kadınların şair olamaması

entry41 galeri0
    39.
  1. ''kadın şiir yazamaz, yazdırır.'' ifadesi çok da yanlış değildir.
    0 ...
  2. 38.
  3. Kadınların şair olamaz. şair olmaya sebep olur.
    2 ...
  4. 37.
  5. geçerli sebepleri olan kadınlardır. şiir düzendir bir yerde. ölçüdür. kadına bakış açım olan "kaos" u düşününce, fazla kadın şair olmamasını anlayabilirim. kaosun olduğu yerde düzen olmaz nitekim. hisleri zaten karmaşık olan bir insandan bahsediyoruz burada. eğer o karmaşayı kadının kendisi ya da bir erkek çözebilseydi zaten çözerdi. bu his karmaşasını bir de düzene sokup şiir yazmalarını bekleyemeyiz. genelleme yapmıyorum elbet ama edebiyat dünyasında kadın ve erkek şairlerin çoğunluk-azınlığına bakarak bu olasılığı da düşünmek mümkün hani.
    0 ...
  6. 36.
  7. şiir, aklın ötesinde kalp yoluyla sevdiğine sunduğun armağan...
    ne kadar içtense o kadar güzel. seni seviyorum'u şiirselleştirebilen insanlar kadınlar, o iki kelimeyi söylemeden seni seviyorum diyen insanlar erkeklerdir.
    0 ...
  8. 36.
  9. Anonim olan siirlerin büyük bir kismi kadinlara aitmis.
    Bilgilerinize
    1 ...
  10. 35.
  11. aynaya yalancı diyen bir bünyenin gerçekliği ve duygu bütünlüğü ne kadar stabil olabiliyor ise o kadar şair olabilir. yani olmaz.
    0 ...
  12. 34.
  13. konuya ilk önce şuradan başlayalım. kadınların bünyesinin zayıf olduğu kimsenin inkar edemeyeceği bir gerçektir. şiir ise bünyenin bir duygu yoğunluğunu yaşayıp insanlara hissetirecek şekilde aktarmasıdır. kısacası kadınlara göre değildir. (bkz: tarihte intihar eden şairler) araştırıp baktığınızda yüzde doksanının kadın olduğunu göreceksiniz. bunun kuşkusuz sebebi bu işin kadınlara uygun olmamasıdır.
    1 ...
  14. 33.
  15. ismet özel der ki bu konuda: "kadın şairler şi'r yazınca mangalın küle mahcubiyeti artar"
    1 ...
  16. 32.
  17. aşk babında, bir erkeğe ulaşamama gibi bir dertleri olmamıştır, en azından bu yüzyıla kadar olmuyordu, genelde kovalanan ve pohpohlanan onlardı.
    1 ...
  18. 31.
  19. olamaması değil çok küçük bir azınlığın şair olmasıdır. e aşk acısını en derinden yaşayan erkekler, kendilerini alkole veren hatta hayata küsen erkekler. hiç kadınların bu durumlara düştüğünü gördünüz mü? işte bununla paralel bir gerçektir.
    3 ...
  20. 31.
  21. kadınlar genel olarak şair olamaz ama bir çok erkeği şair yapmışlardır.
    0 ...
  22. 30.
  23. erkeğin karşısında güzel bir yaratık görme olasılığı fazlayken kadınların karşısında güzel bir yaratık görme olasılığının az olmasından olabilir. hem erkek şiir konseptine uymuyor.
    1 ...
  24. 29.
  25. -Erkekler şiir yazarken kadınların güzelliğinden ilham alırlar. Kadınlar aşk şiiri yazacakken ise karşılarında erkekler vardır. Abdülhak Hamit Tarhan
    2 ...
  26. 28.
  27. 27.
  28. şair olunmaz, nalbant olunur, mühendis olunur, çöpçü olunur, genel müdür olunur, şair olunmaz. şiir yazılır, şiir yazana şair denir, şairlik geçici olmayan bir halin adıdır. o halde olana kadın-erkek şair denir.
    2 ...
  29. 26.
  30. yazana değil, yazdırana bak...
    0 ...
  31. 25.
  32. kadınların şair olamaması, bütünüyle anlamsız görünen tüm iyi şairler erkektir önermesinin saçmalığına delalet eden (bkz: gülten akın), (bkz: hayriye ünal), (bkz: melek arslanbenzer) (bkz: birhan keskin) böylelikle kendisi aracılığıyla sahih bilgiye ulaşılmasının olanaksız olduğu apaçık olan yüzeysel bir saptamadır.

    ama kadınlıkla şairliğin bir zihinde buluşturulmak istenmesi neden zor görünür, buna bakılabilir. (ben sadece kendi tanıdığım, yakından tanıdığım kadınlara bakarak söz alıyorum, yani aşağıda yer alacak her "kadın" ya da "kadınlar" kullanımı sadece kendi tanıdığım kadınları işaret edecek)

