ilk bölümümden beri gördükçe midemi bulandıran, ucuz patron sekreter ilişkisini gösteren, ofis ortamlarında iş ahlakı bırakmayan ve türk televizyonlarında ergen kızları büyüleyen berbat bir dizidir.
Youtube da 2-3 videosuna rastladigim dizi. Muhtemelen basroldeki kizla kara cocugun sirkette birbirleriyle oynasip cilvelesmelerini anlatan konusu olmayan bir dizi.
Youtube da izledigim videoda kara cocuk kiza azdirdin beni napicaz tarzinda seyler soyluyo asagida da youtube yorumlari:
-ay cok romantikkkkk
-bu sahneyi ne zaman izlesem aglarim
-allahim bize de boyle sevgili nasip et.
erkek izliyorsa ılıktır. Var böyle tipler "bugün benim dizim var ya çıkamam" diyen. Biri de kiralık aşk ve bana sevmeyi anlat dizisi çakışıyor diye mutsuz olmuş, ciddi ciddi anlatıyor. üstüne ekleyip ötekini internetten izlerim diyor.
Bütün jest ve mimiklerini derinden inceledim böyle konuşurken. Resmen konusunu sorup tartıştım, Bir erkek kiralık aşk dizisinden ne zevk alabilir diye sorguladım. Sonunda ona ağır ılıksın lan sen deyip hiç konuşmadan gittim. Gidin prison break, breaking bad, the x files, dexter falan izleyin. Bu diziler ufkunuzu açar, eğlendirir, bilgilendirir içinde bir sürü sürprizler barındırır.
Komedi dizisi demelerinin sebebi sanırsam böyle saçma senaryo anca komedi dalında yarışabilir diye düşünülmesindendir. Adamlar hangi kategoriye sokacaklarını bilememişler galiba.
Defne'nin ailesi sanirim Istanbul'da degil de avrupa'nin "modern goruslu" bir mahallesinde ikamet ediyor. Kiz evi terkedip sevgilisinde kalmaya gidiyor, gayet normal karsilaniyor, kizilan tek sey evi onu uzen eski sevgilisi icin terketmesi oluyor. Simdi de defne abisine dugun oncesi hamile oldugunu acikliyor gerine gerine, hep beraber hobaaa seviniyor kucaklasiyorlar. Yok boyle bir turk mahallesi. Bari mahallede degil de sitede vs. otursalardi.
tekrarını veriyorlarmış bu yaz. türkiye'de bir işin fenomen olması için iyi ve kötü oluşundan bir tık daha fazla kimyanın gerekli olduğunun kanıtı gibi bir iştir.
sanıyorum sezonun en önemli bölümlerinden biri şu an gördüğüm; çift ayrı düşmüş, birbirlerinden haberleri yok. bölüm mehmet ali erbil'in eski karısının vodvillerden fırlamış jestlerle koriş karakterinin alışverişe çıkıp çıkmadığını merak etmesiyle başladı. şaşkınlık... böyle bir bölümün ilk sahnesini böyle yazdığımı hayal bile edemiyorum. neyse ki barış arduç ve elçin sangu sevenleri topluyor bu dağınıklığı işte. böyle yazılmasına rağmen bu kadar tutulmasında senaristin de matematikten artakalan her şeyi iyi yapmasının etkisi var hak yemeyeyim.
hah bir de her şeyi siktir et, müziklerini aydilge yapmasına rağmen tuttu bu dizi. inanılmaz.