Okumayı öğrendiğimden beri sürekli ne var ne yok okurdum. Akraba konu komşu kitaplıklarını bitirirdim. En sikko kitapları bile bir genç kızın gizli defteri mesela. 3. Sınıftaydım yamulmuyorsam. Kaşağı vardı Ömer Seyfettin’in. Okul kitaplığından almıştım. Başladım okumaya hem okuyorum hem ağlıyorum. Ulan nasıl etki bıraktıysa yazarken bile duygulandım. O başkahramanın kardeşinin ölümü kuş palazı diye bir hastalığa yakalanmıştı. Kardeşim yoktu o zamanlar ama ben olmayan kardeşimin ölümünü düşünüp ağlaya ağlaya kendimi helak etmiştim.