karlı bir istanbul pazarının ruhunda yaratacağı ibnemsi coşku sayesinde kaliteli entryler girmesini beklediğim yazar!...
acaba şu an nerdedir!?
kafasında melon şapka adalarda faytona biniyor?
boğaza nazır bir cafede çay içiyor?
sultanahmetde kuşlara yem veriyor?
tophanede nargile içiyor?
yoo yoo bence 3 yıldızlı bir otel köşesinde otuz bilmem kaç yıl sonra milli olmanın verdiği mutlulukla duş altında şarkılar söylüyordur.
kadınları filan asla sevmeyen yazar.
insan sevdiğine bunları söylemez bikere!
kesin kazık kadar olana kadar bunu kadınlar hamamına götürdüler.
abimizde "vajina sendromu" orada oluştu. hatta arada devasa natır teyzeler; çıplak tombul kucaklarında bunu adamakıllı hoplatmış olmalı. "hoplatma" takıntısı da oradan geliyor...hooppala kernel hoppala ohhhh hamamda kucaktan kucağa...
tamam mecazinin dozu bazı kişilerde biraz yükselebilir. zaten yazılan etryleri okurken, oh lan ne şahane ayar veriyolar deyip kendinden geçtiğine de şüphe yok.
valla hacım, sen böyle yazmaya devam edersen; aynen biz de sen gibi ayar verirken kendimizden geçiyoruz...
eğer sen bizi sevmiyorsan!; biz seni hiç sevmiyoruz!...
etki=tepki meselesi... çaktın köfteyi?
tamam bitti! çekilebilirsin...
yazdıklarını okuyanın,
okuyup da yorum yapanın,
yorum yapıp da oylayanın,
zerre miktarda aklı yok.
bu yazar türüne trolden klonlama diyorlar.
bir de ne kadar kız erkek vajina meraklısı varsa bu yazara hayran.
tuvalette de ne yaptığını eminim merak ediyorsunuzdur.
son açtığı başlıkları okuduktan sonra "acaba" dedim kendi kendime.. acaba bu adam görmediğimiz ayrıntıları görmemizi mi istiyor? yani ne bileyim. mesela taharet alan sevgiliyi izlemek daha önce benim aklıma neden gelmedi? ya da 13 yaşındaki komşunun güzel kızının dudağında kalan mayonez parçası neden dikkati mi çekmedi?
"yuh amk hayvan herif" diye bağırmak suretiyle, kahkahalar eşliğinde sırtını sıvazladığımız, mahalle arkadaşımız kıvamında olan yazar. içimden hep "cinsel kernel" diyesim geliyor. çıkarmadan 5 attığına inanabileceğim nadir şahıslardan birisi.
çok zeki bir yazar olduğu düşünmekteyim. belki de mod veya modlar tarafından desteklenen birisi de olabilir.**
kernel yazacaklarını yazıyor, bir nevi kusuyor ortaya karışık. sonra bi bakıyorum kernel in entry sinin altına dil din ırk ayrımı yapmaksızın yazılarını okuyup beğendiğim bazen de tiksindiğim hatta çemkirmek istediğim türlü yazar gelip bişiler karalamış yok çemkirmiş bkz vermiş vs vs.,
yani kernel bir nevi insanlara içlerini dökebilmeleri için kalpleri kadar temiz sayfalar açıyor adeta. insanlar da gelip bu başlıklarda mastürbasyonlarını yapıyorlar rahatça.
ha unutmadan her kernel başlığının altına eklemeyi çok sevdiğiniz bir bkz. vardı. onu da size armağan ediyorum.
(bkz: iğrençsiniz ibneler)
zeki ve bilgili olduğua aşikâr olan, fakat bu zekâsını artık daha yaratıcı kulvarlarda sergilemesi gereken abimiz.aksi takdirde bu "çin malı author" yakıştırmaları son bulmayacak.gerçi açtığı başlıklardan, "dünya sikine minare götüne" mottosunu hayat felsefesi olarak benimsediği anlaşılıyor, ama yinede bir düşünmesinde yarar var.
edit; şimdi aklıma geldi.beni hiç sevmediğini düşünüyorum.o kadar mesaj attım cevap bile vermedi. (bkz: beni gerçekten sevmiyor musun)
ensesine şaplak atılan bir yazarın feryadı. tabii o hızla, can hıraş. acımış. mavi bir ışık.
nottur: ulen kernel! sen de anlatım bozukluğuna yelken açtıysan şayet, gençler kalkıp gitsin buralardan. kelime haznesine nar ekşisi sıktığım. tek bir ne lan? esselatü hayrün minennevm. o kadar.
edittir: kernel! ilkokul okuduysan ne derler bilirsin. neyse unut gitsin.
kendine özgü dili tarzı olan yazar. bu kişi yazdığı gibi midir sanmıyorum. fakat kelime oyunlarına bayıldığımı açıkça ifade etmek isterim. iyi yazar. komik denmiş, fikrimci komik bir tarafı yoktur. anlayana gayet iyi yazardır. sanırım sözlükte sürrealist akımın temsilcilerinden. yazıyla ilgilenen kişilerin takip etmesi gerekenlerdendir.
ben alkolik, deli ve terbiyesiz kız severim. aslında gerçekte ne olduğunu gösterecek kadar bu dünyayı algılayamamış herkesi severim ben.
kendisine küfür edecek kadar derdine düşmüşleri severim aynı zamanda. ahlaksızlığın fanatikliğini yapanları da ayrı severim.
inanmasam da tanrıyı da sevmeye hazırım diyenleri pek sevmem ama. "ben, onunla karşılaşmaya hazırım; eğer o problem istiyorsa sorun yok" diye devam edenlere özel bir antipatim vardır.
önce saçları gidince, gerisi çorap söküğü gibi gelenleri de sevdim. ki sözleri her gün ertelenen idam gibi olanları, sırf her sabah karısını öpebilmek için iş bulan kocayı, kıyamet günü için iki kişilik sığınak yapanları da...
evet ben uçaktan atılacak fazla yüklerde ilk atılacaklardan biriyim.
ama ya nakavt olmuş boksöre acıyan kadın hakemin kazananın kolunu kırıp, sikini kaldırdıktan sonra eroin çekmiş vektör gibi çekip gitmesine ne demeli peki?
işte ben simsiyah giyinip, kedilerinizin önünden geçenin ta kendisiyim!
kimse hiç kimse değildir.!
tek bir ölümsüz insan tüm insanlıktır.! cornelius agrippa gibi tıpkı, ben tanrıyım! ben kahramanım! ben filozofum! ben şeytanım ve ben dünyayım! ki bu benim varolmadığımı söylemenin uzatılmış bir yoludur sadece... *
bazen insanı şaşırtabilen yazar. kim derdi ki kernel amadeus'la bir konuda aynı fikirde olacağımı (#7367563) ama öyle işte. sanırım kendisi aşık olmuş, biraz duygusala bağlamış.
yasına saygı duyduğum yazardır.
iyi biri olduğu düşüncemi yıkmadığı için minnettarım.
çok korkmuştum iğrenilecek derecede saçmaladığından ama geçti şimdi.