kemalistlerin kendi muhafazakar toplumuna düşman olmasıdır. çeşitli ali cengiz oyunları ile bu toprakların kadınlarının şerefi olan başörtüsü ile okullara girme yasağı getirme, askeriye içindeki sivil yönetim düşmanı cuntayı destekleme, derin ellerin lehinde söylemlerde bulunma, halka bidon kafalı ve göbeğini kaşıyan adam tarzı söylemlerde bulunma, ülkenin doğusunu dışlama, er ölümleri üzerinden rant sağlama... ve daha birçok şey. biliyoruz hepimiz. bilmemek için aptal olmamız gerekir. gerçi bazı arkadaşlarımız aptal numarası yapmakta ısrarcı ama onlarda iliklerine işleyen militarizm illetinden kurtulup halkçı bir kişiliğe dönecekler zamanla. zamanla...
Kemalistlerin bu halkla birlikte ülkeyi düşman çizmesinden kurtardıkları ve halkın öz evlatları olduğu gerçeğinin, Pensilvanya'dan bakanlarca ters yüz edilmiş hali olup, halkı şahsi ikballeri için kullandıkları gerçeğinin örtülmesi çabasını özetleyen, sahte bir argümandır. Doğru önerme; "aynı politikayı güden yabancı güçlerle bir olarak halkı muasır medeniyetler seviyesine çıkarmamaya çalışmak, aşırı derecede halka düşmanlık yapmaktır".
bunun da ondan bir farkı yok, zengin ve elit kesim olan kemalciler halkı küçük görüyor. tabii kemalist dediğimiz atatürkçü, kandırılmış halk değil cehape'nin önde gelenleri.
bir kısmındaki halka karşı mesafeli duruş üzerinden cumhuriyet değerlerine vurma çabası güden söylemdir.
birincisi, bu ülkenin kadınlarının namusu başörtüsünde değildir. herkes haddini bilsin öncelikle. benim ailemin tamamı müslüman, bir kişide de başörtüsü yok. bunlar namussuz mu?
kelimelerinizi önce doğru seçin, terbiyesizleşmeyin.
başörtüsü yasağına karşı birisi olan ben bile şu iğrenç zihniyetle aynı seviyeye düşmemek için kendimi zor tutuyorum. tutmazsam en az sizin kadar terbiyesizleşeceğim çünkü.
ayrıca;
madem bu kadar düşkünsünüz kadınların "namusuna" o zaman öncelikle hüseyin üzmez gibi haysiyetsizleri canınız ve kanınız pahasına savunmaktan vazgeçin.
gazetelerini kutsal metin gibi insanlara tanıtma çabalarınızı bırakın.
belki o zaman söylediklerinizi ciddiye alırız.
en önemlisi de "militarist kemalistler" diyerek milletin ordusuna olan sevgisini aşağılamaya çalışmayın. hele bunu sakın kenan evren'i, çevik bir'i yargıayamamışken sakın yapmayın.
zerre samimi değilsiniz çünkü. madem bu kadar demokratsın kenan evren nerede sorusuna cevap ver. ya da çevik bir nerede sorusunu kendin sor.
rant sağlama denen bir şey varsa bunun kralını yapan sizsiniz. ülkücülerin, devrimcilerin anıları üzerinden gözyaşları döken başbakan'ı ben değil siz alkışladınız.
aynı şekilde şimdi de kenan evren nerede sorusuna cevap verme vaktiniz geldi.
en azından samimiyetinizi ortaya koymak için.
ve belki de en önemlisi; kendinizi sakın ama sakın demokrat olarak yutturmaya kalkışmayın.
hiçbir vicdan emniyette telefonuna sahte kayıt yüklenen bir teğmene yapılanları demokratlıkla açıklayamaz. hiçbir mantık bunu anti-militaristlikle açıklayamaz.
demokrat olmak, anti-militarist olmak başka bir şeydir; bu kavramların içini boşaltarak aşağılık kompleksi ile birilerine saldırmak başka bir şey.
ha şunu da unutmayın:
türk milleti militarist bir milletir. siz isteseniz de istemeseniz de bu durum böyledir.
biraz tarih bilseniz, tarihi mustafa armağan şarlatanından saçma sapan öğrenmek yerine, tarihin bir zincir olduğunu farkedip bu zincir üzerinden birikimlerin aktarıldığını farketseniz bunu anlarsınız.
ha tarih bilmeden de bunu yapabilirsiniz aslında ama o kadar yorumlayamıyorsunuz demek ki.
doğru bir tespittir. her türlü ikiliği çıkarırlar. içki masalarından kalkmazlar, iftira atarlar ,içkiyi zinayı çağdaşlık sanarlar, inançlı halkı cahil sanarlar, aslında cahilin önde gidenleridir.
izmirde chp li kadınlar çarşaf parçaladılar üstüne bastılar. kimse bize çarşaf giydiremez diye kendilerini yırttılar. sanki onlara zorla çarşaf giydiren varmış gibi.
birde çarşaflılara rozet taktılar. uyanın bunlar israili dost görürlerde müslümanı düşman bellerler. onun için havlasın durdunlar halk düşmanları sonsuza kadar iktidar olamaz.
olamaz çünkü bu halk sandıkları kadar aptal değil. onlar kendilerini kandırırlar kömüre makarnaya oylarını sattılar diye, ama öyle değil işte , halk kendisine hizmet edeni baş tacı yapar. kendisine düşman olanı değil.
temelinde, cumhuriyet aristokratları tarafından savunulan ve ilhamını fransız devrimi ile beraber aydınlanma çağı idealistlerinden alan ve robespierre'in başını çektiği jakobenizmin bulunduğu -tam olarak düşmanlık olmasa bile- tepeden otokratik bir dikta bakışını gerekli kılan durum.
(bkz: halk salaksa niye sevilsin)
kimse x'i yalnızca x olduğu için sevmez, onda özellik arar.
yani halkı halk olduğu için sevmek diye bir olay sözkonusu değil. halk; kıymetbilir, tahsilli ve çağdaşsa sevilir. oysa şu anki gibi, cahil, gerici bir halkı sevmenin hiçbir mantığı yoktur.
