Sürekli dünyanın bir yerlerinde oluşan, oluşma ihtimali olan kaos olayları beni cezbeder.
Dünyanın bir yerinde felaketler, inanılmaz olaylar olsun.. tehdit altında olayım ama Türkiye yine de bu kaostan muaf kalsın. Dünyanın geri kalanı yansın, yok olsun.
Ya fazla sakinlik, ya kaos.
Ortasını sevmiyorum.
"var olan enerjiyi kullanabilecek bir ortam yaratilmadiginda ortaya çıkan.."
"derinden yanıp tutuştuğum hastalık. ya da adına ne derseniz işte. oğlum bildiğin içimde her hücrem kıvranıyor karmaşa için. siyaset gibi reel kaos dürtülerim de var elbette. onlar zaten artık ekmeğimiz oldu. aç kalmış gibi oluyoruz biraz normal olsa hayatımız. lakin bir de hayal olanlar var ki beni benden alıyor. mesela çok gece aniden uyanıp heyecanla camdan karşıdaki gökdelene bakmışlığım vardır, acaba king kong mu tırmanıyor diye. mesela ısrarla her kış aynı beklentiye giriyorum. balkona kadar kar yağacak, ekmek su stokla, canavarlar sokağa çıkanı yiyecek evde kalan yaşayacak. hayır bir de istanbul'da yaşıyorum. nasıl olacaksa amk.
sonra mesela ben hiçbir filmde dizide normal son istemiyorum. "
“Kaos, daha fazla özgürlüğe işaret eder. Esasen, tam özgürlüktür ama anlamı yoktur. Diğer yandan bense hareket edecek özgürlüğe sahip olmak ve eylemlerimin bir manaya gelmesini istiyorum.”
– Audrey Niffenegger
"göçebe ve savaşçı bir toplum olduğumuz konusu aklıma geliyor. hani bu mantıklı bir bağlantı olsa bile yıllar içinde kapitalist düzene tam anlamıyla ayak uydurmuş bizler, göçtüğü yerde biraz fazla oturmayı kötü sayan büyük büyük dedelerimizin rahatsızlığını hissedip etrafa salça olmaya meyilli, kaostan beslenen bir toplum hâline dönüşmüş müyüzdür, diye soruyorum kendime. maalesef kesin bir yanıt veremiyorum."
Göçebelikten gelen DNA, ruhuma fazlasıyla işlemiş.
Hoş bence türk halkının geneli kaos halinden zevk alıyor.
Hatta kıyamet kopsun, hepimiz ölelim.
Olaya bak, Allah allaaah.. *
