bugün

Karın boşluğunun sağında bulunan, öd salgılayan, şeker depolayan, iri, açık kahverengi organ.*
siyah renkteki çiğer...
Vücudumuzun gerçek kimya laboratuvarı olan karaciğer, karın boşluğunun sağında yer alan iri bir bezdir (1,600 gram kadar); içinde 800-900 gram kadar kan bulunur; koyu kırmızı renktedir; lob adı verilen sayısız küçük parçacıktan oluşur; yeri, diyaframın altında, üst karın bölgesinde ve midenin önündedir.

Karaciğerin görevleri çeşitli olduğu kadar önemlidir de. Hücrelerin enerji kaynağı olan şekeri yapar; yağların özümlenmesi ve dolayısıyla sindirim için vazgeçilmez bir madde olan ödü (safra) salgılar; birçok artığın vücuttan atılmasını ve vücudun zehirlerden arıtılmasını sağlar, alkolü süzer ve kanı pıhtılaştıracak maddeleri yapar. Ayrıca birçok ilaç, ancak karaciğerde değişikliğe uğradıktan sonra organizma tarafından kullanılabilir.

Görevinin karmaşıklığı nedeniyle karaciğer nispeten nazik bir organdır; birçok hastalığa tutulabilir: en çok bilineni sarılıktır; derinin sarı bir renk almasıyla beliren bu hastalık, safranın iyi boşatmamasından ileri gelir. Karaciğerin en tehlikeli hastalıklarından biri alkol sirozudur: bu hastalıkta karaciğer büyür ve görevlerini yerine getiremez.
karaciger;salgı salgılamada,fazla glikozu,glikojen halınde depolama,vücut ısısını ve kan basıncını düzenlemede,ilaçların zehirli etkilerini yok etmede,amonyagı üreye çevirme,üre sentezi yapmada ve bunun gibi bircok görevde bulunr.
karaciğer, ürettiği çeşitli kan proteinleri, lipoprotein ile şeker gibi maddeleri kana vermesiyle endokrin bir organ. safrayı ise, safra kanalına vermesiyle eksokrin bir organ olarak fonksiyon yapar.
endo ;iç ekso; dış demek. lipo ;yağ
karaciğer çok fazla kendini yenileme yeteneğine sahip bir organdır. yani mitotik aktivitesi yüksek. * mitoz yoluyla çoğalırlar ve kısa zamanda eski büyüklüğüne erişirler. peki bunu hangi hücreler yapar? kalon denilen kendi hücreleri. kalonlar, kanda bulunurlar. her dokuda üretilen kalon, kanda belli bir düzeye ulaştıklarında bölünmelerini engellerler. yani antimitotik aktivitesi de vardır.
karaciğer hücrelerine, yani esas yapısal birimlerine hepatosit denir.
adp 'ye creatin 'in tuttuğu fosfatın geçerek atp olmasını sağlayan bu organımızın bir salgısı olan creatin kinaz* 'dır. kalp krizlerindeki yüksek kas faaliyeti nedeniyle ck yükselir çünkü adp 'lerin fosfat alarak atp olup tekrar yıkılmaya ihtiyacı vardır. birçok tıbbi tedavide kullanılan ilaçlar karaciğeri yorabilir ve belirtisi sırtta veya göğüs bölgesinde çıkan sivilcelerdir. karaciğerin daha ileri seviyedeki yorulma ve tahribatlarında kahverengi ve tonlarında lekeler vücudun farklı bölgelerinde belirir; genel olarak forearms ve lower back 'te kendisini gösterir. dodex b12 sağladığı için karaciğer fonksiyonlarının düzenlenmesinde iyi bir seçimdir. alkol kullanılan tatil dönemlerinde ya da karaciğeri yorduğu bilinen ilaçların alındığı tedavilerde hasta en azından apikobal ile desteklenmelidir.
4te 3ü alınabilen organdır. kendi kendini onarabilme özelliği sayesinde kalan 4te 1 karaciğer yeniden eski haline dönebilir.
boksörlerin rakiplerini güçten düşürmek ve kalıcı zararlar vermek için yumrukladıkları önemli organ.
Karaciğer nedir ve vücudun neresinde bulunur?
Karaciğer kırmızımtrak kahverenginde olan çok büyük bir gudde (salgı bezi) organıdır. Diyafram ve kaburgaların altında karın boşluğunun üst kısmında bulunur. Üst karın bölgesinde enine doğru yaklaşık 20 santimetre boyunda uzamakta ve dikey olarak düzensiz bir biçimde 15 ilâ 17,5 santimetre olarak önden geriye yayılmaktadır. iki lopa ayrılmıştır; bir sol ve bir sağ lop! Sağ lop yaklaşık sol lopun üç misli büyüklüğündedir.

