bugün

küçük çocukların kollarını emerek ya da ısırarak,kollarında beliren kırmızı yuvarlak bölüme saatin sayılarını çizerek saat yaptıkları eğlence.
her zaman "eti kemik gecen" saatleri olusturan eylem**
(bkz: deli cevat)
bundan baska yetişkinlerin biribirlerinin çeşitli uzuvlarına özellikle boyunlarına yaptıkları saatler vardır ki pek tırsılır bunlardan, sevişildiğinin kanıtı olacaktır, fondotenle macun çekilerek bir nebze durum toparlanabilir..
(bkz: biraz bilimsel olun yaw) *
küçük çocukların ve bizimde zamanında yaptığımız fakat kolu emerek değil ısırarak yaptığımız diş izleriyle bezeli doğal bir saat türü.
(fazla ısırıldığında kolun morarması kaçınılmazdır. tek başına denenmesi tehlikelidir.)
bazen "anaa fantazi yapmıış" nidalarına debep olabilir *
(bkz: duvarı emerek duvar saati yapmak)
ancak bunu yapmadığımız,yapmaya gerek duymadığımız vakit geçen zamanı gösteren saattir.*
Bir çocukluk klasiğidir. o yaşlarda alınabilecek en kaliteli saat ; dişlerle yapılma , her daim aynı saati gösteren , ne pilli ne de güneş enerjili , dünyanın en uyduruk ısırık saatidir. bu saati koluna takan cocuk , mutludur. yaptığı o salakça saat , kendisini öyle cok mutlu etmiştir ki , koluna birisi rolex saat taksa o denyoluğun verdiği mutluluk ve hazzı veremez. saatine bakar bakar güler küçük denyo ama mutlu bir denyodur. rolex ne lan? en kralı ısırık saatidir.
bu hareketi yapmadan önce birinin saatini sormak gereklidir. sorudan ve ısırıktan sonra (bkz: eti kemik geçiyor) denilmelidir.
(bkz: hayali saat)
universite memleketleri otogarlarinin huzunlu ayrilislarda sevgiliye birakilacak en anlamlı kızariklik ve hatta morluktur. hiç gecmesindir, hep mor kalsindir. *

(bkz: mevzuyu dramatize etmek)
(bkz: ısırıktan domates bahçesi yapmak)
şimdiye kadar yaşamadığınız şeyleri yaşadığınız biri tarafından, sevgi göstergesi olarak yapılabilen, acıdan ziyade tahrik hissi uyandıran eylem.
'ne sirin seysin sen öyle, gel azcık seveyim seni, bizim kızımız olsana sen' gibi cocuga sempatik geldiğini sanan cümleler kurduktan sonra hem kel hem fodul amcanın agzında kalan tüm dişleri, yaklasık 10 cm olan kızanın koluna 'var gücüyle sokarmıs gibi yaparak' *** bıraktığı iz.
çocuğun babasına bir mesajıdır bu...baba bana saat al diyemeyen utangaç çocuk,vucuduna simgeler çizme çözümünü bulmuştur...sahip olma içgüsünün dışa vurumları olsa gerek...
dişleri keskin birisi tarafından yapıldıgında saatin ömür boyu kalıcıgını saglamasıdır .
şekli bozuk bir diş yapısına sahip olunduğu takdirde ister istemez saat saat olmaktan çıkıp ilginç bir şekle dönüşecektir.
emmeyi fantezi ile karıstırılırsa; her yere saat yapmaya kalkılacaktır.

- askım eline saat yapıyım mı?
+ iyi yap.
- askım koluna saat yapıyım mı?
+ iyice cıvıttın heee saatı yapıp ne olcak.?nasıl olsa 10 dakka da gidicek
- olsun cok seviyom
+ neyse yap
- hosuna gitcegini biliyodum. o zaman goyuslerine yapım mı??
+ (bkz: bi siktir git)
bir de bunun gazoz kapagini bilege bastirarak yapilan modeli vardir.
evet, çocukluğun bazen en güzel, bazen ise en sinir bozucu hareketidir bu. ama her daim özlenendir. bazen kardeşle yapılır, bazen ise arkadaşla. işi bilmeyen bir arkadaşa yapıldığında ise, muhtemelen şaşkınlık yaratacaktır bu iş kendisinde.

+saat yapim mi sana?
- ne saati la? saatim var benim. dayımla aldık geçen.
+oğlum öyle değil, ben kendim yapacam.
-nası yapacan yap bakayım.
+getir kolunu.

çocuk, kolunun ısırdığını görecek fakat gıkını da çıkaramayaktır pek. şaşkındır çünkü. "ne yapıyor lan bu" der. biraz da acımıştır kolu. ama varolan şaşkınlık duygusu, bunu da bastıracaktır. çocuk kolu ısırdıktan sonra, bulaşan tükürüğü de alelacele silmeyi ihmal etmez tabi. bu aceleyle silme eylemi aklıma geldikçe gülerim bak. sanki o tükürüğü, kolunu ısırdığı çocuk görmüyormuş gibi.

neyse, bir süre sonra diş izleri daha da belirginleşir tabi. acısı ve şaşkınlığı geçtiği için, çocuğun yüksek ihtimalle hoşuna gidecektir bu iz. ama yazımın başında da belirttiğim gibi, pek hoşlanılmayan bir arkadaş bu hareketi yaptığında, gerçekten de sinir bozucudur.

hey gidi günler...
(bkz: çocukluk özlemi)

evet evet çocukluğumuzu hatırlatır bize

-saat yapim mi?
+tamam ama fazla acıtma.
-tamam..

kolum hep acırdı aslında ama ağlamazdık hiç.

o zamanlar bir diş izi bizi mutlu edebilirdi..
Boynu emerek saat yapmaktan daha iyi olan durumdur.