kadınlar bile kendini anlamıyor ki. araştırmalarıma göre kadınlar da bazı durumlarda neden böyle davrandığını, verdiği tepkilerin manasını kavrayamıyor. evet bu.
Anlamaya çalışmak vakit kaybı gibi geliyor.
Mesela, Ben de erkekleri anlamaya çalışmayı bıraktım bir yerden sonra.
Cinslere ÖZEL Farklı düşünce yapıları var. tamamen farklı kurgu ve sistemler... Böyle kabullendim ve bir noktada bıraktım çabalamayı.
Kadın genelde erkeğe göre çok daha detaylı ve komplike düşünüyor. O yüzden erkekler için "neden bunu düşünemedi", "nasıl şöyle düşünemez" diye kafa yorup duruyor.
Lakin, boş. Bomboş. Salın gitsin, kabullenin.
Yatırım tavsiyesidir.
doğru soruları sormadan anlamak mümkün değil ancak bazıları da var ki sorulan sorunun dışındaki her şeyin cevabı var. işte o zaman işiniz zor. tabi bu sadece kadınlar için geçerli bir anektod değildir.
kadınları ya da erkekleri anlamaya çalışılmak, boşa harcanmış enerji ve vakit kaybıdır.
oldukları gibi kabul etmek, yanını yöresini kurcalamadan, nedenini niçinini sorgulamadan bilgilenmek en konforlu olandır.
iki cinsin birbirlerini tam anlamıyla anlamaları mümkün değildir zira genetik yapılarımız, algılarımız, bakış açılarımız, sorun çòzme tekniklerimiz, kısaca her anlamda birbirimizden apayrıyız.
Bırakın, salın birbirinizi.
Ne siz yorulun, ne karşınızdakini yorun..
kimi zaman kadınlara dair öyle şeyler söyleniyor ki, sanki onlar evrende hala çözülemeyen bir sır, ne yapacağı belli olmayan bir makina, yahut bir yaratık izlenimi yaratıyor. sanki erkekler kadınları çözmek için var olmuş ve kadınlar da bu gizem için yaratılmışlar gibi.
kadınları yüzyıllardır çözülemeyen büyük bir sırmış gibi anlamaya, anlatmaya çalışmak gereksiz olduğu gibi bir yerlere de varılamayacak olmasından dolayı onları farlı bir yaşam türüymüşçesine ele almak yerine herkes gibi, herhangi bir canlı gibi değerlendirilip kadına dair düşüncelerin de bu minvalde ortaya konması gerektiği kanısındayım.
ancak elbette neticede her insan farklıdır. aynı saniyede doğmuş ikizlerin bile milyonlarca farkı olabilir. ama insanlar arasındaki farklar ayrıştırcı değil bütünleştirici olmalıdır. evet, kadınlarin erkeklerden bir takım farkları vardır; zaten bu da aslında iyi bir şeydir ve de olması gerekendir. çünkü bu farklılıklar olmasaydı ilişkilerin de cazipliği kalmazdı bir bakıma...
bir de kadınlara dair ulaşılan tespitlerin tüm kadınlara genellenmesi de yanlıştır. yok kadınlar şöyle erkeklerden hoşlanır, şunları yaparsanız size aşık olurlar gibisinden ortaya atılan onlarca düşüncelere pek te itimat edilmemesi gerekir.
elbette ilişkilerdeki temel noktalarda gerçekçi ve doğru sayılabilecek yargılar ortaya atılabilir. ancak bunların da ötesinde temel nokta bireylerin kendileri gibi olmasıdır.
misalen türk erkekleri genel olarak futbol düşkünü olarak genelleyici bir şekilde yansıtılır. halbuki klasik bir türk erkeği olarak şahsım futboldan hiç haz etmemektedir. veya tüm kadınların bir ilişkideki temel kıstasları para ve güç olarak söylenir. halbuki bunun tam zıttı bir düşünceye sahip olan kadınların da azımsanmaması gerekir.
her kadın farklıdır. her insan farklı olduğu gibi... ve onları bir bütünmüş gibi gösteren genlleyişlerin büyük bir kısmı ise mutlak doğruya genellemelerin dogru olabildiği inkar edilemeZ.
ve soyle bir gerçek te var ki, ademoğulları ile havva kızlarının bu anlama, çözme mücadelesi kıyamete kadar sürecektir işte..
Kadınlar da erkekleri anlamıyor canınızı sıkmayın.
Zaten çağın vebası bu; anlaşılmamak. Herkes birbirine üstünlük sağlama çabası içinde sorsan hiç öyle davranmıyordur ama!
Haklı ya da haksız yok, doğru ya da yanlış da yok.
Birbirlerinden her anlamda farklı iki türden bahsediyoruz.
insan çatısı altında, Dna' ları, rna' ları, hormonları, kodları, birbirinden apayrı iki türdür, kadın ve erkek.
Birbirimizi anlayamamamız çok doğal.
Aslolan anlayamamak ya da anlaşılamamak değil, sorun, birbirimizi olduğumuz gibi kabul edememekte gizli.
Konuşamıyoruz çünkü dinlemiyoruz.
Dinlemeyince anlayamıyoruz.
Anlamayınca empati yapamıyoruz.
Empati yapamayınca işler sarpa sarıyor, arap saçına dönen ilişkilerin nedeni budur.