Karaciğerin fonksiyonları nelerdir?
Kimyasal tepkileri ayarlamakta karaciğer büyük rolü olan en önemli organdır. Bundan dolayı fonksiyonları saymakla bitirilemez. Aşağıda bazı önemli fonksiyonları verilmektedir :
a. Proteinlerin üretilmesi ve depolanması, protein metabolizmalarının birçok yan üretimlerinin tanzim ve kontrol edilmesi.
b. Şekerin depolanması ve kanda bulunması gereken şeker miktarının ayarlanması.
c. Vücuttaki toksik ve zararlı maddelerin nötralize edilmesi.
d. Depo edilmiş yağların kullanılması.
e. Kanın pıhtılaşması için gerekli maddelerin üretilmesi.
f. Safra ve safra tuzlarımın üretilmesi. Bunlar kanallardan bağırsaklara ifraz edilmekte ve sindirime yardımcı olmaktadırlar.
g. Kırmızı kan hücreleri ve başka kan elemanlarımın üretimi için gerekli ve önemli olan maddelerin üretimi ve depolanması.

Bir kimse karaciğeri olmadan yaşayabilir mi?
Hayır. Karaciğer, yaşama için gerekli olan bir organdır.

Karaciğer fonksiyonunun bozulmasının genel nedenleri hangileridir?
a. Karaciğerin enfekte olması.
b. Karaciğeri parazitlerin istilâ etmesi.
c. Kanser istilâsı.
d. Karaciğer zehirlenmesi. Bu, zehirli maddelerin yenmesiyle veya karaciğere zararlı ilâçların alınmasından ileri gelir.
e. Safra kanallarımın uzun süre tıkanmasından safra akımının engellenmesi.
f. Ciddî şekilde yetersiz beslenme.
g. Karaciğere kan akımında bozukluk.
h.Amiloid gibi anormal şekilde üretilen maddelerin hayatî yapısının yerine geçmesi, i. Karaciğer kimyasında meydana gelen düzensizlik,
j. Siroz.

Karaciğer hastalıkları çok yaygın mıdır?
Evet. Ancak bunlar çok belirli değildir; çünkü karaciğerin hastalığa karşı koymakta olağanüstü bir kabiliyeti bulunmaktadır ve hasta olduğu zamanlar bile fonksiyonlarını yeterli şekilde yerine getirebilmektedir.

Karaciğerin büyük bir kısmı hastalanmış olsa bile yine de fonksiyonlarını yapmaya devam eder mi?
Evet.

Karaciğer hastalığının teşhisi kolay mıdır?
Hayır. Çünkü ciddî ve ilerlemiş olan bir karaciğer hastalığı yıllarca sürmüş olabilse bile, hiçbir belirti göstermemiş olabilir. Bunun nedeni ise karaciğerin büyük ölçüde görevi ile ilgili rezervlerinin bulunmasıdır.

Bir karaciğer hastalığı olduğunu anlayabilmek için ne yapılması gerekmektedir?
Hastanın sağlık tarihçesini detaylı bir şekilde incelemekle, dikkatli bir fizikî muayeneden geçirmekle ve laboratuarda kanını, dışkısını ve idrarını tahlil ettirmekle.

Safralı uyuşuk ve ;rahatsız karaciğer terimlerinden ne anlaşılmaktadır?
Bunlar karaciğerleri rahatsız olduklarını sanan kişilerin rahatsızlıklarını belirtmek için kullandıkları terimlerdir. Genellikle, bunların şikâyetlerinin karaciğerle hiçbir ilişkisi olmayarak hazımsızlıktan, beslenme rejiminin bozukluğundan, duygusal düzensizlikten veya safra kesesi ve bağırsaklardan ileri gelmekte olduğu anlaşılmaktadır.

Sarılık hastalığı nedir?
Sarılık, kanda büyük ölçüde safra pigmentlerinin toplanmasından cilt ve göz yuvarlağında sarı renk gelmesiyle belirti gösteren bir hastalıktır.

Sarılık her zaman karaciğerde bir hastalık olduğunun işareti midir?
Hayır. Doğrudan doğruya kanda olan bir hastalıktan kırmızı kan hücrelerinin büyük ölçüde yok olmasından da ileri gelebilir. Ayrıca, safra kesesinin hastalanmasından dolayı safranın kanda tıkanmış kalmasındanda meydana gelmiş olabilir. Yine aynı hastalık safra kanallarında, pankreasta veya karaciğere bitişik başka organların hastalanmasından da ileri gelmiş olabilir. Bu ikinci tip sarılığa ;tıkanma sarılığı denilmektedir.

Karaciğerde akut sarı atrofi ne demektir?
Bu terim karaciğerin enfeksiyon veya kimyasal zehirlenmeden dolayı ilerleyici bir şekilde imha olduğu anlamına gelmektedir. Bu durumla birlikte, çok ciddî sarılık ve karaciğer hücrelerinin birçoğunun büzülmesi veya yok olması gelmektedir. Genellikle, bu durum çok çabuk ölümle sonuçlanmaktadır.

