7 kitap yayınlamış birisi olarak; kitabı yazıp bitirmek ayrı bir stres kaynağı zaten ama yayınevi süreci daha da karmaşık. yayınlayacak yer doğru yer mi, kusursuz çıkartır mı, istediğim gibi olur mu her şey derken ömrünüzün yarısı gitmiş oluyor zaten. bunun bir de mali ve manevi boyutu var. yıpranma payını da güzelce eklersek üzerine yeterince sancı çekmiş oluyoruz... bir de insanların alıp okuması ve yorumlaması var tabi...
yeterince okura ulaşsanız bile kitabın okunduğunu görmek çekilen bütün çileye değiyor...
Evet maalesef kitap yayınlamak ciddi bir para gerektiriyor, işin en kötü kısmı bu, edebiyatın gelişimi açısından bir darbe... para talep etmeden kitap yayınlayan yayınevi neredeyse kalmadı diyebilirim, ben de kitaplarımı yayınlarken ücret ödedim, memnun muyum evet memnunum ama yine de insan kendini kötü hissediyor, yani bu işler her para verenin kitap yayınlayabildiiği bir durum olmamalı.
5-10 bin takipçisi olan o kadar kolay kitap çıkartamıyor, mesela büşra küçük Kötü Çocuk isimli çok satan kitabını çıkarmadan önce watpett'de 100 milyon tıklamayı geçmişti.
Ama ülkede okur sayısından daha çok yazar var o da ayrı tabi
Twitter veya whatpett (umarım doğru yazdım) de 5-10 bin takipçiye ulaşan herkesin yaptığı eylemdir. Şu an güncel ve popüler olan yerli yazarlarımızın çoğunun konusu benzerdir. Yok kötü çocuklar, karanlık sırlar, düşman okullar vs. Liseli ve ateşli gençlerimizin ellerinde gezmektedir.
Ancak bu kitapların okunmasına önceden olumsuz gözle bakmama rağmen artık bakmıyorum çünkü şuanda bu bizim önemsiz olarak gördüğümüz kitabı okuyan gençlik bir süre sonra kitap okuma alışkanlığı kazanmış olacağından artık sabahattin ali, Ahmet Hamdi Tanpınar, dostoyevski, Zweig, Tolstoy ve daha ismini sayamadığım birçok önemli yazarı okuyacak. Ama bir yerlerden sevip başlaması lazımdı tabi.
arkadaşlar çok sık sorulduğu için yazıyorum, kitap yayınlamak para kazandıran bir durum değil çoğu zaman, yani yatıracağınız parayı büyük ihtimalle satışlardan çıkartamayacaksınız.
Arkadaşlar başlık "kitap yayınlamak" ve anlattığım şeyler kitap yayınlamak isteyenler için oldukça faydalı, bakın soranlar da var, telif soran var, sözleşme soran var,
türkçe dersi verme girişiminizin de nasıl hüsranla sonuçlandığını gördük, artık uzatmayalım değil mi? Türkçe dersi vermeye çalışan kişinin öncelikle dersini vermeye çalıştığı şeyi iyi öğrenmesi gerekir.
Parantez ile ilgili bilgilerin fena halde hatalı. ama artık uzatmak istemiyorum.
"Kardeşim"den sonraki virgül koymama hatana hiç değinmemişsin bile, buradan da kabul ettiğini anladık.
Türkçe dersi vermeye çalıştığın bir yazıdaki cümlenin sonuna noktalama işareti koymamanı öylece bırakmanı da hala açıklamadın, tabi bir açıklaması varsa.
aslında var, bizim en baştan yaptığımız açıklama, yani forumda yazıyor olmanın dikkatsizliği.
Bu arada ki bağlacını paranteze almanı da anlattım, ona da değinmemişsin...
uzun lafın kısası iyisin hoşsun, Türkçeyi koruma çaban güzel takdire şayan ama bir yere kadar hocam, senin de haddini bilmen gerekiyor, güzellikle anlatsan eyvallah deriz de kimsenin burada artisliği ukalalığı kaldıracak hali yok, üstelik bir de ukalalık yaptığı konuyu bilmeyen birinin ukalalığını
biz okuyuculara kitap yayımlaması hakkında içerik danışmanlığı yapmaktansa bu sözlük yardımıyla nasıl kendimi kanıtlarım çabalarına girilmese daha iyi olurdu. onun için zaten bir başlık var (bkz: yazım kuralları) kim daima dikkat ediyor ki yazım kurallarını aramızda hepimiz gözden kaçıra biliyoruz kırmadan bunu dile getire bilir uyarmalıyız da. ve para konusuna gelince.;
kardeşim reklam ver televizyon, radyo ve dergiler bu iş için en ideal ortamı sunuyor. malumunuz para kazanacaksınız , para kazanmak için bir yatırım şart.
tutar veya tutmaz o yazarın marifetli parmaklarında artık .
sanırım tartışılan parantezin içine noktalama koyulup koyulmaması değil, parantezdeki cümlenin nokta ile bitirilmesi ya da başka bir noktalama işareti ile bitirilmesi.
