Dağların tepesinde köknar ağaçlarının içinde duvarlarına asırlık kilimler örtülü ahşap bir evimiz var. Dışarıda rüzgar kötü bir adamın ıslık çalışı gibi ürpertirken içeride sobada patates pişiyor. Patates kokusu çok güzel hem. Bunun üstüne erimiş peynir döküp yemesi çok zevkli.
Sobadan tavana vuran yalazlar birbiriyle güreşen iki adam gibi. Kah uzuyor, kah kısalıyor. Birbirlerine türlü oyunlar yapıyorlar, Gözlerimi tavana dikip onları seyrediyorum. Daha hazırlanıp kar güreşlerine gideceğim. Geçen yıl herkesi yenmiştim kaymakam boynu kurdeleli kuzu vermişti. 3 gün evin içinde gezdi o kuzu. Bazen ağıla gidip boynuna sarılırdım. Baharda kurt kapınca nasıl da ağlamıştım.
Sonra kedim geliyor yanıma. Karanlıkta parlayan gözleri çok meraklı.
Beraber yatıyoruz kedimle. Sabah uyanırken göğsümde geriniyor. Canım acıyor ama hiç kızamıyorum. Hem neyine kızacaksın. Kedi çünkü.
Sular donmuş, herşey donmuş, üstünü sıyırıp alttaki temiz karla yüzümü siliyorum. Sonra tahta kovama kar dolduruyorum.
bölgelerin en kralıdır. bir bölgenin tüm şehirleri kral olur mu? oluyor arkadaşım. özellikle sahil şeridinde yer alan tüm şehirlerde ömrümün sonuna kadar yaşayabilirim.
ismini Karadeniz den alan bölge, Sakarya Ovası nın doğusundan Gürcistan sınırına kadar uzanır. Büyüklük bakımından bölgelerimiz arasında 3. sırada yer alır. Karadeniz boyunca uzanan dağların yükseltileri batıda 2000 m. civarında olup, Orta Karadeniz de 1000 m. ye kadar inmekte, doğuda ise yükselti 4000 m. ye çıkmaktadır (en yüksek yer Rize de Kaçkar dağıdır).
en fazla yağışı alan, orman bakımından en zengin, güneşlenme süresi en kısa, en çok heyelan görülen, nadas toprakları en az ve en çok göç veren bölgedir..
şahsen bir bozkır çocuğu olarak gördüm de iç anadolu şehirlerinin yanından bile geçemeyecek kadar gelişmemiş köy gibi illeri barındıran bölge.
hadi ankara-konya-kayseri'yi geçtim de eskişehir'i dahi yakalayabilecek gelişmişliğe ve büyüklüğe sahip il yok burada. samsun+trabzon dedikleri yer konya'nın yarısı kadar gelişmişliğe ve imkanlara sahip. eğitim-turizm-tarım-sanayi-şehirleşme desen ölmüş. bu karadeniz insanındaki hava nereden geliyor anlamış değilim. en büyük şehir dediğiniz yer samsun amk. çapınızı skim. boşuna istanbul'a göç vermiyorsunuz. kendiniz durmuyorsunuz anasını millet niye gelsin.
doğayla baş başa kalmak neredeyse hiç el değmemiş bakir bölgelerde dolaşmaya meraklıysanız şiddetle gitmeniz tavsiye edilir. çok fazla birşey yapmaya da gerek yok takın sırt çantanızı omuzunuza gidiş ve dönüş yol paranızı ayarlayın yeter. gerisini yüce gönüllü yurdum teyze, nine ve amcalarına bırakın...