balkan türklerini türk ocağı zannedip kurtların arasında yazar aradığım sonradan işi çaktığım zirve. bir çok ilk de oldu*. erken ayrılmanın verdiği hüzünle birlikte yayıncı ve yapımcılara teşekkürü borç bildiğim zirvedir de ayrıca.
efendim zirve moderatörlerinden kaptan lakaplı olanının zirve boyunca beni kovma çabalarına direnip son dakikaya kadar muhabbet etiğimiz, yeni nesil yazarlarımızın ağırlıkta olduğu bir zirve olmasından dolayı biraz sönük gibi geçtiği düşünülse de güzel geçmiş ve bitmiş zirvedir.
Zirve mekanına girdiğimde saat 14:55'i gösteriyordu kapının yanında duran görevliye Uludağ sözlük diye bir grup gelecekti haberiniz varmı dedim evet dedi 30-40 kişilik rezervasyon yaptırdılar diyerek rezervasyona ayrılan yeri gösterdi bir baktım masada bir allah'ın kulu yok. Neyse ki zaman ilerledikçe sözlük yazarları yavaş yavaş gelmeye başladı. Çaylar içildi, nargileler fokurdatıldı, mekanın açık havada olması biraz üşümeye sebebiyet verdi. Sonuç olarak güzel bir vakit geçirdim sözlük ahalisiyle. Organizatörlere teşekkürlerimi iletirim zirveyi ayarladıkları için.
vasatın altında kalan zirvedir. organizatörlerin geç gelmeleri, havanın soğuk olmasından dolayı bunun hesaba katılmamış olması, ortamın karanlık olması... askeri tatbikat alanı mı lan orası. deseydiniz, gece görüşü olan dürbünler, kürklü montlar falan giyerdik.
(bkz: zirve değil zırvadır o zırva)
halen devam etmekte olan zirvedir. ben de erken kaçan tayfaya katılıp zirve sonrası ilk entryi yazayım dedim. tam zirve saatinde bulunan yazarlarla ilk başta bir organizatör bulmakta zorlandık. ama neyseki organizatörler bizden sonra geldiler. sonradan bir katılım olmadıysa 18 yazarımız zirvede hazır bulundu. buradan katılmayan 24 yazara sesleniyorum: iyi ki gelmemeşiniz lan. yoksa sığamazdık valla.*. çaylar içildi, nargileler tüttürüldü, yazılarını görüp, kendilerini göremediğimiz yazar arkadaşlarla tanışıldı. sonuç olarak güzel zirveydi. hala gitmek isteyen yazarlar varsa, zirve yerinde arkadaşlar oturuyor. neyse teşekkürler bu zirve için. yeni zirvelerde görüşmek üzere...
beyazıt dedikleri istanbul'un en güvenilir semtlerinden biridir. 24 saat hayatın bil-fiil devam ettiği bu çevre de yerleşim olmadığı için herhangi sakat bir durum söz konusu değildir.
vay anasını hala bir iş çıkmadı geliyorum, fikrimce kıyamet kopabilir şöyle ki bir yıldır katılmayı planladığım tüm zirvelerde bir iş oluyor. naneli nargile söyleyin ben geliyorum.
bu arada yüz yüze hiç birinizi tanımıyorum ilginç olacak tabi. hatta sizde beni tanımıyorsunuz. değişik işte.
-sözlükte sadece 1-2 aydır yazdığım için
-hiç kız olmama ihtimali beni ürküttüğü için (lütfen hemen "napıcaz yiycek halimiz yok ya" falan demeyin)
-çemberlitaş bana göre biraz sapa kaldığı için
-zirvelerde tam olarak ne yapıldığından emin olamadığım, cem yılmazın business class uçuşlarda bahsettiği buzlu bademler falan gözümün önüne geldiği için
çok merak etmeme rağmen katılmayacağım zirvedir. ya tamam burası facebook değil ama no'lur bir kaç fotoğraf çekip koysanız görebileceğimiz bi yerlere. benim de kafamdaki soru işaretleri azalsa, ürkekliğim geçse bi dahakine gelsem.