evet sevgili sözlük yazarları. bir başka kurtlar vadisi günü ve saatinde beraber olduk, çok şey yaşadık, bir an için prison break türkiye de sandık. senaristler bizlere her geçen hafta yeni puzzle bırakmaya başladılar. geçen hafta bizlerde merak uyandıran memati yi durduran el di ki, bu soru öyle çok zor bi soru da değildi. doğru cevabın abdülhey olduğunu biz zaten kolundaki çakma marka saatten anlamıştık. ayrıca giyim tarzı da bir nebze kendisini ele veriyordu. ceketin arasından sıyrılan mavi gömlek gibi... neyse, bu akşam ki puzzle ise daha bir ilginç. polat a kanalizasyondan yaklaşan canlı. evet nedir bu canlı ? yanıtı için bir hafta beklemenize gerek yok. uludağ sözlük uçan kuş servisi sizler için gitti, yanıtı kaynağına sordu, öğrendi ve geldi. şimdi de buradan sözlüğe haykırıyor:
kuvvetle muhtemel splinter usta bu.. yaklaşan gölgelere dikkatlice baktım ve onu gördüm.. sanırım yaklaşık 6 yıldır hiç bi skim olmayan polatı şamarlamaya niyetlendi, hazır kanalizasyonda yakalamışken..
o değilde, cidden şöyle uçan depiğinen polat'ın ağzını götüne çevirse de az gülsek. hem dizi için de atraksiyon olmuş olur. izleyici çeker..
polat'ı
- "boğunu yiyim splinter usta! sıradan bi sıçan sandıydım seni karanlıkta, tanıyamadım affeyle!"
battalın oğlu polat'a demirleri nasıl kıracağını öğretecek, polat alemdar demirleri lastik boru gibi ikiye ayıracak, bu kurtarma operasyonundan sonra da battalın oğlu polat'ın ekibine iki numaradan dahil olacaktır, ondan sonra seyreyleyin şamatayı.
pana film'in taşak ağırlığına göre değişiklik gösteren organizma. eğer pana film, bir dönem sharen stone'a polat alemdar'ı öptürmüşse, şimdi de kanalizasyondan Michael Scofield eşliğinde kaçırır.
o kişi veya kişilerin kim olduğunun bi önemi yok esasında. zira polat kurtulacak nassa.. burda möhüm olan polat'ın nasıl kurtulacağı..
dün gece dizi bittiğinde, kurtlar vadisi sayesinde, stratejist olmuş bi arkadaşım var; arif. onu aradım.. görsen adamı, avrasya stratejik araştırmalar merkezi'nin başkanı sanarsın amına koyyim.. öyle ciddi tribe girdi..
neyse..
- "bu iş nasıl olcak baboş? nasıl kurtulacak bu polat?" diye sordum, "osuruğunu yakarak!" dedi.. afalladım, mal oldum 2-3 saniye kadar.. soruyu tekrarladım ve açıklamaya başladı;
- " olm kanalizasyonda zaten ışıklandırma var ama bu adam deli skmiş gibi elinde çakmakla dolaşıyor ortalıkta.. adamlar arkadan yaklaşıyor, ümüğünü skecekler yakalayınca.. e demir kapılar var orda ve kilitliler.. ne yapacak? osuruğunu yakıp adamların şaşırtacak.. bir o kadar da hayran kalacaklar tabii.. o da ağzı açık ayran delisi gibi kendini izleyen adamların birinin silahını alıp hepsini etkisiz hale getircek.."
şaşkınlığım 1 kat daha arttı.. büyük skender'in eroin verdiği memati moduna girdim, kendimi kaybettim.. o kadar ki;
- polat'a osuruk yakma eğitimi de vermişlerdir di mi la?
diye sormuşum bilinçsizce..
- tabii olm! herşeyin eğitimini veriyolar!
dedi arif de.. ahize elimden düşmüş şaşkınlıktan.. yeni yeni kendime geliyorum..
polat osuruğunu yakarak kurtulcak ordan.. o domalış, çakmağı göte götürüş ve çıkan alev topu..
şireydır ile birlikte rapstedi ve bibap olma ihtimalleri de en az alper kadar yüksektir. o saatte ya o olur yada ninja tospağaların peşinde olan kahramanlarımız.
