bugün

Almancası Katze olan yenilesi canlı varlık.
Bu kadar asil ikinci bir hayvan görmedim ben. Nankör falan da değiller ayrıca. Beslersin, seversin, okşarsın; kapından ayrılmaz. hatta dışarı çıkınca gideceğin yere kadar seninle yürür. Hayır, ev kedisinden bahsetmiyorum ben, bildiğin sokak kedisi.

Hiç kedim olmadı benim evde. Annem izin vermedi hiç. Sokak kedilerini sevdim hep. Bu yaz Trabzon'a gittim, orda da iki kedi buldum; onları da sevdim. Okulumun bahçesindekini sevdim, evimin önündekini sevdim, yürürken gördüğüm kediyi sevdim. Stresimi aldılar benim, mutlu insan oldum sayelerinde. Yaa sözlük, öyle.

Hepiniz tatlısınız!
Yerim. * *
bazıları çok şanslıdır.

http://webtv.hurriyet.com...-bile-bastan-cikardi.aspx
--spoiler--
jedi dir o jedi.
--spoiler--
sevmeyeni sevilmeyen.
dört ayağı bulunan kıvrak ve nankör olan hayvan.
görsel

görsel

görsel

görsel
görsel
yahu saatlerdir evimde var bunlardanbir tane bu kadar sevimli ve meraklı hayvan görmedim ben. bu yılışık birşey yalnız birde sürekli mırlayıp tırlaklarıyla etımı cekıstrıyor ne anlamı var bunun bılmem ama...
Bilge Karasuyu hatırlatan inanılmaz derecede güzel olan hayvan.
(bkz: göçmüş kediler bahçesi)
dört ayaklı başbelaları.
şu an klavyeyi yatagımın ustune koyduğum halde, sol kolumun yanına kıvrılıp mır mır uyuyan kar topu kıvamındakı mırıldayan canlı. hatta bu yazıyı yazarken bır yandan uyuyup bır yandan nevresimi tırnaklıyor...
her iklimde her ortamda yaşayabilen, yeryüzünün en ilginç yaratığıdır bu kedi hayvanı.

nankör değildir, sadece özgürlüğüne çok düşkündür.

çok sevimli olduklarından acıma hissi uyandırırlar ama illa ki eve alıp beslemek zorunda değilsinizdir.

bu kedi hayvanı ormanlarda yaşayan aslan, kaplan vb. büyüklerinden çok daha avcıdır.

yeni izlediğim bir belgeselde hayretler içinde kaldım.ayda ortalama 25 civarı leşi var. fare tavşan gibi hayvanların bir numaralı katilidir kendileri.

beslediğiniz o sevimli şey gezintiye çıktığında neler yapıyor neler...

sadece öldürüyor, sizin bulamayacağınız yerlere bırakıyor.
oynayacak hiçbir şeyi yoksa bile, kuyruğu vardır. yeter de artar ona.
hepsi birbirinden güzeldir bu canlıların. genelde kollarını içe doğru kıvırıp yatarlar. sarıldığın zaman yıllardır anlatamadığın bir sırrı anlatmış gibi rahatlarsın.
bir ömür geçirilebilecek dost.
çocukluğumda sürekli olarak beni tırmıklayan gaddar canlı.. ve her seferinde benim yerime en nefret ettiğim arkadasımı göbekten iğne vurmaya sevk eden mübarek hayvan *
şuana kadar kedileri hiç sevmezdim ta ki şu videoyu izleyene kadar.

http://www.facebook.com/v...v=437926489445&ref=mf
minik minik tüylü tüylü çocuklar hepsi. hepsini yerim.
yağmurun altında, sudan nefret ettikleri için bir kenarda saklanmış olarak bulunabilirler hep. yavruları ayrı sevimlidir. insan yolun ortasında durup sevebilir onları.
tabii bazı yaratıklar ise beyinlerinin bir kısmını kaybettiklerinden ötürü bu zavallı canlıların minnacık hayatına kastedebilirler.
bilge karasu ve tomris uyar gelir hep aklıma.
tanrıya inanmamı sağlayan yaratıklar, fındık büyüklüğünde ki kalpleri sevgiyle dolu mucizeler. 6 tanesiyle birlikte yaşanıyorsa guur guuur orkestrası kuruluyor evde.
sırf kucağımda uyuduğu için kıçıma kıraplar girene kadar kalkamadığım bebekler. uyurken başını poposuna sokabilecek elastikiyette, çekip sündürmek, ısırmak istediğim hatta arasıra ısırdığım varlıklar,
uyumadan önce yatağımı ısıtan ritmik battaniyeler, sadakatlerini hiçbir insan sadaketine değişmeyeceğim meleklerim.
ingilizce meow diyen, türkçe miyav diyen hayvancık.
Sevilip sıcak bir yuva verildiğinde kendi kendine ''ben tanrı olmalıyım''diyen hayvandır.
itici bir hayvan. döl ziyanı.
adamı dinden imandan çıkarırlar, iyi ki varlar.
güncel Önemli Başlıklar