seçmen farkıdır. demiyorum ki chp seçmeni überdir çok süperdir ancak ülke insanını göz önüne alınca kötünün iyisi gibi kalıyorlar sanki.
bir tarafta takipçisi oldukları adamın yaptığı tüm kötü şeyleri görmezden gelip sonra bizzat o adam tarafından kendi yaptıkları diğer tarafa mal edilirken tümüne sorgusuz sualsiz inanan bir kitle var. on yıl boyunca feto ile işbirliği yaptılar sonra ortaklık bozulunca on yıldır kendilerini hemde milyonlarca insanın gözleri önünde fetoya karşı uyaran kitleye fetocu dedi takipçileri sorgusuz sualsiz kabul etti. iki yıla yakın eli kanlı terör örgütü ile aynı masada oturdular birbirlerine güzellemeler methiyeler düzdüler. o terör örgütüne yakın olan siyasetçiler başkanlığını destekleriz bile dediler sonra seçimlerden istedikleri oyu alamayınca bunlarla da papaz oldular çıktılar muhalefet pkk ile işbirliği yapıyor dediler seçmenleri gene sorgusuz sualsiz biat etti.
hemen 2 üstteki entiri en güzel referedir. pkk nın ve fetonun hakkından gelmişmiş erdoğan. kör sağır olsan bile gözlerin görüyor okuyorsun izliyorsun ve hala bunları söyleyebiliyorsun. gerçekten inanılmaz..
Tek bir fark yazmak yetmez. Mesela en basitinden kemal kılıçdaroğlu'nun çocukları kendi imkanları ile okumuştur, erdoğan'ın çocukları çok "özel" burslarla abd'de okumuştur.
Kılıçdaroğlu'na iğrenç bir şekilde terörist ithamlarında bulunurlarken, erdoğan abdullah öcalan'a "sayın" der, terörist başına saygıda kusur etmez.
kılıçdaroğlu'nun geçmişte şahsen yargılandığı bir dava yoktur, erdoğan'ın hakime hakaratten tut "halkı din ve ırk farkı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik etmek" gibi çeşitli suçlardan hakkında açılan davaları vardır ve cezaevine girmiştir.
kılıçdaroğlu'nun hiç bir irtica-terör-silahlı direniş örgütü ile alakası yoktur, erdoğan'ın hizbullah fotoğrafları her yeri süslemiştir malumunuz.
kılıçdaroğlu özgürlüklerden yana olduğunu söyleyip aksi istikamette davranmamıştır, erdoğan ağzından özgürlük ve demokrasi kelimelerini düşürmez ama kendini eleştiren karikatüriste dahi dava açar.
kılıçdaroğlu vatan savunması yapan hiçbir birey hakkında aşağılayıcı bir söz kullanmamıştır. erdoğan gazetelere her gün şehit haberi düşerken askerlik hakkında "yan gelip yatma yeri", türk askeri için "kelle" imasında bulunmuştur.
kılıçdaroğlu hiçbir çiftçiye, köylüye argo kullanmamıştır. erdoğan açlıktan feryat bu ülkenin çiftçisine "ananı da al git." diyebilmiştir.
Zaten kılıçdaroğlu fransızca bilen bir genel başkanken, öbür zat imam hatip mezunudur. Kör cahilin önde gidenidir yani.
Rte'nin seçmeni sorgulamaz. Biatçıdır. Rte sıçmayın dese milyonlar çatlayarak ölür. Abartısız söylüyorum. Chp seçmeni sorgulayıcı, eleştirel yaklaşan, hatta bazen kantarın topuzunu kaçıran seçmenlerdir. Bir arada ve kontrol altında tutmak zordur. O yüzden kılıçdaroğlu için mevcut oyu korumak başarı addedilir. Kendisine muhalifleri tarafından yapılan en büyük eleştiri de budur zaten.
biri bana bunu izah etsin. çünkü çok geniş bir mana ifade etmekte, "ne istedilerse". neden verildi, ne karşılığında? mahiyeti bilindikten sonra müşterek iş yapmamış ya rte, mahiyetini bilmediğini söylediği zamanlarda, fetoyu ne sanıyordu? böyle bir gücün nelere mal olabileceğini kestiremedi mi onlarca danışmanı olan bir devlet lideri? bu gücü neden vardi, devleti neden teslim etti? bunu anlatın. kaldırılmak neydi? ne sandı da daha sonra ne olduğunu gördü? onlarca uyarıya neden kulak asmadı? devletin kurumlarını tek bir gücün emrine vermenin açıklaması nedir?
kılışdar havaalanından kaçmış 15 temmuzda, il başkanının evinde kahve içmiş. bak işte fark burada. havaalanına geldigi, nereye gittiği ve ne yaptığı belli kılışdar'ın. peki diğeri neredeydi, ne yapıyordu?
Kilicdaroglu yalan makinesi+zekasal olarak dusuk seviyeye sahip +abd nin mandacilik fikriyatini sirf para icin kabul eden vatansiz+fetoculari 15 temmuz sonrasi agirlayan el pence divan duran+ korkak+9 secim kaybedip hala basta duran say say bitmezki. Aralarinda o kadar cok fark varki karsilastirma yapilmasi mumkun degil. erdoganla gazi mutafa kemal karsilastirmasi cok daha dogru olur.