karşı taraftan beklediğimiz cevabı yada tepkiyi alamadığımızda, tarafımızdan cins-i latife yapıştırılan damga.
ne kötülüğü var ? yok aslında bi kötülüğü de hani biraz daha ihtiyaçlara karşılık verilse daha keyifli olmaz mı? olur ama herkes large geniş, biraz daha açık davranmak zorunda değil ki?
aslında onlara yakıştırdığımız kezban, bizim kendi kendimize yakıştırdığımız öküz ile aynı.
-merhaba canım
*merhaba
-kımsın nesın?
*ben oyum buyum işte
-hımm ne kadar güzel bende buyum
*ıyı ne kadar guzel
-ee daha daha ne var ne yok?
*(muhabbet sıkıyor tabı bu ara) ıyı ne olsun cıkmam lazım kendıne ıyı bak.
-iyi sen bilirsin.
*peki ok.
-ok ? ^+'^+&%^ok mu?=??? * kezban kezban kezbankeazbanazkezabakzabznabezbkzeznabasıddıdızzytyyzzttt sıddızzy!'^!'+^
ve devreler sinirden yanar. ne olacağıdı la? ne bekliyordun ki, senin yada benim o boktan muhabbetimizden sonra, " aman allahım onlar ne büyülü kelimeler hacııı! bi yerde otursakta sen beni bi güzel becersen!" mi diyeceklerdi?? laaaann siktirrr.
kezban he kezban. bakın zat-ı hatun kişisileri, eğer tarafımızdan bu kezban lafını duyduysanız hiiçç kukunuza takmayın. bilin ki, biz o ara sağlam göt olduk. * ve ağlama moduna geçtik.
ama bokunu da çıkarmayın, kezbanlık ta bi yere kadar. *
kezban güzel bir kıyafet giymiştir, sen de erkek kişisi olarak yakışmış, güzel olmuş benzeri oldukça masum ve karşı tarafı onurlandıracak bir söz söylersin ama o da ne kezbanımız birden celallenir 'eee nolmuş yani? ya anlamıyorum güzel giyindiysem noldu' benzeri cümleler kurar noluyoruz olun amk kızı bişey mi dedik demek istersin diyemezsin çünkü bu kezbanı içten içe seversin... sonra bu kıza duygularını belli edersin yine aynı kezbanlıkla sanki tecavüzcüymüşsün gibi tepkiler görürsün. sen bu kıza yemekler ısmarlarsın, yavşarsın sürwekli bu da yüz verir ama en sonunda gider kendisi gibi bir mal bulur çıkmaya başlar. sen de ah ulan falan dersin. aşk işte adamın gözünü kör ediyor, benim o götü boklu kezbanla ne işim olur. aşk bitince bütün gerçekler böyle böyle insanın aklına geliyor... rusyada doğup büyümedik işte bu ülkenin kezbanlarına elimiz mahkum.
son olarak kezbanın tanımını tek cümleyle yapayım tam olsun: bastırılmış duyguların iffetli orospuları.
annesi ya da kız kardeşi italyan asıllı ingiliz olan insanlar türk kızlarına kezban der.
bu tip adamlar muhtemelen gene ingiliz veya isveç menşeili kızlarla evlenirler.
ya da musa ile aynı kaderi paylaşıp kırmızı yanaklı tombulca bir sarah bulur ona yamanırlar.
(bkz: sarah ile musa)
öncelikle kendimin de bi kezban olduğunu belirtip sözlerime başlamak istiyorum.
evet, kezban. içimizden biri. türk kızları, kızlarımız... çok görmeyeceksin zira insan çevresindekilere bakarak öğrenir. evet de kezbanımızın çevresinde, 4 1 yanında kimler var? mesela annesi. annesi napıyor? 17 yaşında kezbananımın babasıyla evlenip günlere gidiyor börekler açıp patik örüyor. yannış mı? doğru. hangi kezbanın annesi sabah spora öğlen bruncha gidiyor ve akşam da sütlü çay yudumlayarak oklahoma-clippers maçı izliyor? söyleyieeğn bana.
babası. eveeeğt babaaağ faktörüne geldim. baba hanım kızımızı küçüklüğünden beri telkin ederek mini etek giyemeyeceği, bikini öldürsen giyemeyeceği konusunda öğüt verip pelinlere 1 saat gitmesine izin veriyor dimi?
en genel özelliklerinden biri, erkekler rus kızlarına duydukları hoşnutşuğu belirttiğinde atara bağlayıp daha sonra italyan, iskandinav erkeği için ayılıp bayılmaktır.