kalpler ancak allah ı anmakla huzur bulur

entry15 galeri2
    1.
  1. ra'd süresi 27-28. ayet;
    onlar, iman edenler ve kalpleri Allah'ı anmakla huzura kavuşanlardır. Biliniz ki, kalpler ancak Allah'ı anmakla huzur bulur.

    huzurun formülü verilmiş. bu dünya işleri, ekmek kavgaları, bitmeyen hedefler, amaçlar, doymayan gözler, gönüller insanı yoruyor dostlar.
    4 ...
  2. 2.
  3. Gerçekliğine inandığım ve doğruluğunu bizzat yaşadığım söz.
    0 ...
  4. 3.
  5. 4.
  6. --spoiler--
    alakası yok yhaa. aslını inkar eden afganistan'a falan gitsin allah'ını anarak huzurunu bulsun.

    dipnot: sikko ateistlerden değilim, ateist de değilim.
    --spoiler--

    rad suresi 28. ayette yok sayıp inkar ettiğiniz ayet bire bir geçiyor.
    hesapta müslüman olduğunuzu dile getirdiğiniz için belirttim.
    şimdi kendinizi bir yoklayın.
    ve müslüman nasıl dinden çıkar-mış onu da bir araştırın.
    hadi eyvallah.
    2 ...
  7. 5.
  8. Doğru olması muhtemel.

    Rahmetli Güngör durur durur, "Allah", "sen büyüksün Yücesin" filan derdi kısık sesle.

    Ben babaanneme çok soru sorardım. Bana hemen her şeyi o öğretmiştir. Zaten çok atıf ederim ondan.

    Dedim niye böyle Allah diyorsun zaman zaman?

    Allah unutulur mu oğlum?" demişti.

    Sonra ben yıllar sonra öğrendim ki, allah sevdiği kullarını unutmaz ve terk etmezmiş. Tecrübe ettim birkaç defa.
    Sen nasıl unutursun?
    2 ...
  9. 6.
  10. 7.
  11. başka şeyler yaparken de huzur bulabilir insan.
    0 ...
  12. 8.
  13. Artık günümüzde putlarına taparak mutlu olup, kendini en müslüman addedenler var. Putundan gelecek kemiği iştahla yalarken kendini sorgulamak akıllarına hiç mi gelmez arkadaş.
    Yaradan inancı pek çok insanda özürlü. Bazıları tıpkı hamurdan yaptığı tanrısına tapar gibi. işine geldiğinde Allah kitap, işine gelmediğinde hamburlop mideye. Akletmez misiniz diyor ya işte o kısmı beni benden alıyor. Aklınızı kullanın, pişman olmazsınız. Şeytani yönünü kullanmadığınız müddetçe tabii.
    1 ...
  14. 9.
  15. Sürekli bir kalp krizi halinde misiniz de Allah'ı anınca huzur bulacaksınız? Kan akışınız mı düzelecek? Tansiyonunuz mu düzelecek?
    0 ...
  16. 10.
  17. kalbin huzur bulması bir yana, kafalarda huzurla doluyor ama nasıl güzel bir huzur, o kadar güzel bir huzur ki, nassıl böyle..
    0 ...
  18. 11.
  19. Ben allahi anmakla , ölümü ve tekrar dirilmeyi düşünmekle, namaz kılmakla özellikle secde de huzur buluyorum. Insanlarin hem içki içiyor hem allahi anıyor gibi yargılanmasını doğru bulmuyorum. Tövbe eder kendini affettirir biz bilemeyiz allah bilir. Kimse kimsenin imanını sorgulamasin.
    2 ...
  20. 12.
  21. Kalbin kan pompalamaktan başka bir işlevi yoktur. Cahil 7. Yy Arapları bunu bilmez.
    0 ...
  22. 13.
  23. Ayeti kerimenin manasını anlamak için işaret ettiği fiile kaynak teşkil eden merkez çıkış noktasına bakmak icap eder. Nedir o? Huzur.