    kadın bilinci dünyaya yapışıktır yoğun alışveriş tutkusu, yeni çıkan nesnelere karşı her vakit diri olan dikkat, insan ilişkilerini yönlendirme, nesnelerin yerlerini saptama tutkusu gibi belirgin işaretleri olan bu dünyaya yapışık olma hali şiirin oluşması için gereken uzleti, geri çekilmeyi olanaksız kılar. (bu özellikler bir erkekte daha belirgin varolabilir. elbette anlamsız bir genellemeye gerek yoktur, ben kendi hayatıma giren tüm kadınlara bakarak onların bilinçlerinin dünyaya yapışık olduğunu söyleyebilirim, ama doğrudan tanımadığım, durumlarına tanıklık etmediğim, tepkilerini değerlendiremediğim diğer kadınlar için bunun böyle olduğunu söyleyemem. her kadın aynı biçimde davranmıyor olabilir. hatta bazı erkekler, bazı konularda daha kadınsı bir performans sergileyebilir.) kadın kendi gerçekliğini doğrudan hayatın içinde görünür kılmak ister. oysa şiir bunu çok dolaylı biçimde yapacaktır. kadın kime sesleniyorsa doğrudan ona seslenmek ister ama şiir belirgin bir muhatabı olduğunda bile ona doğrudan seslenmeyi başaramayabilir. muhatabı tarafından anlaşılması garanti değildir. kadın kendini dünyanın gerçekliğinde konumlandırmak ister. şiir ise bütünüyle dünyadan geri çekilmeyi gerektirir, hayatın içindeki tüm konumlardan şiirin süresi boyunca vazgeçilmelidir. bir nevi şiir denebilecek sözün kıvama gelebilmesi için o sözün şairin varlığında kilitli kalması, açık edilmemesi gerekir, şair geri çekildiği yerde kimseye açık etmediği sözü, sözün doğasına uygun bir formla buluşturma çabasına girer. işte tam bu noktada erkek kadın doğasının belirgin özelliklerine bakılır, bir kadının bir sözü çok iyi söyleyebilmek için hayattan, dünyadaki konumundan bir süreliğine feragat etmesi olanaklı mıdır? sözgelimi bir anne, bir şiiri yazabilmek için bir süre anne değilmiş gibi davranabilir mi? kadın yazacağı şiirin gerektirdiği bilinç durumunu gösterebilmek için bir erkeğin aklını yansıtabilecek kertede kadınlığını soyunabilir, ama kadınlığını ancak o kadar soyunabilir, kadınlığını bütünüyle sıyırıp bir kenara koyamaz, ama bir takım erkeklerin günü geldiğinde erkekliklerini, insanlıklarını soyunup hiçlik makamına ulaştıklar yahut ulaştırıldıkları görülmüştür. (bkz: hallac-ı mansur)

    ayrıca şiiri sadece bir duygulanım aracı olarak görenler, şiiri yazabilmek için tek gereksinim duyulan nesnenin duygu olduğunu düşünebilir. aksine bir duyguyu olabildiğince derin verebilmek için o duygudan uzaklaşmak, duygusuzluğa yakın bir çıplaklık gerekli olabilir. bildiğim kadınların hiçbiri duygularını soyunamıyor. aksine en gereksiz bir anda bile fazladan giyindikleri duyguları, tepkileri kendi çıplak gerçekliklerini ulaşılmaz kılıyor. bir kadına ulaşmak mümkün müdür?
    4 ...
  33. 24.
  34. 23.
  35. kadınların zaten kendileri şiirdir. erkekler ise sadece onları kağıda döker. hee , bazı kadınlar aynaya bakarlar ve kendilerini yazarlar. ama genelde kadınlar aynaya makyaj yapmak amacıyla baktıkları için çoğu fark etmez o şiiri.
    3 ...
  36. 22.
  37. öyle bir olurlar ki; bunu iddaa edenlerin dibi düşer efendim. kimi kadın gözyaşını mürekkebe çevirir de kağıda döker... işte o an bu iddaanın havaya karıştığı andır...
    1 ...
  38. 21.
  39. kadınlar şiir gibi yaşamak için sadece çabalarlar. erkekler şiir gibi yaşayamayacaklarını bildikler için sadece dile getirirler.
    2 ...
  40. 20.
  41. genellemedir. ve tüm genellemeler gibi yanlıştır.
    ayrıca;
    Nilgün marmara
    gülsüm akyüz
    gülten akın
    elizabeth bishop
    shel silverstein
    maya angelou
    emily dickinson

    bunlar sadece gözüme çarpanlar, arasam eminim daha bulurdum.

    son olarak;
    nietzsche'nin bahsettiği daha doğrusu iğnelediği kadın kendini yüzeyselleştiren, toplumda yalnızca doğum yapma ve hizmet etme görevi olduğunu düşünen, tek tasası nasıl göründüğü vb. olan, dost olmayı bilmeyen köle denmese de kendi benliği içerisinde köle kalmış kadındır. böyle buyurdu zerdüşt'ten alıntı yaparsak;

    "köleysen dost olamazsın, uzaksan dost olamazsın.
    kadın da pek uzun zaman köle olarak saklandı. onun için kadın dostluğu bilmez. o, yalnız aşkı bilir. kadının aşkında sevmediği her şeye karşı haksızlık ve körlük vardır. kadının bilinçli aşkında bile ışık yanında karanlık, yıldırım ve baskın vardır. kadın henüz* dostluğa elverişli değildir. kadınlar, henüz* kedidirler veya kuşturlar. olsa olsa inektirler. kadın henüz* dosluğa elverişli değildir fakat erkekler, söyleyin içinizde kim dostluğa yeteneklidir?

    ah ey erkekler!.. sizin ruh cimriliğiniz ve yoksulluğunuz.. dostunuza verebildiğiniz kadarını ben düşmanıma verebilirim.
    arkadaşlık var, dostluk da olmalı.
    Zerdüşt, böyle buyurdu."
    1 ...
  42. 19.
  43. öğrenciler can yücel'e sorar:
    -can bey neden kadınlar şiir yazamaz?
    üstad cevap verir ?
    - ne bilim lan biz s...mizlemi yazıyoruz.
    1 ...
  44. 18.
  45. 17.
© 2025 uludağ sözlük