bir de kilo vermek deyince, su ve kas kaybını herkes yapar. önemli olan yağları yakmaktır, bunu bir türlü öğretemedik türk insanına. kendini kandıran çok bol ülkemizde. 1 ayda 10 kilo verdim diyenine de çok rastladım. normal bir durum değil 1 ayda 10 kilo vermek. eğer öyle kolaydan kilo verilseydi, insanlar koşu bandı üzerinde 5 saat hergün zaman geçirirlerdi ki bu şekilde spor yapan bilinçsiz bir kitle var. biz salağız değil mi 6 ayda 12 kilo veriyoruz sporla hem de ki vücut tipi olarak mezomorf olmamıza rağmen, yani kolay yağ atabilen bir vücut tipi olmasına rağmen. türkiyede yaygın olan endomorf vücut tipli insanlar için kilo vermek çok çok daha zordur. varın siz düşünün gerisini.
gerçekten isteyin. geçerli bir sebebiniz olsun. öyle ha deyince başlamayın. bu kolay bir süreç değil çünkü.
diyet ve spor yapmak kolay gibi gözükse de istikrarlı bir şekilde devam edebilmek zor. her vazgeçişte özgüvenden gidiyor. kiloların üstüne bir de başarısızlık duygusu eklenince işte sıkıntı orda başlıyor. o yüzden iyi karar verin. hatta bu kendi kendini telkin çalışmaları kilo verme sürecine girmeden önce başlamalı.
spor ve diyet sadece kilo verdirmiyor kişinin hayatına disiplini sabrı ve kaliteyi de getiriyor.
bu yüzden sağlıklı zayıflama iyi bir motive ve sonrası güzel bir spor-diyet progamı ile gayet mümkün.
ama bu işin önce beyinde başlaması gerekiyor.
elbet bunu biri soylemistir ama tekrar etmekte fayda var; yeme lan yeme iste..
universitenin son senesi 5 kilo falan verdim. sisman degilim ama bacaklarim kalin biraz da can simitlerim var. tuvalete cikamiyordum ta ki yeme sistemimi degistirene kadar.
sabah kantinden el kadar bir kepek ekmegine salata domates peynirli bir sandvicin yaninda kahve icip oglen olmadan tuvalete gidiyordum.
oglen yemekhaneden bir öğün yemek aliyordum. genelde bir kase corba bir sulu yemek ve pilav/makarnadan olusuyodu. her seferinde ya pilav/makarna seceneginden vazgecip 1 paket ekmek yedim (tenis topu buyuklugunde olup pakette satilanlardan) ya da tam tersini yaptim.
saat 4 gibi yurda geldigimde biraz oyalanip aksam aciktigimi hissettigim an 2 saat uyudum. uyumadan önce yarim litre su ictim. zaten ister istemez 2 saat sonra tuvalete uyaniyordum. aksam 9 gibi bir bardak kahve ya da bitki cayi ictim sigarayla. sigara zaten iciyordum yani neyse.
deli gibi su ictigimi soylememe gerek yok. bu rutine oyle alistim ki bagirsaklarim, midem duzene girdi. yurttan okula, okuldan yurda 15 dakikalik yurume mesafesiyle gunde 30 dakika da hizli tempo yurumus oldum. 3 ay icinde bacaklarim o kadar inceldi ki bacaklarinin arasi tünel gibi olan kizlardan olmustum. dar pantolonlar dostum olmustu (kamu spotu tadinda)
ne zaman bu duzeni bozdum yvas yavas aldim geri kilolarimi. su an sporla geri vermeye calisiyorum ve bu yeme duzenini tekrar yakalamaya çalışıyorum. iste boyle.
Az yemek, kalorisiz gıdalar tüketmek, bol hareket ve spor. Üşengeç olmayın, kimseye iş buyurmayın , kendi işlerinizi kendiniz yapın. Bol miktarda sıvı alın ve bitki çayı tüketin.
un ve şeker kavramını hayatınızdan çıkarın. Akşamları hafif şeyler yiyin ve 7 den sonra bişey yememeye özen gösterin. Ayrıca akşamları 6 ile 10 arasında yürüyüş yapmayı ve koşmayı alışkanlık haline getirin. Nedeni ise metabolizma bu saatlerde yavaş çalışır. Yeşil çay metabolizmayı hızlandırır günde 1-3 fincan içerseniz faydasını görürsünüz.
bayanlara söylüyorum; lütfen erkek arkadaşlarınızı rahat bırakın.onları sıkmayın.onları da diyete zorlamayın.bir çok erkek kilosundan memnundur.inanın bana bayanlar, bakın yeminle söylüyorum o erkek arkadaşlarınız sizi her halinizle seviyor. bir iki kiloyu da fazla dert etmeyin.
kesinlikle olay kafada bitiyor. hırs yapmadan bu işi yapmanız gerçekten zor.
uzak durulması gerekenler: ketçap, mayonez, kızartma, öğünde bir dilimden fazla ekmek, yağ, şeker, cola(asitli içecekler), fast food.
yapılması gerekenler: fast fooddan uzak durulmalı, mümkün olduğunca ev yemeği tercih edilmeli, mutlaka spor yapılmalı. kiloyu verdikten sonra salıp emeklerinize yazık etmeyin.
