bu kim olduğuma bağlı. eğer yolda yürürken tanıştığım biriyse kesinlikle bana uyar. çünkü yolda giderken tanışan insanlar asosyaldir, güvenilir, onu tanımak için daha çok zaman harcarsınız hiç yoktan önyargınız yoktur o kişiye karşı ben bunu severim. fakat bir ortamda tanımışsam o muhabbet fazla yürümez zaten hakkında bazı şeyler duymuşumdur, sonra çevremdeki insanların yığınla önyargı ve palavraları sürekli kafamın etrafında kara bulutlar gibi dolanır durur. bu da beni rahatsız eder ama şunu söylemeliyim ki ben kesinlikle ön yargılı biri değilim. herkese bir şans veririm. kurşun namludan sadece bir defa çıkar geri dönüşü olmayan bir yola girer. neyse bu kadar edebiyat yeter kısacası bir çaya hayır demem.
ol(ur)dum. zira olmasaydım yaşayamazdım. mesela düşünsene kendinle arkadaş olmadığını. nasıl gülümseyeceksin? kendini dışladığını düşünsene birde. nasıl ağlayacaksın?
eğer takılınan nokta şu ise:
aman efendim ben kendime katlanamazdım. yaman efenim bir dakka bile sabredemzdim.
kendine katlan masa idin, yaşamaya da katlanamazdın.
Şimdiki halimle asla olmazdım, ne yaptığını bilmeyen pespaye biriyim bu ara, ha bir de tam berduşlar gibi takılıyorum bu ara, kışlık parka yamuk bere şarap falan, şuanki halim şuanki halimle arkadaş olurdu, ama nispeten biraz daha normal olduğum halim, o olmazdı galiba, belki de olurdu.
olumlu yanıt vereceğim sorudur. yazık lan. hesap ödüyor, dert dinliyor, sen birinden dert yanıyorsun daha onu tanımadan anasına avradına sövmeye başlıyor, iltifat ediyor, fikir veriyor. daha ne olsun.
Konuşabildiğim anlaşabildiğim ortak hobilerim olan, oynadığım oyunlarım ve dinlediğim müzik türleri aynı olan birisi sonuçta. Sadece kendi sorularıma kendi cevaplarımı vereceğim. Başka kimse olmayacak, sorularıma cevap veren başka AI lar olmayacak. içimde başka bir peregrin took var belki de *. Bunu ortaya çıkarabilirim sanırım. Ruh ikizimi bulabilirim kendimde sözlük.