bugün
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz38
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek23
- kızların tipe bakmadığı gerçeği21
- sözlük kızlarının saç rengi9
- icardi190522
- düşün ki o bunu okuyor8
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi19
- çağ dışı teknolojilere özlem duymak8
- bir gavatın soyadını nick yapmak10
- bir kadın nasıl tavlanır12
- mert hakan yandaş13
- nude istemeyen erkek9
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi29
- dursun özbek gibi olsam utanırım8
- anın görüntüsü10
- iğrenç bir his tarif et36
- türkiye toplumunun ahlaksızlığa pratik zeka demesi8
- yakışıklı ama zengin erkek14
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam18
- en yaşlı özelliğiniz18
- hemşire kızlar nasıl oluyor24
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- sözlük yazarlarının abileri11
- erkek çocuk için isim önerileri9
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks19
- aşkta yaş farkı önemli midir10
- az önce arabamdan inen tatlış kız12
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi22
- içip içip entry girmek8
- insanlar melek mi şeytan mı8
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız13
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- bik bik bu sözlüğün divasıdır19
- emar15
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
- suriyeliler suriye'ye dönsün11
- fake hesabım için nick önerileri9
- emmanuel emenike17
- vücutçu aptal erkek vs gösterişsiz felsefi erkek15
- yazarların ruh hali9
- düz dünyacıların güneş tutulmasına bakışı12
- köpekleri aklamak için sırtlana iftira atmak10
- bik bik'i ağdacıya götürmek11
- aykolik'in boyu yaşı kilosu mesleği8
- bik bik'in yaşı boyu kilosu8
- ahirette sorulacak ilk soru8
geçmişte yaşamaya eğilimli olanlar için oldukça etkileyici bir studio ghibli animasyonu.
--spoiler--
Bambu ağaçlarını kesen bir köylü bir gün beklenmedik bir olayla karşılaşır. Parlayan ağaçlardan tekinin yanına gittiğinde içindeki ışık huzmesinden ufak bir oyuncağı andıran kız çıktığını görür. Tanrılar tarafından kendisine gönderilmiş bir hediye olduğunu düşündüğü bu yaratığı ilk iş olarak evine götürür. Ne var ki, avuçlarındaki bu canlı çok geçmeden gerçek bir bebeğe dönüşecektir.
--spoiler--
Bu da filmin eleştirisi: http://sinemahzen.com/kaguyahime-no-monogatari/
--spoiler--
Bambu ağaçlarını kesen bir köylü bir gün beklenmedik bir olayla karşılaşır. Parlayan ağaçlardan tekinin yanına gittiğinde içindeki ışık huzmesinden ufak bir oyuncağı andıran kız çıktığını görür. Tanrılar tarafından kendisine gönderilmiş bir hediye olduğunu düşündüğü bu yaratığı ilk iş olarak evine götürür. Ne var ki, avuçlarındaki bu canlı çok geçmeden gerçek bir bebeğe dönüşecektir.
--spoiler--
Bu da filmin eleştirisi: http://sinemahzen.com/kaguyahime-no-monogatari/
(bkz: prenses kaguya masalı)
(bkz: prenses kaguya)
ateşböceklerinin mezarı'yla hayranı olduğum isao takahata'nın diğer güzel animasyonu. her saniyesini dolu dolu, bildiğimiz masallardan çok farklı. ilk yarısı cicili bicili geçerken, ikinci yarısı mesaj dolu olmuş. boyut atlattı resmen.
--spoiler--
bi insana isteği dışında sorumluluk yüklemenin, güya onun mutluluğu için onu yüksek konuma getirmeye çalışmanın o insanı nasıl boğduğu anlatılmış. bir kadına güzel ve asil olmanın dayatılmasının mutsuz ediciliği gösterilmiş. hatta çok güzel bi cümleyle açıklanmış: "benim için dilediğin mutluluk taşıması çok zor bir yüktü." ve ortaya sahtelikten yakınan eski mutluluğu kalmamış bi prenses çıkmış. en sonunda da "birini bu kadar boğarsanız elinizden kayıp gidişini izlersiniz" gibisinden bi mesaj vardı heralde. sutemaru'nun rüyasıyla mutlu sonla biticek sanmıştım ama hiç de mutlu olmayan bi sonla bitirerek şaşırttılar. o son sahnede ayda bebekliğinin belirmesi çok güzel olmuş. görsel
animasyonda en sevdiğim monolog şuydu:
"eğer beni mikado'ya itaatsizlikle suçlamak niyetindeysen beni şuracıkta öldürmekten çekinme. eğer mutluluğun mikado'dan alacağın bir kepe bağlıysa, o zaman bir kez onun yanına gider seni o kepi giyerken gördükten sonra da kendimi öldürürüm."
--spoiler--
(bkz: prenses kaguya)
ateşböceklerinin mezarı'yla hayranı olduğum isao takahata'nın diğer güzel animasyonu. her saniyesini dolu dolu, bildiğimiz masallardan çok farklı. ilk yarısı cicili bicili geçerken, ikinci yarısı mesaj dolu olmuş. boyut atlattı resmen.
--spoiler--
bi insana isteği dışında sorumluluk yüklemenin, güya onun mutluluğu için onu yüksek konuma getirmeye çalışmanın o insanı nasıl boğduğu anlatılmış. bir kadına güzel ve asil olmanın dayatılmasının mutsuz ediciliği gösterilmiş. hatta çok güzel bi cümleyle açıklanmış: "benim için dilediğin mutluluk taşıması çok zor bir yüktü." ve ortaya sahtelikten yakınan eski mutluluğu kalmamış bi prenses çıkmış. en sonunda da "birini bu kadar boğarsanız elinizden kayıp gidişini izlersiniz" gibisinden bi mesaj vardı heralde. sutemaru'nun rüyasıyla mutlu sonla biticek sanmıştım ama hiç de mutlu olmayan bi sonla bitirerek şaşırttılar. o son sahnede ayda bebekliğinin belirmesi çok güzel olmuş. görsel
animasyonda en sevdiğim monolog şuydu:
"eğer beni mikado'ya itaatsizlikle suçlamak niyetindeysen beni şuracıkta öldürmekten çekinme. eğer mutluluğun mikado'dan alacağın bir kepe bağlıysa, o zaman bir kez onun yanına gider seni o kepi giyerken gördükten sonra da kendimi öldürürüm."
--spoiler--
güncel Önemli Başlıklar