Paranteze alınan bir kelimeyse elbette noktalamaya gerek yok, bla bla bla da muhakkak ki noktalama lüzumsuz ama paranteze alınan bir cümleyse öyle başı boş bırakılmaz ve mutlaka bir noktalama işareti ile bitirilir.
bu arada kitap yayınlamak isteyenler için telif oranlarından bahsetmişsiniz, bunların ara opsiyonu var mı? yani daha düşük telif alıp daha düşük bir para vermek mümkün mü?
yayınlanır canım neden olmasın, parayla da olur parasız da olur, insanların tercihine kalmış, matbaa hizmeti gibi bir şey sanırım, kitabın her türlüsü makbul bence ister parayla yayınlanmış olsun isterse ücretsiz yayın yapılsın.
doğrusu: kardeş, tartışmayı uzatmak istemiyorum. Okurken bile yarım nefes bekliyorsun, değil mi? Peki yazarken niçin virgül koymuyorsun, yani bizim kardeş tartışmalarımız var da sen o ikiz, kardeş tartışmaları mı uzatmak istemiyorsun yoksa kardeş diye bana mı sesleniyorsun?
(ki aynı zamanda ingilizce'yi, tarihi, matematiği de bilmiyorlar)
yukarıdaki senin cümlen, parantez içinde yazılan cümlelerin tamamı ama tamamı mutlaka bir noktalama işareti ile bitirilir. ilaveten parantez içine aldığın cümle mantık olarak da yanlış, normalde bu cümleyi paranteze alman gerekmez. ki bağlacını kullanmışsın madem, cümleyi yazarsın "bilmiyorlar" dan sonra da virgül koyar ve diğer kısma devam edersin, eğer paranteze alacaksan da ki bağlacını kullanmadan alırsın. yani (aynı zamanda. ... bilmiyorlar) diyerek
gördüğün gibi senin de bir hayli hatan var.
Eh bir büyüklük gösterip özür dilersin artık.
Konuyu bağlamından koparmadım, sen kitap yazan birini eleştirmiyorsun. Parayla kitap yayınlayan birini eleştiriyorsun. Mesel tam da bu. Dolayısıyla fenerbahçe örneği doğru. Kitap yazan diye eleştirebilirsin, ama kitabı yazdıktan sonra para ile bastırmak veya parasız bastırmanın türkçe ile dil bilgisi ile bağlamı ne?
Burası sözlük değil, forum. Uludağ Sözlük yazması buranın sözlük olduğunu göstermez, sol taraf bak, "Cumaya gidin iki rekat namaz kılın ulan" diye başlık var, sen klasik anlamda bir sözlükte böyle bir başlık görebilir misin?
Sözlüğün kelime anlamını bir sözlüğe bak öğren. Ondan sonra konuş.
Forumda bile yazmanın kuralları var demişsin evet var tabi, ben de diyorum ki sen o kurallara uymuyorsun, cümleni nokta ile bitirmiyorsun. Eee daha ne öyleyse? Dinime küfreden bari müslüman olsa. Bak yukarıda da virgül hatanı yazdım.
Bu durumda imalı olarak bana söylediğin gibi ben de senin ne kadar cahil, ne kadar dikkatsiz, ne kadar türkçe katili olduğundan falan mı bahsedeyim. Çok genel yorum yapıyorsun, insanlar sokağa çıkarken çıplak çıkmaz kıyafet giyer diyerek bir genelleştirme yapıp sonra her ortamın kıyafetinin aynı olduğunu söyleyebilir miyiz?
düğüne giderken ayrı giyinirsin, spora giderken ayrı, plaja giderken ayrı...
forumda ayrı yazarsın, resmi işlemde ayrı, facebook'ta ayrı, romanda ayrı.
sen ciddi bir yazı yazıyor olsaydın, kitap yazıyor olsaydın ya da öğrencilerine sınav kağıdı hazırlıyor olsaydın, cümlenin sonundaki noktayı unutur muydun? unutmazdın tabi, ama forumun rahatlığı ile dikkat etmedin, işte tam da bunu söylüyoruz, yani sen de dikkat etmiyorsun, eee öyleyse niye başkasını darlıyorsun.
ağabey olduğunu ben de biliyorum.
Bunun dışında söylediklerinde epeyce doğru şey de var tabi, lakin bu eleştiriyi biraz daha yumuşak bir üslupla yapsan daha hoş olurdu. Bir de kendinin hatasız olduğunu düşünmeden yapsan...
parayla kitap yayımlatmakla parayı verip şarkıcı olmak arasında fark görmüyorum. para kazanmak amaçlı, satma amaçlı kitap yazmak yüzünden o edebi eserler artık çıkmıyor. kitabı yayımlatmak için yayınevlerini gezersin onların eleştirilerini fikirlerini de dinlersin ki bu kitabı daha iyi yazmasını sağlar insanın. bununla da uğraşamam derse insan bir blog açıp orada yazarsın bunu her yerde paylaşırsın yine geliştirirsin kendini. fakat parasını veririm kitabımı bastırırım ve para da kazanırım mantığı olan bir kitap okumaya değer olmaz pek. yazdığı kitapla bütünleşmeli insan ve düşlerin, hikayeyi anlatmak için yazmalı para için değil.