bugün

"Sana dünyâları değil, kendi dünyâsını sunan adamı iste. Çünkü sen ona dünyâları vereceksin."

Remember Me.
"Ama kitapları harika yapan şey de bu," dedim başımı iki yana sallayarak. "Böylece sen de okuduklarına kendini katıyorsun." -Elveda Haziran, Sarah Jio
Bir erkeğin kalbi fesat, habis bir şeydir, Meryem. Bir ananın rahmine hiç benzemez. Kanamaz, sana yer açmak için genişlemez.

Khaled Hosseini / Bin Muhteşem Güneş
"dunya kirk sekiz saat yas tuttu. ardindan olay her seyi bayagilastirmanin o evrensel degirmeninde unutulup gitti."

amin maalouf - beatrice'ten sonra birinci yuzyil.
"Bazı kayıplarımız, bizden başka şeyler de götürür. Terk edilince umudun bir kısmı da yiter mesela."

korkma ben varım
"Elma kokusunu oldum olası severim. Çünkü babam kendini elmaların kışın depolandığı kilerde öldürmüştü kendini."
Babam öldüğünde ağlamadım. Syf 1. Girizgah.
"Yaşıyoruz. Belki artık yokuş aşağı. Sahip olduklarımızı, en başta da o baş döndürücü, o hoş yüksekliği kaybederek. Ama yaşıyoruz."

Bizim Büyük Çaresizliğimiz - Barış Bıçakçı
"-peki sizce o hayatın özü nedir?

-bunu da bilmiyorum prens; bildiğim bir şey varsa, hayatın herhalde korkunç denecek kadar basit bir şey olduğudur. En alışılagelmiş, en çok göze batan ve her gün, üstelik her dakika karşılaştığımız bir şey. O kadar basittir ki, bu derece basit oluşuna bir türlü inanamıyoruz, üstelik belki onu hiç görmeden, fark etmeden binlerce yıldır yanından geçip gidiyoruz."
Kitap alıntılarını sevmiyorum. Okuduğun kitaptan ne anladığını anlat, çok daha iyi.
"Benim suçum bu, diye ağlıyordu ki haklıydı da, kimse bunu inkar edemezdi ama doğru olan ve genç kızı teselli edebilecek bir şey vardı ki o da şuydu; Her hareketimizden önce bütün sonuçlarını tahmin etmeye çalışsak, bunları ciddi olarak düşünsek, önce kesin sonuçları, sonra olası sonuçları,sonra rastlantısal sonuçları, daha sonra da hayali sonuçları düşünmeye kalksak, kımıldayamayız bile, tek bir adım atamayız."

Dün şu cümleleri okurken derin bir nefes aldım nedensizce, pişmanlığın ve geçmişte yaşanan şeyler için bu kadar acı çekmek manasız. Birinin bunu her seferinde hatırlatması lazım.

Edit: "körlük" kitabından alıntı.
"bu ömür boyu sahip olduğum altıyüzkırk birinci balık. tanrı’nın yarattığı başka bir canlıya bakmayı ve sevmeyi öğrenmem için ailem yıllar önce ilk balığımı almıştı. sahip olduğum altıyüzkırk balıktan sonra öğrendiğim tek şey, insanın sevdiği her şeyin bir gün öleceği oldu. o özel kişiyle karşılaştığını sandığın ilk anda, onun bir gün gideceğine emin olabilirsin."
“insan yüreği bir sarkaç gibidir işte böyle. istediği noktaya ulaştığı anda tüm hızıyla tam tersi tarafa kaymaya başlar.”
Alper Canıgüz
(bkz: Oğullar ve Rencide Ruhlar)
Ümit Yaşar Oğuzcan.
görsel
"Hatıraların da onları hatırlatan eşyalar gibi eskidiğini gördü, bir ömrü vardı ikisinin de. Son parfüm şişesi çöpe atıldığında, son çizme bir fakir alsın diye kapı önüne çıkarıldığında, son etek kalçalarından tırmanamayacak kadar dar gelmeye başladığında babasını unutacağından korkttu."

