how i met your mother 5.sezon 19.bölümde barney ile marshall arasında bir diyalog geçiyor bununla ilgili:
m : insanlar kendilerine yalan söylenmesinden hoşlanmaz.
b : yanlış! insanlar kendilerine söylenenin yalan olduğunu öğrenmekten hoşlanmaz; çünkü yalanlar, birilerinin gerçeklerle kirlettiği güzel hikayelerdir.
kimsenin yalan söylemediği bir dünyadan ziyade, kimsenin kötü niyet beslemediği bir dünyayı yeğlerim.
yalansiz dunya dusunemiyorum, kendi menfaatine degilse yalan soylemek gereklidir. oyle bir dunya olacaksa bile beyaz yalanlar kalsa, o konuda anlassak?
yalansız adım atamayacak insanların olduğunu varsayarsak malesef ki olmayacak, yürümeyecek dünyadır. aslında hepimiz bir şekilde zamanı gelince bazı yalanlara sığınıyoruz, o yalanlarla kaçış yolu buluyoruz. bu yüzden varsın yalanlarla çarkını çevirsin bu koca dünya.
(bkz: yalanını sevsinler yalansız dönmüyor dünya)
*En çok aldatanlara koyar. artık kimsenin canını yakamayacakları için kendi yaşamlarına kendi elleriyle son verirler. Bazı insanlara mutluluk acı veriyor.
*hayal dünyası masallardan geçenlerin mutlu olacağı dünyadır. sonunda sevdiklerine kavuşurlar ve arkadaşları da kazık atmak için değil yanında olmak için kuyruğa girer.
*yalancı yalancı sana kimse inanmaz anonimi biter yerine dürüstlükle ilgili parçalar yapılır. Serdar ortaç işin içinde olacaksa dansöz parçasının sözleri uyarlanır ama beste aynı kalır.
*akrabalık bağları gelişir. biri diğerini kıskandığı zaman söylemek zorunda kalır buna göre de karşı taraf ' al ya senin olsun' ya da 'sana da alalım ayıpsın' diyerek kin tutmayı engeller.
*ülke adına yorum yapmayacağım sizin de aklınız var düşünün.
*bazı sektörlerde pazarlık diye bir şey kalmaz. herkes kaça alıp kaça sattığını söylemek zorundadır kişi de enayi değilim der ve vazgeçer alışverişten.
*platonik diye bir durum kalmaz. herkes söyler ve alır cevabını en doğrusundan yüzüne yüzüne.