bugün

öncelikle bilimsel olmasa da bir ayrım yapmak istiyorum: kapitalist düzende insanları ikiye ayırmak istiyorum. tüketebilenler ve tüketemeyenler.

kapitalizm tüketemeyenleri tatmin eder. onları fakirlikle doyurur.

tüketebilenler... işte kapitalizmi orgazma uğratan güruh budur. bir markete girip çikolata reyonuna baktığınızda 20 çeşit görebilirsiniz. bu kadar çeşit sunmak kapitalizmin meşhur oyunlarındandır. insanlara hep daha fazlasını istemeye teşvik eder. sizi tıka basa yediğiniz halde hiç doyamayacağınız bir masaya oturtur. şef garsonluğunuzu bizzat yapar.

her zaman amacı ve beklentisi asla tatmin olmamanızdır. çünkü mistik bir yaratık gibi tatmin olmayan ruhlarla beslenir.
insanlara çılgınca tüketme alışkanlığını en üst seviyeden kazandıran kapitalizmin sihri.
insanin dogasini en guzel istismar eden sistemdir. insanoglu yapi itibariyle herseyin en iyisini, en guzelini, en yenisini almak ister. eee hal boyle olunca ipad, ipad 2, ipad 3, iphone 1, 2, 3, 4, 4s, 5 .... diye surup gider bu.
Tüketgenlik sendromudur. Sürekli daha iyi ve daha yenisini alma arzusunun engellenememe durumudur. AVM lerde çok sık görülebilen durumdur.
(bkz: kapitalizm sürekli devrimcileştirilmeden varolamaz)
sürekli daha fazlasını, daha iyisini(ama ucuzunu) istemenize sebep olur kapital dünya.
tüketim çılgınlığı. metastaz yapmış kanser hücreleri gibi insanı etkisi altına alır. ihtiyacın olmayanı bile aldırır. birse iki olsun... doyumsuzluk, azla yetinememektir. zaten masaya oturduktan sonra kalkmak istemez insanoğlu. daha fazlasını ister. daha lezzetlisini ve daha iyisini.