz bırakıp sadakaya muhtaç eden bir anlayış var maalesef, halkıda kendileri gibi onursuzlaştırma politikasıdır. şu meşhur islami burjuva her geçen gün lüx villa sayısını nasıl artırıyor acaba ? her geçen gün kömür almaya parası kalmayan insanların çoğalmasıyla bir ilişkisi, bağlantısı olabilirmi acaba ! birileri hep zenginlerken birileri neden hep fakirleşiyor acaba bi bağlantı olabilir mi !!!