    O halde öncelikle huzurun ne olduğunu bilmemiz gerekir: Tdk ya göre huzur, ruhsal yönden rahatlamak. ifade bu. Yani olay manevi. Ruhla ilgili. Peki kalple ne alakası var? Kalp insanın karargâhı. Maddi beden ile ruhun birleştiği ana merkez. Yani nefs dediğimiz cismani beden ile vicdan dediğimiz ruhun ortak mekanı. O halde kalp sadece hayvani nefse ve onun iştiyakı Emel Arzu istek ve dünyevi şeylere ait değil. Yani hayat salt lezzetlerle şehvetlerle oyun eğlenceyle ve bilumum vesair her nevi madde ile geçmez. Yanı sıra insana din iman inanç amel ihlas, yani maneviyat lazımdır ki onda rabbın cevheri olan ruhu sultani hayat bulsun. Aksi halde insanın hayvandan ne farkı kalırdı ki? Hatta hayvandan daha aşşağılık bir yaratığa dönüşür, eğer insanda maneviyat olmasa idi. Elbetteki din yüzeysel değil, tüm ilahi semavi ve evrensel değerler manzumesi ahlaka erdeme ve fazilete malik olarak. Yoksa müslümanım deyip her haltı yiyen emir yasak dinlemeyen, öğrenmek istemeyen, bilse de yapmayan nefsine uyan günümüz dindarları olan bizlerin hali ve ahvali üzere değil. Kalp allahı zikredecek, dua ibadet Tevbe ve bilcümle salih ameli işleyecek ve ve, facir (günah, yasak, haram) amelden sakınacak ki huzur bulsun. Yoksa sade dilde zikir boğazdan aşağı geçmez kalbe inmez, kalpte her türlü pislik barınırsa o zikir dilde kalır bedene sirayet etmez. Huzur da bulamaz, mutmain de olamaz. Dünyaya doymadan gözü açık gider. Çünkü dünya hırsı doyurulamaz. Taa ki kalp yaradanın muhabbetiyle dolu olana değin. Kalpte Allah sevgisinden gayrı ne varsa hastalıktır pisliktir necistir. Ne olduğuna göre. Kalbinde domuz sevgisi olan necistir mesela. Dünya, nimetlerinden helal dairede istifade etmek içindir. Geçici. Geçimlik. Kullanımlık. Yoksa dünya sevgisini kalbe yerleştirmek için değil. Zira kalp allahın evi Kabe mesabesindedir. Kalp Allah'a aittir, başkasına değil. Oysa ki cenabı Hakk necaset olan yere tecelli etmez. Allah paktır temizdir. Temiz yere gelir. Yüce allahın tecelli ettiği kalbin sahibi ancak onun halifesi olabilir. Diğerleri değil. Bu dünyadan el etek çekmek değildir. Bu Dünyayı allahın istediği gibi yaşamaktır. Tertemiz. Halkın içinde hakla. Eli işte kalbi zikirde daim huzurda. Zikirden maksat bu. Yoksa dili Allah diyor ama kalbi dünya diye çarpıyorsa, katını yatını, kasasını kesesini deli gibi seviyorsa, mal makam mevki iktidar kadın erkek aşkıyla yanıyorsa, Allah'a dönmeyi, hiç ölmeyi, ahireti istemiyorsa, aklı fikri kalbi ruhu her şeyi her derdi ve sevinci dünya hayatı olmuşsa, o zaten zikir de edemez, cenabı hakkın tecelliyatına Mazhar da olamaz. O dünya ehli. O oyalansın dursun. Bırak onu kendi haline. Sefa sürsün, Baksın keyfine. Onun zaten Allah'la işi yokki. Niye zikretsin? Allahın da onunla işi yok. Bir alışverişi yok. Maneviyat derdi tasası duygusu düşüncesi fikircesi işincesi yok. Salih amel Hakk getire. Onda yokluk yok, fakirlik yok, hastalık yok, borç yok, dert yok, varlık sahibiyse şükür yok hamd yok tasadduk hayır hasenat zaten yok. Ee nerde sende Allah? Senin üzerinde allahın rızasının eseri alameti delili nerde? Allah senin sabrında ve şükründe olmalı ki kul olasın. Öyle dille yarabişükür çok şükür değil o. O kadarını kedilerde yapıyor. Uzatmayalım, kısaca,

    Bu mevzu kişinin takvasına (Allah'tan korkup sakınmasına) göre değişir. Eğer iman ehliyse, şayet müslümansa. Yok değilse zaten kalbi kararmıştır. Önce iman etmesi gerekir. islam'a girmesi gerekir. Tevhidin nurunu kalbinde yakması gerekir ki ateşe zikirle odun attıkça imanı kuvvetlensin ve kalbe Allah hakim olsun. Yoksa debelenir durur. Görünürde bakınca sen onu rahat zannedersin, halbuki içten içe korkular kalbini kemirir, ruhu feryad eder asla huzurlu değildir.

    Dilimiz bu kadar dönüyor, Daha detaylı bilgi linkte var. Arzu edenler oradan bakabilir.

    https://sorularlaislamiye...hi-anmakla-mi-huzur-bulur
    3 ...
  24. 14.
  25. 15.
  26. Nefsin insanı kandırmak için devamlı yaptığı mırıldanmalarını kesmek için en etkili yöntemlerden birisi, Yüce Allah'ın ismini zikretmektir. Bu konuda Mevlana şöyle der: "Ayarın varsa altın seç, yoksa yürü, kendini bilen bir kişiye teslim et. Yahut da ruhundan mihenk olmalı. Bilmiyorsan yapayalnız yola düşüp ilerleme. Yolda gulyabaniler vardır, sesleri bildik sesine seni mahvetmeğe çeken tanıdık sesine benzer. “Ey kervan halkı, buraya gelin; işte yol, iz buracıkta” diye bağırırlar. Gulyabani kervan halkını yok etmek, onları da yok olanlara katmak için birer, birer adlarıyla çağırır. Çağrılan kişi, oraya varınca bir de bakar ki karşısında kurt, aslan. Ömrü zayi olmuş, yol uzun, gün de geçiyor.! Ey iyi huylu kişi, gulyabani sesi nasıldır? “Mal isterim, mevki isterim, şeref, isterim!” işte böyle. içinden bu sesleri menet de sırlar keşfedilsin. Allah’ı an da gulyabanilerin seslerini mahvet"

    MEVLÂNÂ Celâleddin Rumî, “Mesnevî” II. Cilt, Aktaran: Firdevs Tunalı. Panama Yayıncılık: Kızılay, Ankara. 2016. s. 172, Beyit: 1415-1419
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük