Seksendört'ün solisti tuna velibaşoğlunun bir konserde "bu şarkıyı sanıldığı gibi bir sevgili için değil, ailemin ısrarına rağmen lisede onları bırakıp farklı şehre gittikten sonra pişman olduğum için yazmıştım. Onları çok özlemiştim. Üniversitede zaten ayrılacaksınız, siz lisede ailenizi erkenden bırakıp gitmeyin" şeklinde açıkladığı güzel şarkıdır.
Yaşadığım ne varsa ben seçtim ben istedim.
Artık sabah uyandığım ses annem değil.
Bazı şeyler kaybetmeden fark edilmiyor.
Bedenim burada fakat ruhum kabul etmiyor.
(bkz: yarın ailesinden farklı şehre üniversite okumaya gidecek yazar duygusallığı) tam da üstüne geldi.
16 şubat 2015 tarihinde anladığım meseledir. kendime: nolduuuu hani eften püften şeylerle uğraşmama kararı almıştın, yemedi mi maçan düdük makarnası, diyesim var bu yüzden.
Terke dilmiş bir şehrin ortasındayım..
Altım çamur, üstüm yağmur ama bak burdayım..
Bazı şeyler kaybetmeden sevilmiyor..
Bedenim burada fakat ruhum kabul etmiyor..
Kendime yalan söyledim..
Yalnızım bunu ben istedim..
Paramparça bütün aynalar..
içinde kan revan birisi var..
Yaşadığım ne varsa ben seçtim ben istedim..
Artık sabah uyandığım ses annem değil..
Bazı şeyler kaybetmeden fark edilmiyor..
Bedenim burada fakat ruhum kabul etmiyor..
Kendime yalan söyledim..
Yalnızım bunu ben istedim..
Paramparça bütün aynalar..
içinde kan revan birisi var..
Ser verip, sır vermedim..
Cesaret ister böyle itiraflar..
Söylemesi zor..
Tek korkum bu kadar...