(bkz: Bangır bangır ferdi çalıyor evde)
Tağrık Buğra- osmancık.

"Kadir bilmek, kıymet bilmek; bağlılığın, saygının, güvenin karşılığını vermek, değerli olmanın, sayılmanın, güvenilmenin ilk şartıdır..."
''Bütün dini ve felsefi sistemler temelde bu sonuca yöneltilmişlerdir ve bu yüzden de her şeyden önce düşünen aklın kendi kaynaklarıyla ürettiği ölümün kesinliğine karşı bir panzehirdirler. Yine de bu amaca ulaşma dereceleri birbirinden bir hayli farklıdır ve tek bir din veya felsefe kesinlikle bir insanın ölümü soğukkanlılıkla karşılamasına diğerlerinin yapacağından çok daha fazla yardımcı olabilir.''

Arthur schopenhauer/ ölüm ve içsel doğamızın yok edilemezliği ile ilişkisi.
"Kendimi bir nehrin, kuvvetli bir akıntısına bırakmış gibiyim..."

(bkz: Bir Kadın Düşmanı)

"Hayatımın en güzel anıymış, bilmiyordum... "

(bkz: Masumiyet Müzesi)

"Her gün ölüyordu yavaşça, usulca..."

(bkz: Eylül)
bay balzac'ın tüylerimi ürperten öyküsünden ufak bir kısım. Eski, terkedilmiş bir köşkü anlatıyor uzunca betimlemelerle, ardından şu cümleler geliyor:

--spoiler--
nasıl bir ateş dağlamıştır burasını? hangi mahkeme bu ocağın köküne kibrit suyu ekilmesini hükme bağlamıştır? tanrı'ya küfür mü edilmiştir burada? fransa'ya ihanet mi edilmiştir?
--spoiler--
Nehrin kıyısında sabırla beklersen, tüm düşmanlarının cesetlerinin yüzdüğünü görürsün.

(bkz: korkma ben varım)
Fertility hafiflemiş gibi görünüyor.
Ortadan kayboluyormuş gibi görünüyor.
Silinmiş gibi duruyor.
“Endişelenecek bir şey yok,
” diyor Fertility. “Bu sadece makyajsız halim."
onların sevgileri bile sahte kalplerinde maske var tıpkı yüzlerinde olduğu gibi. sen güzelsin yada yakışıklısın diye seviyor seni kendi egosunu tatmin etmek için sadece seni sevmesi bile kendi çıkarına bunu unutma.
Herkes kendine bakmalı.Herkes kendi varlığını sever.Aziz varlığımızı koruyalım,Aziz aklımızı koruyalım.Bizi biz olduğumuz için sevmezler;sağlam olalım.(Oğuz Atay-Tehlikeli oyunlar)
“-Beni unutacak mısınız?
  -Evet, sizi unutacağım.
  -Beni unuttuğunuzdan nasıl bu kadar emin olacaksınız?
  -Başka bir kadını hatırladığımda emin olacağım.
  -Fakat hatırladığınız yine ben olacağım; daha fazlasına ihtiyacım var.
  -Kendimi artık hatırlamadığımda daha fazlasına sahip olacaksınız.”

(bkz: maurice blanchot)
"Bir ulusun eğitimi, her şeyden önce onun sokaktaki davranışından belli olur. Çünkü yollarda kaba kuvvet varsa evlerde de var demektir."
Edmondo De Amicis - Çocuk Kalbi
Bu ülkede o kadar çok kutsal vardı ki, insanı insan yapan o sıradan değerlere pek yer kalmıyordu. O zaman da hayat hakikatini kaybediyordu. Ama gel de bunu anlat...

Ahmet Ümit- sultanı öldürmek