Talamusa ugramadan direkt olarak cortexe giden tek duyumuzdur. Limbik sistemle baglantili oldugu icin duygulanima da neden olur. Bi koku duyunca aniden huzunlenmemiz ya da bir seyleri hatirlamamiz bu yuzdendir.
en iyi geçmişi hatırlama organı, her şeyin kokusu vardır ve bu çok önemli bi yer kaplar hayatımızda, sevgilimle önemli bi günümüzde sıktığı bi parfümü 10 ay sonra sıksa, aha derim bu o gün, o günün kokusu bu, eski evimize gitsek belki görmeden bilirim hala aynı kokuyorsa, bazen de bir koku gelir burnunuza, çok eskilerden tanıdık bi kokudur, mutlu olursunuz falan...
tam hatırlamıyorum ama sanırım 10, 12 yaşlarındaydım. bir akrabamıza ailecek ziyarete gitmiştik.
yaşına girmemiş bir bebek vardı eve kundaktaydı.
annem kucağına aldı bende bebeği öpmek için yanaştım tam öpecekken annem bebekler öpülmez koklanır dedi bende kokladım. o zamandan sonra bebek kokusundan daha güzel bir kokuyla karşılaşmadım.
Bilincimin düşmanı. Ne alaka lan diyenlere.
Herşeyi ve herkesi unutuyorum ama öyle bir anda bi koku geliyor ki burnuma hayatımda ilk nerde kokladım aklıma geliyor. Koku hafızası denen şey , ilginç bir şey.
Şu sıralar bitirmeye yaklaştığım Patrick Süskind romanı. Uzun süredir ana karakteri kötü olan bir kitap okumayınca hafiften fenalık geçirecek gibi oldum tabii.
Yegenimin kisa kotunu aldim ozleyince kokluyorum annem gidip yikamis:d dedim sen ne yaptin diyor bok kokuyordu dedim ne boku bebek kokuyordu annem kokladi dedi hala gecmemis:d :d.
patrick süskind'in orijinal adı das parfüme olan müthiş kitabı. filmi de en az kitabı kadar güzel. normalde kitaptan uyarlanan filmler kötü oluyor ama "koku" istisna.
insanın kendi kokusu çekici gelir hep. başkalarının yanına bile yanaşmayacağımız yerlerini kokusunu buram buram çekeriz bedenimizde. mesela taşak kokum beni mest eder. şimdi kimse demesin ki o sana özgü kardeş biz hiç yapmadık. demez demez ... gençler taşşaklarınızı koklayın münkünse koklatın kimse mahrum kalmasın
benim o insan, takıntım var. her şeyi, tüm ayrıntısına kadar unutabilirim fakat kokusunu duyduysam sıçtım. bu insanda da geçerli başka şeylerde de. sevgili ya da arkadaş da fark etmiyor. sevdiğim kişinin kokusunu aldıysam bitti o iş aga, öldük yani. yok, böyle bir şey olamaz. alsın beni tenine hapsetsin.
ayrıca size gelecek olursak kızlar, öncelikle bir kısmınızdan gerçekten bıktım. neden mi? çünkü ağzınız kokuyor amk. ne pislik şeylersiniz ya! susayım dedim de yok yani, yeter ulan! kız Halimle ben sizden utanıyorum boklular. kaşını bile kurşun kalemle boyamışsın, yüzünü teninden bi ton koyu fondötenle kaplamışsın, ama ağzın be güzelim? tenin? ulan kokuyorsunuz of. yetti be yetti. ya bakın beyler, az siz de burnunuzu açın gözünüzü seveyim ya, yani güzel kızların yanına gidip bi temas edin, bi koklayın amk! ağzının teninin kokusuna bakmadan erkek düşürmeye çalışmaz mı bir de bu pasaklılar.. ay bayılma geldi vallama billama.. bi de geliyolar bana "naber kankaaa" diyolar, ay git bi ağzını bi şey yap, bi güzel kok ya. her boku biliyorsun, sağlık sorunun varsa da git baktır amk çıldırtıyorsunuz iyice. beyler siz de güzel kokun zıçmıyim bacaanıza.
hadi bakalım.
güzel kokan herkesi boynu ve omzu arasında kalan yerden öpüyorum.