Kalp hastalığı karaciğere tesir eder mi?
Evet. Fonksiyonlarını iyi yapamayan zayıf bir kalp, karaciğerin büyümesine ve durgunlaşmış kanla tıka basa dolmasına yol açabilmektedir. Bu durum uzarsa karaciğer sürekli olarak sakatlanabilir.

Safra taşları karaciğer hastalığına neden olur mu?
Evet. Safra kanallarını tıkamakla safranın bağırsaklara gitmesi engellenmekte ve safra karaciğer maddesi geri tepilmektedir. Böyle bir hal karaciğer fonksiyonunun arızalanmasına ve karaciğer hücrelerinin ciddî bir şekilde hasar görmesine yol açabilir. Bu durum, devam ettiği takdirde, safra yolları sirozuna dönüşebilir.

Karaciğer, bakteri enfeksiyonundan hastalanabilir mi?
Evet. Bakteriler, ya genel olarak ya da bir veya birden fazla apseler halinde karaciğerin içerisinde bir enfeksiyona neden olabilirler. Bu gibi haller zatürree, tifo nöbeti, apandisit ve bu gibi başka hastalıkların tâli komplikasyonları olarak meydana gelebilir. Asıl hastalık antibiyotiklerle etkili şekilde tedavi edilmekte olduğundan; günümüzde bu gibi tâli komplikasyonlara nispeten az rastlanmaktadır.

Karaciğer başka mikroorganizmalardan etkilenir mi?
Evet. Amipli dizanteriyi getiren tek hücreli bir hayvan protozoer olan entamoeba histolytica dan. Çok kez karaciğer enfeksiyonları ve apselerin gelişmesi bu tip dizanterinin komplikasyonları olarak meydana gelmektedir.

Enfeksiyöz mononükleoz karaciğer hastalığına neden olabilir mi?
Evet. Hastada enfeksiyöz hepatit te görülen belirtiler gelişebilecektir. Bu durum genellikle tamamen iyileşir ve karaciğerde hiçbir arıza bırakmaz.

Parazitler karaciğeri istilâ ederler mi?
Evet. Bozuk gıda maddeleri veya mikroplu su ile çeşitli tip parazitler karaciğere girme yolunu bulabilirler. Ayrıca mikroplu suda banyo yapan bir kişinin cildinden ve vücuda girebilirler. Bu hale genellikle tropik iklimi olan ülkelerde rastlanmaktadır

http://saglik.ansiklopedisi.net/category/karaciger/
alkolle sigara ile beslendiğinizde "lan iki dur" şeklinde isyan eden organ, öyle ki sonunda sizi ölüme bile götürebilir tabii tek düşmanı alkol sigara değildir, yediğimiz envai çeşit katkı maddeli ürünü filtre eden organ da karaciğer olduğundan her daim it gibi çalışır bu organ, tabii her organa bir destek meyve sebze ya da ürün artık geliştirildiğinden bu gibi karaciğerin yorgun düştüğünü hissettiğiniz durumlarda da l3 lifeshot ya da ne bilim enginar vs kullanabilirsiniz böylece karaciğerinizi koruyabilirsiniz.
karaciğer fonksiyon bozukluğu hallerinde ve özellikle trombosit sorunu olan kişilerin ağrı kesici olarak kesinlikle apranax kullanmamaları önerilir. apranax trombosit agresasyonunu bozarak kanın pıhtılaşması sürecini uzatır. bu da ciddi kanamalı yaralanmalarda ve acilen ameliyata girilmesini gerektiren hallerde sorun oluşturacaktır.
vücutta hakkı yenen organdır. kalpten daha işlevlidir ve yaptıklarını buraya yazsak sayfalar yetmez ama karaciğer hiçbir zaman şikayet etmemiş hatta kırıldığında, yırtıldığında yine kendi kendini tamir etmiştir. ama nedense en önemli organ hep kalp olarak gösterilmiştir. elbet bir gün sıra karaciğere de gelecektir.
beyin ve kalpten sonraki en önemli organ.
vücudun şeker deposu olan organıdır.
tek bir hücresi bile 500'e yakın metabolik aktivitenin devamlılığını sağlar.
yaglanip buyudugunde apandisti sıkıştırıp adim bile atmanizi onleyen organ.
alkol alınan zamanın sonunda; bünyeyi* alkolden arındırma merkezi.
insan için en önemli organlardan bir tanesidir.
insan uzun süre bir böbrek ve bir akciğerle, midesiz, dalaksız yaşayabilir, ama karaciğersiz bir dakika bile yaşayamaz.
ciğeri beş para etmez
sağ göğüsün altında bulunduğu rivayet edilen, kanı temizleyen, işi bıraktığında ölümünüze yol açacak organdır efenim. siz siz olun onu hor kullanmayın. karaciğerlerimizi koruyalım korumayanları uyaralım.
zilyon tane görevi olan organ. sağlığı çok önemlidir yoksa insanı süpersonik ağrılara sürükleyebilir...*
nomina anatomicadaki adı hepar olan organımız.
vücuttaki en büyük endokrin organdır.
vücudun veziri.